 |
|
Rusya, Gürcü
korsanlığına geçit vermeyecek |
Sohum,
Gürcistanın Abhazya ile ticaret yapan gemilere el koymasına son vermek
için Rusya, Abhaz sınır muhafızlarıyla birlikte koruma misyonu
üstleniyor.
İki ülkenin sınır muhafızları sivil
gemilerin Karadenizin açık sularında kaçırılıp Gürcü limanlarına
çekilmesine izin vermeyecek. Bu yöndeki açıklama Gürcistanın son olarak
iki Türk gemisine Sinop açıklarında el koymasının ardından geldi.
Abhazya Devlet Güvenlik Hizmeti Sınır
Birliği Başkanı Zurab Marganiya, Rusya ve Abhazya ortak sınır
muhafızları bundan sonra Gürcistanın Abhazyaya sivil kargo taşıyan
gemilere el koymasına izin vermeyecek dedi.
Marganiya, Rusya ile Abhazya arasındaki
devlet sınırlarının korunması anlaşmasının bu konuda ortak çalışma
yürütmeyi de öngördüğünü söyledi.
Rusya Federasyonu FSB Sınır Hizmeti Başkan
Yardımcısı Yevgeni İnçin de, bunun FSBnin Gürcistanı, gemilere el
koyma konusunda doğrudan engelleyeceği anlamına gelip gelmediği sorusu
üzerine FSBnin Abhazya Sınır İdaresi bünyesinde bu meseleyi çözecek
yani dokunulmazlığı sağlayacak bir grup var dedi. İnçin gemileri koruma
operasyonlarının yakın zamanda başlayacağını kaydetti. İnçin, sivil
gemilerin korunması meselesinin Soçi 2014 Kış Olimpiyat Oyunlarının
hazırlıkları kapsamında da ele alındığını belirtti.
29.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Rus turist için
Abhazya gibisi yok |
Sohum, Rusya Seyahat Endüstrisi
Birliği ve tur operatörleri, Abhazyaya giden turist sayısında yüzde
40-60 artış olduğunu ve ekime kadar otellerde boş yer kalmadığını
belirtiyor.
Zvezdnıi adlı şirketin müdürü Stanislav
Frolov Abhazyaya talep arttı, satışlar çok iyi. Boş odalar ancak ekim
ortalarında var dedi.
Rusya Seyahat Endüstrisi Birliği ise
ekonomik kriz nedeniyle çok sayıda Rusun turlara başvurmadan bireysel
tatili tercih ettiğini belirtirken turistlerin Abhazyadan büyük lüks
beklemediklerini de not etti. Birlik Abhazya müşterisi özel. Onlar
ülkenin tüm artı ve eksilerini biliyor, imkansız şeyler beklemiyorlar.
Abhazyada turistleri hiçbir şey rahatsız etmiyor, ne yaşanan savaşın
izleri, ne halen Sovyet döneminden kalan sanatoryum ve pansiyonlar, ne
de servis ve hizmetteki kusurlar. İnanılmaz tabi güzelliğin yanı sıra
Soçi ve Yalta denizlerinden daha temiz olan denizinin yanında bunlar
önemli değil açıklamasını yaptı. Tur operatörleri, Abhazyada geçen
seneye nazaran tatil fiyatlarının yüzde 5-7 arttığını, bugün Abhazyada
dinlenmenin Rusyanın Karadeniz sahillerinde veya Kırımda dinlenmekten
2-2.5 katı daha ucuz olduğunu belirtiyor.
Sovyetler döneminde Abhazyada 138 tatil
ve dinlenme yeri vardı ve senede yaklaşık 800 bin kişi tatil yapıyordu.
Şu anda Abhazyada çoğu Gagra bölgesinde 51 kurum çalışıyor. Abhazya,
geçen sene Güney Osetyada yaşanan savaş dolayısıyla tatil sezonunu kötü
geçirmişti. Abhazya Devlet Tatil ve Turizm Komitesi Başkan Yardımcısı
Vyaçeslav Bartsıs, en iyi tatil sezonunu 2007de geçirdiklerini söylüyor.
29.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Sergey Bagapş:
Abhazya olarak, Rusyanın risklere aldırmadan bağımsızlığımızı
tanımasının değerini biliyoruz |
|
Sohum'dan
uluslararası örgütler için kriter |
Sohum, Abhazya, ülkede faaliyet
gösteren uluslararası örgütlerin Tiflisteki ofislerinden bağımsız
olarak çalışmalarını istiyor.
Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba,
uluslararası örgütlere yeni bir şart koştu: Abhazyada çalışmak
istiyorsanız Tiflisteki ofislerinizle değil merkezlerinizle koordine
sağlayın.
25 Ağustosta Sohumda uluslararası
örgütlerin temsilcileriyle bir toplantı yapan Şamba, Abhazyanın
bağımsızlığının tanınmasının ardından yeni statüsünün göz önünde
bulundurulması gerektiğini vurguladı. Uluslararası örgütlerin insani,
sosyo-ekonomik ve eğitim alanındaki çalışmalarına büyük önem
verdiklerini vurgulayan Şamba Biz, uluslararası örgütlerin doğrudan
merkez ofisle irtibatta olmaları gerektiğini, onların Tiflisteki
ofislere karşı hesap vermemeleri gerektiğini düşünüyoruz. Neticeler elde
etmemiz için koordineli olmamız, yeni gerçeklere adaptasyon yollarını
beraberce aramamız lazım dedi. Dışişleri Bakanlığı basın sözcülüğüne
göre, uluslararası örgüt temsilcileri bu konuyu merkez ofisleri ile
görüşecekleri yanıtını verdi.
27.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Abhaz heyeti
Nikaragua yolcusu |
Sohum, Abhazya, Rusyanın ardından
Abhazyanın bağımsızlığını tanıyan Nikaragua ile ilişkiler tesis etmek
üzere hazırlıklar yapıyor.
Abhazya Devlet Başkanı Sergey Bagapşın
ikili ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla bir heyeti Nikaraguaya
göndereceği belirtildi.
Bagapş, bu konudaki niyetini 26 Ağustosta
Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortegaya bir mektup göndererek iletti.
Bagapşın isteği, ziyaretin 9-10 Eylül tarihlerinde gerçekleşmesi.
Bagapş, Ortegaya mektubunda tanıma kararından dolayı Abhaz halkının
şükranlarını da sunarak Tanıma kararı her zaman Abhazya devleti
tarihinde, onca yıl bağımsızlık ve özgürlük istemiş halkın hafızalarında
kalacaktır dedi.
27.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Abhaz diasporası
Medvedev'e müteşekkir |
İstanbul, Abhazyanın Moskova
tarafından tanınmasının birinci yıldönümünde Kafkas-Abhazya Dayanışma
Komitesi Başkanı İrfan Argun, Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedeve
bir mektup göndererek diasporanın şükranlarını sundu.
26 Ağustos 2008de imzaladığı tanıma
kararı nedeniyle Medvedeve Sizlere minnet ve şükran duygularımızı
ifade etmek istiyoruz diye seslenen Argun, Tanınmanın ardından
Abhazyaya verdiğiniz destek ve hem Gürcistan yönetiminin saldırılarına
karşı, hem de Abhazyayı Gürcistanın toprak bütünlüğü içerisinde
olduğunu sürekli olarak belirten ABD ile Batılı devletlere karşı
gösterdiğiniz dik duruş hepimizin takdirini kazanmıştır dedi.
Argun mesajında şu ifadeleri kullandı:
Kuşkusuz, Rusya Federasyonunun her
açıdan dönüm noktası sayılacak bu cesur adımı özellikle Kafkasyanın
gerçeklerini ve uluslararası hukuku hiçe sayan Gürcistandan yana tavır
alan devletleride haliyle rahatsız etmiştir. Bizler, Abhaz
Diasporasının Temsili Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi olarak Rusya
Federasyonunun Güney ve Kuzey Kafkasyada istikrar ortamının
yaratılmasında en büyük güvence olduğunu belirtiriz. Abhaz diasporası
olarak sizin Abhazyaya karşı göstermiş olduğunuz destek içerikli
çalışmalarınızı ilgi ile izliyor ve takdirle karşılıyoruz. Bizler
sayısı 500.000i aşan Abhaz diasporası temsilcileri olarak bir kez daha
Abhazya Cumhuriyetinin bağımsızlığını tanıma kararınızdan dolayı sizin
kalplerimizde ayrı bir yerinizin olduğunu bilmenizi istiyoruz.
27.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Bagapş,
Lakoba'nın istifasını kabul etti |
Sohum, Abhazyada Rusya ile
işbirliği anlaşmaları ve Megrellere pasaport verilmesini kolaylaştıran
yeni vatandaşlık yasası etrafında tartışmaların kızıştığı bir dönemde
görevini bırakan Güvenlik Konseyi Sekreteri Stanislav Lakobanın
istifası Devlet Başkanı Sergey Bagapş tarafından kabul edildi.
Devlet başkanlığı basın sözcülüğünden
yapılan açıklamaya göre Bagapş, 25 Ağustosta Lakobanın istifa
dilekçesini işleme koydu. Lakoba 18 Ağustosta istifa dilekçesini
sunarken vatandaşlık kanunu etrafında yaşanan son olayların görevi
bırakmasının bir nedeni oğlunu söylemiş ama ayrıntı vermemişti. Bagapş
istifa ile ilgili olarak Vremya gazetesine demecinde Tecrübeli
bir siyasetçi. Galiba onu bu adıma mecbur bırakan şeyler var. Henüz
onunla karşılaşmadım, konuşmadım. İstifa edip, etmemiş olmasına bağlı
olmaksızın, Lakoba arkadaşımız, dostumuz olarak kalacak. Galiba henüz
bilmediğim bazı şeyler var demişti.
26.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Bagapş'la A'dan
Z'ye Abhazya gündemi |
Sohum, Abhazya Devlet Başkanı
Sergey Bagapş, Vremya.rudan İvan Suhova gündemdeki konularla ilgili
değerlendirmelerde bulundu.
Abhazyanın Rusya ve Nikaragua dışında
diğer devletlerin de tanıması için aceleleri olmadığını belirten Bagapş,
muhalefetin Rusya ile işbirliği anlaşmalarına getirdiği eleştirilerin de
tamamen seçim öncesi siyasi amaç taşıdığını savundu. Ajans Kafkasın
Türkçeye aktardığı röportajda Bagapş şu değerlendirmelerde bulundu:
Sergey Vasilyeviç,
bir yıl önce Rusya Abhazya bağımsızlığını tanıdı. Bu olayları nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Bu önemli tarihi bir an. Abhazya
devletinin tanınması, uzun yılların Abhaz halkının istediği şey. Hiç
şüphesiz biz, bize yaptıkları ve yapmakta olduklarından ötürü Rusya
sınırsız minnettarız.
Sizce Rusyanın tek
taraflı tanıması uluslararası tanınmayı güçlendirmez mi?
Tanınma sürecini zorlamıyoruz,
kimseye yalvarmak istemiyoruz. Tanınma süreci uzun. Sovyet Rusyasını
birçok Avrupa ülkesi onun ortaya çıkışından ancak on yıl sonra tanıdı.
Bizi bir yıl önce yeryüzündeki en büyük ülke, en büyük güçlerden biri,
BM Güvenlik Konseyinin bir üyesi tanıdı. Geri kalanlar bırakın düşünsün.
Şu anda Abhazyanın
Gürcistan ile ilişkileri nasıl?
Gürcistan ile henüz hiçbir ilişki yok.
Şu anki Gürcistan yönetiminin elinde oldukça çok sayıda Oset ve Abhazın
kanı var.
Tanınmayı saymazsak,
2004de koyulan hedefler açısından sizin devlet başkanlığınız döneminde
Abhazya neler elde etti?
Birincisi ve en önemlisi; biz ülkenin
toplam bütçesi 440 milyon iken yönetime geldik. 2010da ülke bütçesini 2
milyar ruble olarak düşünüyoruz. Bütçe büyümesi 4.5 kat, bu çok iyi bir
büyüme. Planlamış olduğumuz, programımızda olanların çoğunluğunu yerine
getiriyoruz. Bu yaşam seviyesini arttırmak, harap durumdaki ekonomiyi
düzene kavuşturmak, ekonomiyi büyütmek demek. Rakamlar yeterli. Elbette
tamamıyla hoşnut olmak mümkün değil. Ama çok şey yapıldı, bu bir gerçek.
Peki başarılamayan
neler var?
İçişleri Bakanlığı faaliyetleri
alanındaki, suçun düşürülmesi konusundaki bazı hedefler. İlerlemeler var,
ama daha çok şeyin yapılmış olması istenirdi. Makroekonomik meselelerde
elde etmek istediğimiz şeylerin hepsine ulaşamadık; Yolunu açmak
isteğimiz demiryolu, Adlerden Zugdidiye, çalışmalarını yeniden
başlatmamız gereken havaalanı. Enerji konusunda halen birçok problem
var. Eğer bunları çözseydik ülke ekonomimizde iyi etkili olurdu. Tarım
sektöründeki problemler de var, çünkü bu alan yatırıma ihtiyaç duyuyor
ve şimdilik bu sağlanamadı. Bundan dolayı problem çok.
Demiryolundan söz
edecek olursak, geçen seneki savaş bu projeye zarar vermedi mi?
Olmadığını düşünüyorum. Bu iyi ve
doğru bir proje, talep olacak ve devam edeceğiz. Rusya Demiryolları
Şirketi ile umut verici ön anlaşmalar, çalışma kredisi ve yolun hizmete
açılması var.
Demiryolu,
muhalefetin en sevdiği konulardan biri. Eski Devlet Başkanı Yardımcısı
Raul Hacimba neden görevden ayrıldı? Anlaşmazlığınız ne konuda? Devlet
başkanının eylemlerinde devlet başkanının hoşuna gitmeyen nedir?
Henüz seçimler ilan edilmedi, ama
seçim öncesi kampanya başladı. Yönetim mücadelesi var. Resmi adaylık
başvurusu henüz olmadı. Ama muhalefet bu mücadeleye erken başladı. Eski
devlet başkanı yardımcısına gelince, galiba bazı duyguları kaldı. Bu
normal bir olay. Dört yıl boyunca beraber çalıştık, sükunet içinde
çalıştık, herhangi bir duygu olmadan, genel bir anlaşmazlık olmadan
çalıştık. Gerçi onun da ifade ettiği gibi her zaman kendi düşüncesi
vardı. Ve bunu da çok iyi anlıyorum. Tüm çözümler seçim zamanında olacak.
Halk muhalefete oy verirse, demek ki biz dört yıl içinde az şey yaptık.
Gerçi ben aksini düşünüyorum. Global konularda ayrılık yok,
bağımsızlığımızla ilgili. Bazı konularda belirli spekülasyonlar var. Bu,
Rusya Federasyonu sınır hizmetinin burada bulunması, Rusya ordusunun
yerleştirilmesi, Gal bölge sakinlerinin vatandaşlığı ile ilgili. Bugün
halka negatif olarak sunulan konuların yönetim tarafından çözülmediği
doğru değil. Politik mücadele var. Bir kez daha söylüyorum, seçimler
herkesi yerine koyacak.
Peki şu andaki
muhalefet, 2004de size karşı duranlar mı?
Evet, hepsi aynı kişiler.
2004de olduğu gibi
riskli karşı duruşun tekrarlaması mümkün mü? Yoksa yine de diyalog
olacak mı?
Ben diyalogdan yanayım. Televizyonda,
doğrudan görüşme ve irtibatlar, müzakerelerle diyalog olmasından yanayım.
Siyasi doğruluğu olmayan, muhalefet tarafından hiçbir hakarete cevap
vermeyeceğiz. İşimiz bize yetiyor. Çalışmamız, ekonomimizi
kalkındırmamız, zorlu turizm sezonunu geçmemiz lazım, çünkü çok
tatilcimiz var. Her şey seçimlerin ilan edilmesinden sonra başlayacak.
Yönetim tarafından çatışma riski yok. Eğer muhalefet kızışmaya giderse,
sonradan olacakların sorumluluğunu üstlenmesi lazım.
Riskli soru, sizce
Vladimir Putin muhaliflerle neden görüştü? Bununla Rusya geçen devlet
başkanlığı seçimlerin öncesinde olduğu gibi Abhazyadaki durumu
tırmandırmıyor mu?
Kesinlikle hayır. Görüşmemizde
Vladimir Vladimiroviçin söylediklerini kelimesi kelimesine
aktarabilirim. O basınla tanıştı, orada Rusya sınır erleri ve Gal bölge
sakinlerinin vatandaşlığı ile ilgili meseleler gündeme getirildi.
Rusyanın Abhazyanın güvenliğinin sağlanması konusunda sorumluluk
aldığını konuştuk. Bağımsız bir devlet olarak çıkarları her zaman göz
önünde bulundurulmalı. Yani uluslararası hukuk ve sözleşmelere göre. O
şöyle dedi: Uygun olduğunu düşünüyorsanız muhalefetle görüşmeye hazırım,
ama hayır derseniz görüşmem. Şöyle cevap verdim: Vladimir Vladimiroviç,
elbette muhalefetler görüşmek gerekiyor. Bunlar bizim vatandaşlarımız,
onların kendi düşünceleri var. Konuşunuz, benim açımdan hiçbir problem
yok. Ben bu görüşmeyi onlara organize ettim.
Gal bölgesindeki
pasaportlar meselesi hakkında muhalefetle anlaşmazlığınızı kısaca
özetleyebilir misiniz?
Anlaşmazlık bir tane. Herkes anlamalı
ki ( 1992-1993 savaşından sonra bölgeyi terk eden) Gal bölge
sakinlerinden Abhazyaya geri dönmüş olanlar bizim vatandaşımız. Onları
Abhazyanın ilk devlet başkanı geri getirdi, yaklaşık 45-50 bin kişi. Bu
insanlar bağımsızlık referandumuna (1999), ilk devlet başkanlığı
seçimlerine, geçen diğer devlet başkanlığı seçimlerine ve parlamento
seçimlerine katıldılar. Onların yerel yönetimleri, bölge meclisleri
oluştu. Onların parlamentoda kendi temsilcileri var. Eğer onlar Abhazya
Cumhuriyeti devlet başkanlığı seçimlerine katıldıysa, şimdi onların
devlet başkanlığı seçimlerine katılmaması meselesi neden gündeme
getirilsin? Bağımsız bir devlet olarak böyle bir şey yapabilir miyiz?
Yapamayacağımızı düşünüyorum.
Peki onlar geçen
sefer olduğu gibi, pasaport yerine geçen 9 nolu formla mı katılacaklar?
Çünkü pasaport vermek büyük ihtimalle gerçekleştirilemeyecek.
Bu parlamentonun meselesi. Kanun var
ve her şey kanunlara uygun olacak. Eğer maksimum sayıda pasaport
verebilirsek, elbette tercih edilen pasaportla seçimlere katılmaları.
Eğer yetiştiremezsek de insanları oy kullanma haklarından mahrum
bırakamayız.
Muhalefet sizi
Rusya sınır erlerini yerleştirmek ve devlet başkanı olarak Rusya sınır
noktalarını ziyaret edemiyor olmanızdan ötürü eleştiriyor.
Bu delilik, anlıyor musunuz? Bu
durumu gerginleştirmek demek. Bizde uzun yıllar Rus barış askerleri
bulundu. Onlarla en iyi ilişkilerimiz vardı. Onları ziyaret ettik,
beraber çalıştık. Sınır erleri ile de aynısı olacak. Bizim, Abhazyanın
dünyada Rusya ile olduğu gibi iyi ilişkilerinin olduğu başka bir ülke
yok. Aynı şekilde sınır erleri ve askerleri ile olduğu gibi. Evet,
farklı engeller, süreçler olabilir. Örneğin, kaza veya daha başka
çıkışlar olabilir. Ama bizim sınır bölgelerini ziyaret edemeyeceğimiz,
bu delilik. Bu insanlar bizi korumaya, Abhazyada barış ve sükunetin
korumaya geldiler. Bugün muhalefetin söylediği şeyleri söylemek değil,
onlara yardım etmek gerekiyor.
Peki onlar
gerçekten, tüm bu yıllar boyunda kendi özgürlüklerini koruyan ve her
zaman kendi başlarına kendilerini korumaya hazır olan Abhazya için
gerekli mi?
Onların şu anda çok gerekli olduğunu
düşünüyorum.
Açık kısa cevap;
Peki gergin siyasi tartışmalı kurumlardan biri haline dönüşen
demiryoluyla ilgili neler oluyor? Sözünü ettiğiniz krediyle ilgili
durum nedir? Bu kredi alındı mı, yoksa henüz sadece planlanıyor mu tam
anlaşılır değil ve hangi garanti altında?
Şimdilik hiçbir şey alınmadı. 1.5
veya 2 milyar ruble kredi ayrılabileceği konusu gündeme getirildi. Bu
Abhazyanın kredisi değil. Rusya Demiryolları için kredi istedim.
Demiryolunu hızlı şekilde yeniden inşa etmek için bizim kendi gücümüz ve
uzmanımız yok. Rusya Demiryollarının var.
Yani kredi alıcısı
Rusya Demiryolları olacak?
Elbette.
Rosneft ile anlaşma
perspektifleri nelerdir? Rafineride petrol pompalanmaya başladığında bu
turizme zarar verebilir mi?
Eğer bu sadece Abhazyada olsaydı
elbette, endişem olurdu. Ama Abhazya ile doğrudan sınırda Gürcistanda
beş Amerikan petrol rafine şirketi çalışıyor. Türkiyede Karadenizde
iki şirket çalışıyor. Bulgaristan ve Romanyada çalışıyor. Rusya Tuapse
önünde çalışıyor. Soruyorlar: Orada bir şey olursa bu tatil yerlerimize
engel olmaz mı, çünkü bizden sadece
80 km
uzakta? Elbette biz de çalışabiliriz, çünkü biz de kazanmak ve zengin
olmak istiyoruz. Eğer tüm geri kalanlar rafinede çalışmaktan vazgeçerse
biz de vazgeçeriz.
Rosneft ile anlaşma
imzalandı mı?
Henüz hazırlanıyor.
Eğer Rosneft
planladığı üzere gelirse, bu Abhazya yakıt sisteminde yerel işadamlarına
zarar vermez mi?
Zarar vermeyeceğini düşünüyorum.
Rosneft sabit fiyatlar vaat ediyor. Onlara bize zarar vermek için değil,
bize modern kaliteli benzin istasyonları kurmaya yardımcı olmak için
geliyor.
Rosneft ile anlaşma
sadece perspektifi olan ekonomik planlı anlaşma mı, yoksa Kremlinde
olan bazı kişilerle de siyasi anlaşma mı?
Biliyorsunuz benim Kremlinde anlaşma
imzalamam gibi bir gerekliliğim yok. Beş yıllık çalışmamda, ekibimizin
beş yıllık çalışmasında Kremlin bizi iyi öğrendi. Onlar bizim
imkanlarımızı, ilişkilerimizi, nasıl çalıştığımızı ve ne yaptığımızı
biliyor. Biz açığız. Rusya hükümet başkanının ziyaretinden bazı siyasi
şovlar yapmak gerekmiyor. Bu normal bir ziyaret. Biz onunla daha önceden
konuşmuştuk, onu davet ettim ve o da daveti kabul etti. Buraya gelecek
grup oluşturulduğunda rica ettim: Elbette grupta Sergey Bogdançikovun (Rosneft
başkanı) olması iyi olurdu, çünkü konuşacaklarımız var, özellikle de
benzin kaynağı açısından. Durum şu ki, benzini biz şimdi çoğunlukla
Romanyadan alıyoruz ve son zamanlar gösterdi ki, problemler olabilir.
Bildiğiniz gibi, Gürcüler korsan yollarıyla yakıt tankerimizi çaldılar.
Ve burada anında sıkıntı oldu. Bir tekelci, her zaman oldukça
tehlikelidir. Eğer nakliye ile Abhaztorg şirketi ilgilenirse bu tür
problemler olmayacak.
Alıkonulan
tankerden kayıp bir şekilde dolduruldu mu?
Elbette, henüz değil.
Ne yapmayı
planlıyorsunuz?
Bundan sonra bu tür problemlerden
nasıl kaçınacağımıza elbette hükümet ve nakliye şirketi ile karar
vereceğiz.
Rosneft bir şekilde
yardım edecek mi?
Yardım ediyor bile.
Sözü edilen
demiryolu ve petrol dışında Abhazyanın yeni büyüme noktaları var mı?
Elbete projeler çok. Otomobil yolu.
Ritsa gölüne yeni yol. Tüm turizm kompleksinin çekici hale getirilmesi.
Sağlık kuruluşlarını düzene koymak. Bu sene tatil sezonunda 1 milyon
turist bekliyoruz. Elbette bu ekonomiyi etkileyecek. Paralel olarak
tarım sektörünün gelişimi demek. Yerel sanayinin gelişimi demek. Turizm
alanı her ülkede diğer alanlarda gelişmeye götüren lokomotiftir.
2000den beri
turist sayısı ciddi şekilde arttı mı?
Elbette. Biz henüz 2007
seviyesindeyiz, o sene en başarılı yıldı, 800 binden fazla turist
gelmişti. Şimdi henüz 2007 ile eşitiz.
Sizin yönetime
gelmeden önce oldukça az mıydı?
O zaman turist hiç yoktu. Yaklaşık
60-70 bin, bazı yıllarda 100-150 bin. Geçen sene 2008 olaylarından ötürü
yüzde 30 kadar azalma oldu. Bu sene yeniden çok sayıda insan geldi. Bu
sevindirici. İnsanlar burada istikrarı hissetti. Burada ekoloji güzel.
Servis de kötü değil. Üstelik deniz temiz, ürünler oldukça ucuz. En
önemlisi de sadece yüzebilecekleri değil, iyi bildikleri ve anladıkları
kişilerle konuşabilecekleri dost bir ülke. Bizim burada çok ilginç
yerler var. Örneğin şu anda Novıi Afon manastırı yeniliyoruz, Ritsa
yolunu düzenliyoruz. Kutsal Ortodoks yerleri var. Elbette Rus turisti
memnuniyetle buraya gelecek.
Geçen devlet
başkanlığı seçimlerin öncesinde Abhazyada kimin neye sahip olduğunu
anlamak için tatil merkezleri ve sağlık merkezlerinin kayıt defterinin
tutulması meselesi gündemde idi. Bu çalışma yürütüldü mü?
Elbette yürütüldü. Biz hepsini
biliyoruz. Bizden önceki yönetim henüz çalışabilir durumdaki birçok
kurumu kiraya verdi. O dönemde bu doğru bir karardı, onları korumak
gerekiyordu. Onlar kiralandığında turist hiç yoktu, kimse buraya
gelmiyordu. Bugün kurumsal ve yasal formlar değişebilir. Henüz karar
vermedik, bu problemle ilgileniyoruz, seçim öncesi programda ekonomi
bakanlığının planlarında yer alabileceği görülüyor. Tüm bu kompleksin
yeni gelişim yollarını düşüneceğiz.
Ekibinizin
istikrarı büyük hayret uyandırıyor. Başbakan tek bir kez değişmedi.
Böyle bir durumda güvenlik konseyi sekreteri Stanislav Lakobanın istifa
olayı ilginç.
Güvenlik konseyi sekreteri, tecrübeli
bir kişi, siyasetçi. Galiba onu bu adıma mecbur bırakan şeyler var.
Henüz onunla karşılaşmadım, konuşmadım. İstifa edip, etmemiş olmasına
bağlı olmaksızın, Stanislav Lakoba arkadaşımız, dostumuz olarak kalacak
ve onunla ilişkilerimiz nasıl iyi idiyse öyle kalacak. Galiba henüz
bilmediğim bazı şeyler var.
26.08.2009 Ajans
Kafkas
|
'Abhazya ve Güney
Osetya'ya 1700 asker yeter' |
Ulan Bator, Rusya Genelkurmay
Başkanı Nikolay Makarov, Abhazya ve Güney Osetyadaki askeri üslerde
asker sayısını azalttıklarını söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Dmitriy Medvedevin
Moğolistan gezisine eşlik eden Makarov, gazetecilere yaptığı açıklamada,
Ağustos 2008deki savaşın ardından Abhazya ve Güney Osetyadaki üslerde
asker sayısını 4800-5000'e çıkardıklarını ancak daha sonra bu sayıyı
azalttıklarını kaydetti.
Makarov, modern silahlarla donatılmış 1700
askerin yeterli olacağına karar verdiklerini söyledi.
26.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Abhaz
ve Osetler tanınmayı kutluyor |
Sohum, Abhazya ve Güney Osetya
bağımsızlıklarının Ağustos 2008 savaşının ardından Rusya tarafından
tanınmasının birinci yıl dönümünü anıyor.
Sohum yönetimi 26 Ağustos'u devletin
tanınmasının şerefine resmi tatil ilan ederken kutlamalar Abhazyanın
başkenti Sohumda şehitler anıtını çelenk bırakılarak başladı. Törene
Devlet Başkanı Sergey Bagapşın yanı sıra bakanlar, milletvekilleri,
bürokratlar ve vatandaşlar katıldı. Akşam saatlerinde Devlet Filarmoni
Orkestra Binası'nda konser düzenlenirken ikinci bir konser geceye doğru tiyatro
meydanında verilecek. Etkinlikler havai fişek gösterisiyle sona erecek.
Törenlere katılan Abhazyalılar Abhazyanın Rusya ve Nikaraguanın
ardından başka ülkeler tarafından da tanınması temennisini dile getirdi.
59 yaşındaki Sohumlu Tsugurian Sergey Tsugurian Tanınma her şeyden
önce barış ve istikrar demektir. Umarım diğer ülkeler de Rusyanın
adımını takip edip ülkemizi tanır sözleri ortaktı. Güney Osetyanın
başkenti Shinvalde de etkinlikler düzenlendi.
26.08.2009 Ajans
Kafkas
|
İhracatçı
öfkeli: Gürcistan hem korsan hem fidyeci |
İstanbul, Gürcistanın ardı ardına
iki Türk gemisine Abhazya ile ticaret yaptıkları gerekçesiyle
uluslararası sularda el koymasına ihracatçılar da sert tepki verdi. Doğu
Karadeniz İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi
Gürdoğan, gemilere uluslar arası sularda el konulması ve yer belirleme
cihazlarının kapatılmasının suç ve korsanlık olduğunu belirtti. Gürdoğan,
gemileri geri vermek için fidye istendiğini ve kimsenin kendileriyle
ilgilenmediğini söyledi.
Densa Tanker İşletmeciliği'ne ait Panama
bandıralı Buket adlı gemiye 16 Ağustosta Sinop açıklarında, Reha
Aldin Gemicilik Limited Şirketine ait Afro Star adlı Kamboçya
bandıralı 1860 groston ağırlığındaki kuru yük gemisi de 19 Ağustosta
yine Sinop açıklarında el konulmuştu. Poti limanına çekilen Buket
Abhazyaya yakıt götürürken AfroStar Abhazyadan Türkiyeye hurda metal
getiriyordu.
Gürcistanın gemilere el koymasına karşı
Trabzonda bir basın toplantısı düzenleyen Hamdi Gürdoğan, son yıllarda
Gürcistan'la deniz ticaret yolları konusunda büyük sorun yaşadıklarını
belirterek "İhracatçılarımız bu bağlamda önemli bir yekün teşkil eden
nakliye masraflarını biraz daha düşürebilmek için deniz nakliyesini
kullanmakta ve gemi satın almaktadırlar. Bu yolla ihracatlarını sürdüren
firmalarımız, özellikle Abhazyadan gelen talep üzerine bölgeye
ihracatlarını sürdürmekte, Birleşmiş Milletlerin de desteklediği biçimde
özellikle gıda taşıması yapmaktadırlar. Fakat son yıllarda Gürcistan
tarafıyla sorunlar yaşanmakta ve Abhazyaya ihracat yaptıkları ileri
sürülerek firmalarımızın gemilerine diplomatik kurallar dahi çiğnenerek
el konulmaktadır. Yakın dönemde bu gerekçeyle adeta korsanlık
yaparcasına el konulan iki gemimiz daha var. Gemiler Poti limanına
çektirilmiş, mürettebat da apar topar çıkarıldıkları mahkemece sınır
ihlali yaptıkları gerekçesiyle tutuklanmıştır. Burada dikkat çeken
husus sınır ihlali gerekçesiyle yapılan el koyma işleminin Sinop
açıklarındaki uluslararası sularda gerçekleşmesidir. Gemilere el
konulunca deniz hukuku kurallarına göre kapatılması yasak olan CSR
cihazı kapatılmış, ancak gemiler Gürcistan karasularına girdiklerinde
açılmıştır. Bu uygulamanın yalnızca Türk malı taşıyan ve sahibi Türk
olan gemilere yapılması, tutuklanan 24 mürettebatın serbest bırakılması
için Gürcistan hükümetince 150 bin dolar istenmesi düşündürücüdür dedi.
Fidye istiyorlar
Gemi ve personel için ayrı ayrı fidye
isteyen Gürcü kolluk kuvvetleri, fidye miktarları üzerinden ikramiye
aldığı için daha da baskıcı davranmaya başladılar. Gürcistan toplamda
milyarlarca doları bulan bu korsancılık oyununu ciddi biçimde ticarete
dökmüştür. İhracatçılar olarak hükümetimizin bütün hukuk kurallarını
çiğneyen Gürcistan hükümetine karşı sessiz kalmasını anlayamamaktayız.
Acilen bir şeyler yapılması gerekiyor. Yoksa bizim için önemli bir
pazarı Rusya himayesine bırakmış olacağız dedi. Son 16 yılda Gürcistan
tarafından yaklaşık 100 Türk gemisine el konulduğunu hatırlatan Gürdoğan,
şunları söyledi:
Bunları geri iade etmektense parçalayan
veya satışa çıkaran Gürcistanın bu tavrına Türk tarafınca gerekli tepki
verilmediğinden firmalarımız mağdur olmaya devam etmektedir. Oysa Rusya,
Amerikan ve AB ülkelerine ait gemiler Abhazya sularında rahatça
seyretmekte, Gürcistan bu gemilere dokunamamaktadır.
Bu korsanlık
Gemisine el konulan işadamı Reha
Üçüncüoğlu ise Bu zorlukları bildiğimiz için Gürcistanın karasularına
girmemeye özen gösteriyoruz. Trabzon veya Samsundan gemimiz kalktığı
zaman Gürcistan sularına girmemek için Sinopun açıklarına kadar
gidiyoruz. Ama buna dikkat ettiğimiz halde ulusalararası sularda
Gürcüler gemilerimizi alıyorlar. En acısı beni telefonla arıyorlar.
Mahkeme yapıldığını, tayfalarımın suçlu olduğunu, kurtarmak için 50 bin
dolar para vermem gerektiğini söylüyorlar. 50 bin dolar fazlaysa buraya
geldiğinde savcı ile görüşerek fiyatı aşağıya çekebilirsin diyorlar
dedi. Üçüncüoğlu, bu durumu NATOya ve AİHMye götüreceğini belirterek
şunları söyledi: Gürcistanın yaptığı korsanlıktır. Devletimiz Aden
Körfezindeki korsanları toplamak için gemi yolluyor, burnumuzun
dibindeki küçücük Gürcistan bizim gemilerimizi alırken bir şey yapmıyor.
Dışişleri Bakanlığında bizi muhattap alacak insan bulamıyoruz. En son
bir daire başkanıyla görüştüm. Bu durumun politik bir şey olduğunu,
kendilerinin bir şey yapamayacağını, Başbakan ve Dışişleri Bakanı
aracılığıyla işin halledilebileceğini söyledi. Bu iş böyle devam ederse
yeni aldığımız gemileri Rus bandıralı yapıp tayfalarını da Ruslardan
seçeceğiz.
Türkiye hükümeti Panama ve
Kamboçya kadar olamadı
Üçüncüoğlu, gemilerin bağlı olduğu
Kamyoçya ve Panama'nın bile Türkiye hükümetinden daha fazla işi
sahiplendiğini belirterek, Panama gemi bırakılmadığı takdirde Gürcü
gemilerinin kanaldan geçişinde zorluk çıkaracağını Gürcistan hükümetine
bildirdi dedi.
25.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Rusya: Abhazya ve
Güney Osetya'yı tanıyın |
Moskova, Abhazya ve Güney Osetya
bugün bağımsızlıkların Rusya tarafından tanınmasının birinci yıldönümünü
kutlarken Rusya Dışişleri Bakanlığı, uluslararası topluma Kafkasyanın
bu iki cumhuriyetinin tanınması çağrısı yaptı.
Dışişleri, Abhazya ile Güney Osetyaya
daha kolay ulaşma imkanına sahip olmak için bu bölgelerin bağımsızlığını
tanıması gerektiğini kaydetti. Yazılı açıklamada "Bölgedeki meşru ve
yeni askeri-siyasi gerçekleri tanımadan, Güney Osetya ve Abhazya
topraklarında uluslararası varlığın bulunması ya da bu varlığın
genişletilmesinin mümkün olmadığı açıktır" denildi.
Güney Osetya ile Abhazyanın
temsilcilerinin Ağustos 2008 savaşı sonrası Cenevrede BM, AB, ABD ve
Rusyanın himayesinde yürütülen müzakerelere katıldığını hatırlatan
Dışişleri, "Tanınma süreci hiç kuşkusuz bölgenin barış ve güvenliğine
katkı sağlayacağı" ifadelerini kullanıp ekledi: "Elbette ki böylesine
hassas uluslararası mevzularda baskıya başvurmak düşünülemez.
Uluslararası toplumun her bir üyesi, uluslararası siyasetteki
önceliklerini bağımsız olarak kararlaştırır." Abhazya ve Güney
Osetyanın Rusyanın dışında bir tek Nikaragua tanımıştı.
25.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Abazin aydınlar
sorunlarını tartıştı |
Çerkesk, Karaçay-Çerkeskteki Abazin aydınları bir forumda buluşarak
halklarının sorunlarını tartıştı.
22 Ağustosta başkent Çerkeskteki
sendikalar binasında düzenlenen foruma yaklaşık 200 kişi katıldı.
Forumda konuşan Abaza sivil hareketi başkan yardımcısı Rubin Fizikov
dilin artık paslanmaya başladığını belirterek Abazinler dillerini
kaybetmeye başladı. Herkesin dilin yeniden doğması için toplanması ve
elinden geleni yapması lazım dedi.
Fizikov,
devlet başkanı ve başbakanı da foruma davet ettiklerini, ama
gelmediklerini belirterek, Halbuki onlara Abazin halkının hakları
hakkında doğrudan sormak istediğimiz sorular vardı diye yakındı. Foruma
katılan herkesi halkları adına çalışmaya davet eden Fizikov şunları
söyledi:
Düşündüğümüz çok şey var, ancak ne finansal kaynağımız, ne de elimiz
yetiyor. Maalesef bugün davet ettiklerimizin hepsi gelemediler. Çalışma
için tüm uzmanları birleştirecek komiteler kurmaya çalışacağız. Örneğin
komşular ve dışarıdakilerle ilişkiyi destekleyecek uluslararası
ilişkiler komitesi oluşturuluyor, bunun için hazır ve uzman kadrolar
lazım. Fizikov forumu senede en az iki kez düzenlemenin elzem olacağını
da ekledi.
Abazin dili öğretmeni İsiyat Agirbova
ise, Abazin dili sınıflarının gereken şartlardan yoksun olduğunu
belirterek Hiçbir dil sınıfında bilgisayar yok, sadece şehirdeki iki
okulun Abazin dil sınıflarında televizyon var dedi.
Forumda, Abazin köylerinin
gelişimiyle ilgili bir projede de oy birliği ile kabul edildi.
Karaçay-Çerkesde Abazin Bölgesi 2006da
kuruldu, ancak bölgede yer alan beş köyün sorunlarının çözümüne yönelik
ciddi adımlar atılamadı.
24.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Şamba: Avrupa
Birliği bizi tanırsa gözlemciye kapıyı açarız |
Sohum, Abhazya Dışişleri Bakanı
Sergey Şamba, Ağustos 2008deki savaşın ardından Gürcistanda
konuşlandırılan AB Gözlem Misyonunun Abhazyaya girmesi için Sohumun
şartını yineledi: Abhazyayı tanırsanız olur.
AB, gözlem misyonunun görev alanının
Abhazyaya genişletilmesi talebini gündemden düşürmezken, Şamba bu
konuda net mesajlar verdi. Şamba: AB Abhazyada ancak bağımsızlığımızı
tanıdıktan sonra çalışabilir dedi. ABnin Gürcistanın toprak
bütünlüğüne sonsuz destek verip, Abhazyayı asla tanımayacağına dair
ardı ardına açıklamalar yaptığını hatırlatan Şamba, Eğer AB Abhazyayı
uluslararası hukuk bölgesi niteliğinde tanırsa biz de onların ülkemizde
bulunmalarını isteyebiliriz ifadelerini kullandı.
Şamba, Baştan beri onların burada
olamayacaklarını açıkladık, çünkü onların misyonu sadece Gürcistanda
geçerli. Eğer biz onların burada varlığını kabul edersek, bu bize
Gürcistanın parçası olarak bakılmasını kabul etmiş olduğumuz anlamına
gelir. Bundan yola çıkarak bu konuda işbirliğini düşünmediğimizi
açıkladık diye konuştu. Şamba, ABye Abhazya konusundaki tutumunu
değiştirmesi çağrısı da yaptı: ABnin sürekli Gürcistan toprak
bütünlüğünü desteklediğini, hiçbir zaman Abhazyayı tanımayacağını
açıklaması, vatandaşlarımıza sosyal ve eğitim projeleri kapsamında
yapacakları ziyaretler için vize vermemesi, sadece AB hakkında negatif
düşüncelere yol açmıştır. AB er yada geç sürekli Gürcistanın toprak
bütünlüğünden söz etmemek gerektiğini anlayacaktır.
22.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Kafkas Abhazya
Dayanışma Komitesi'nden açıklama |
Tarih : 22 Ağustos 2009
Sayı : 2009/098
Konu : Abhazya'ya uygulanan ambargo
Sn. Prof. Dr. Ahmet DAVUTOĞLU
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı
Ankara
Sn. DAVUTOĞLU; öncelikle sizin Türkiye
Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı olarak Türkiye'nin dış politika
uygulamaları konusunda ne kadar deneyimli olduğunuzu vurgulayarak
yazımıza başlamak istiyoruz. Özellikle Dışişleri Bakanlığınız öncesinde
ki akademik kariyer ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık dış ilişkiler baş
danışmanlığı döneminizde Abhazya ve Kuzey Kafkasya konusunda da yetkin
tecrübelerinizin olduğunu biliyoruz.
Kafkasya'da yaşanan 2008 Ağustos krizi
döneminde Kafkasya'da barışın sağlanması için Türkiye Cumhuriyeti
Başbakanı Sn. Tayyip Erdoğan tarafından "Kafkasya İstikrar Planı" olarak
açıklanan planın hazırlanmasında ki katkılarınızı da en yakından takip
ettik ve takdirle karşıladık.
Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi olarak,
Güney Kafkasya'da yaşanan gelişmelerin ayrıntısına girmek istemiyoruz,
ancak size özellikle 2008 Ağustos tarihinden itibaren yaşanan
gelişmeleri hatırlatmak isteriz. Abhazya cumhuriyeti, 26 Ağustos - 04
Eylül 2008 tarihlerinden itibaren BM Üyesi olan Rusya Federasyonu ve
Nikaragua Cumhuriyeti tarafından tanınan ve dünyanın çeşitli ülkeleri
tarafından tanınma hazırlığı yapılan "Bağımsız" bir ülke statüsünde
bulunmaktadır. Abhazya Cumhuriyeti ile siyasi, ekonomik ilişkilere giren
ülkeler ve vatandaşları dostluk ve işbirliği içerisinde karşılıklı
olarak ilişkilerini sürdürmektedirler. Bazı ülkeler ise Abhazya'nın
bağımsızlığını tanımasalar da bu ülke ile ekonomik ve sosyal
ilişkilerini sürdürmek isteğinde oldukları görülmektedir ve bunu
memnuniyet verici bir gelişme olarak görmekteyiz.
Bilindiği üzere Türkiye Cumhuriyeti
toprakları üzerinde, özellikle 1864 Osmanlı-Rus Savaşı'ndan itibaren
milyonlarca Abhaz ve Kuzey Kafkas kökenli vatandaşlar gelerek yaşam
alanı oluşturmuşlar ve Anavatanları kabul etmişlerdir. Osmanlı döneminde
olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti döneminde de Devlet yönetimi
içerisinde ciddi miktarda Abhaz ve Kuzey Kafkasya kökenli yöneticilerin
bulunduğu bilinmektedir ve günümüzde de Türkiye Cumhuriyeti Devlet
Yönetimi içerisinde bu insanlar ülkelerinin bölünmez bütünlüğü, ülke
refahı gibi önemli hususlara özen gösteren bir nitelikte oldukları
ayrıca bilinmektedir. Bugün için 5 Milyon'un üzerinde Abhaz-Kuzey
Kafkasya kökenli Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı Türkiye Cumhuriyeti
topraklarında yaşamaktadır. Özel de Abhaz Kökenli Türkiye Cumhuriyeti
Vatandaşları 500.000 kişinin üzerinde bulunmaktadır. 1992 Yılında
Abhazya Gürcistan Savaşı'nın başlamış olduğu 14 Ağustos 1992 tarihinde
Abhaz - Kuzey Kafkasya Diasporasının desteği ile kurulan Kafkas Abhazya
Dayanışma Komitesi olarak 1992 tarihinden günümüze kadar, Türkiye
Cumhuriyeti Devlet Yöneticileri ile Atavatanları olan Abhazya hakkında
ciddi bilgilendirme görüşme ve toplantılar yaptık. Bunlar resmi
belgelerde açık olarak görülmekte ve bilinmektedir. Türkiye Cumhuriyeti
Dışişleri Bakanlığı ile yapılan bilgilendirme toplantıları ve belgeler
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ve Kafkas-Abhazya Dayanışma
Komitesi arşivlerinde bulunmaktadır.
1996 yılından 2008 yılına kadar Bağımsız
Devletler Topluluğu tarafından Gürcistan'ın talebine uygun olarak
Abhazya'ya uygulanan "ekonomik ambargo" başta Rusya Federasyonu olmak
üzere bir çok BDT ülkesi tarafından kaldırılmış olmasına rağmen, Türkiye
Cumhuriyeti Hükümetleri tarafından bu "ekonomik- siyasi ambargo" 1996
yılından bu yana en "katı" bir biçimde sürdürülmektedir. Bilindiği üzere
1994 - 1996 yılları arasında Trabzon ve Suhum limanları arasında deniz
ulaşımı ile insan ve mal taşımacılığı yapılmakta idi. Bu sayede Abhazya
ile Türkiye arasında hem ekonomik ilişkiler geliştirilmekte hem de
Türkiye'de yaşayan 500.000 kişinin üzerindeki Abhaz kökenli Türkiye
Cumhuriyeti Vatandaşının "Atavatan"larında ki akrabaları ile buluşmaları
sağlanmakta idi. Bizler bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti Vatandaşı
olarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti tarafından Abhazya'ya uygulanan "ekonomik-siyasi"
ambargonun "katı" bir biçimde uygulanmasını anlamakta güçlük çekiyor ve
bu uygulamanın sürdürülmesine Abhaz-Kuzey Kafkasya diasporası olarak
ciddi bir tepki duyduğumuzu belirtmek istiyoruz.
Sn. DAVUTOĞLU, Türkiye Cumhuriyeti
Hükümeti tarafından bugünlerde Türkiye'de "demokratik açılım" biçiminde
uygulama alanına konulmak istenen bir açılım paketi topluma sunuluyor.
Türkiye'de yaşayan tüm etnik toplumların bu açılımdan yararlanacakları,
başta Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Sn. Tayyip ERDOĞAN tarafından
vurgulanmaktadır. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti tarafından
Abhazya'ya uygulanan "ambargo"nun sürdürülmesinde ısrarlı olunmasının,
Türkiye'de yaşayan Abhaz kökenli Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlarının en
demokratik hakkı olan "ata vatanları" ile ilişki kurmak istemelerinin
engellenmesinin hangi "demokratik açılım" ile izah edilebileceğini
anlamakta ve bunu kendi toplumumuza açıklamakta zorluk çektiğimizi
belirtmek isteriz.
Özellikle 2009 yılı içerisinde Gürcistan
tarafından Abhazya'ya ticari mal taşıyan Türk gemilerine Karadeniz'in
uluslararası karasularında, hiçbir uluslararası deniz kanun ve hukuk
sisteminde kabul edilmeyen, deyim yerinde ise adeta bir "korsanlık"
biçimde el konulmaktadır. 17 Ağustos 2009 tarihinde PETKİM dolum
tesislerinden petrol yakıtı alarak Karadeniz'de Sinop yakınlarında
uluslararası karasularda seyreden "BUKET" isimli tanker Gürcistan Sahil
Botları tarafından zorla el konularak Poti limanına kaçırılmıştır. Bu
olaydan önce 2 yük gemisine de elk oyan Gürcistan 19 Ağustos Tarihinde
de Abhazya'dan Türkiye'ye "Hurda Metal" götüren "AfroStar" isimli yük
gemisine de el koymuştur. Bu iki geminin mürettebatı Türk, Azerbaycan ve
Suriye kökenli bulunmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti olarak hem
kendi vatandaşlarının hem de komşu ülke vatandaşlarının Gürcistan
tarafından tutuklanmasına ve gemilerin satılmak istenmesine bugüne kadar
ciddi bir tepki gösterildiğini duymadık ve görmedik.
Sn. DAVUTOĞLU, Bizler Abhaz Diasporasının
Temsilcisi olan Kafkas Abhazya Dayanışma Komitesi olarak, Türkiye
Cumhuriyeti Hükümeti'nin Gürcistan tarafından son günlerde Karadeniz
üzerinde uygulamış olduğu uluslararası hukuk kurallarına aykırı olan "korsan"
davranışına ciddi bir biçimde tavır gösterilmesini beklemekteyiz.
Gürcistan Yönetimi; hem kendisini Türkiye ile "stratejik ortak" ilan
ediyor, hem de Türk Gemilerine, oldum olası Türkiye karasularına yakın
bir bölgede rahat bir biçimde el koyabiliyor. Bizler Türkiye Cumhuriyeti
Devleti'nin tarih içerisinde bu tür "korsan" eylemlere karşı nasıl yanıt
verdiğinin bilincindeyiz ve bu konuda da tepki konmasını beklemekteyiz.
Eğer Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti
tarafından bu tepki gösterilmeyip Gürcistan'ın uluslararası hukuk
kurallarına karşı olan bu "tavrı" engellenmez ve artık "kangren" haline
dönüşen Türkiye Cumhuriyeti tarafından Abhazya'ya uygulanan "ekonomik-siyasi
ambargo" kaldırılmaz ise, bizler Abhaz Diasporasının temsilcisi olan
Kafkas Abhazya Dayanışma Komitesi olarak uluslararası adalet divanı,
uluslararası insan hakları mahkemesi ve diğer bütün uluslararası
kuruluşlarda konunun gündeme getirilmesi ve takip edilmesi için
elimizden gelen her türlü yasal yöntemleri kullanacağımızı size
belirtmek istiyoruz.
Derin Saygılarımızla,
Saygılarımızla
Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi
Adına Başkan
İrfan ARGUN
|
Komisyon: Abhazya
vatandaşlık kanunu muğlak |
Sohum, Abhazyada muhalefet ve
iktidar vekillerinin bir kısmının itirazı nedeniyle Devlet Başkanı
Sergey Bagapş tarafından imzalanmayıp parlamentoya geri gönderilen
vatandaşlık yasasında, Gürcistan vatandaşlığından kati surette
vazgeçmemiş Gal bölgesi sakinlerine pasaport verilmesiyle ilgili
hükümler muğlak bulundu.
31 Temmuzda parlamento tarafından kabul
edilen Abhazya Cumhuriyeti Vatandaşlık Kanununda gerekli
değişikliklerin yapılması için kurulan inceleme komisyonu, yasada Gal
bölgesinde yaşayan Megrellere vatandaşlık verilmesiyle ilgili hükümlerin
açık olmadığı' sonucuna vardı.
Bagapşın talimatıyla 4 Ağustosta kurulan
komisyonun dünkü açıklamasında Komisyon üyelerinden bazılarının
düşüncesine göre, kanun üzerinde ilave çalışmalar gerekiyor denildi.
Komisyon, devlet başkanına parlamento ile
birlikte kanun üzerinde çalışma ve Gal sakinlerine Abhazya pasaportunun
verilme sürecini ilerletme tavsiyesinde bulundu. Komisyona göre
yapılacak çalışmalar, savaş yaşamış diğer ülkelerin tecrübeleri göz
önünde bulundurularak sistemli bir şekilde yürütülmeli. Bu konuda
Gürcistan ile çözülememiş anlaşmazlık faktörü ile Abhazyanın
tanınmasının ardından meydana gelen gerçekler de dikkate alınmalı. Ve
demokratik çok milletli Abhazya devletinin uzun vadeli stratejileri göz
önünde bulundurulmalı.
Seçim sonrasına kaldı
Abhazya Parlamento Başkanı Nugzar Aşuba
da, Oçamçira sakinleri ile yaptığı bir görüşmede, parlamenterlerin bu
kanunu Abhazya devlet başkanlığı seçimlerinden sonra yeniden inceleme
kararı aldığını söyledi. Aşuba Çünkü seçimlere kadar ne yaparsak
yapalım farklı şekilde yorumlanacak dedi. Parlamentoda 11e karşı 20
oyla kabul edilen tartışmalı kanun tasarısı, yasaklı olanlar hariç
nerede yaşadığına ve yabancı bir devletin vatandaşı olup olmadığına
bakılmaksızın Abhaz (Abaza) milliyetinden olanlara vatandaşlık hakkı
tanıyor. Yine yasaklılar hariç Abhazya vatandaşlığından yazılı olarak
vazgeçmemiş ve Abhazya Cumhuriyetinin bağımsızlık referandumunun
yapıldığı 12 Ekim 1999dan beri en az 5 yıl Abhazya Cumhuriyetinde
sürekli ve aralıksız yaşamış kişiler Abhazya vatandaşı olabiliyor.
Ayrıca Abhazya Cumhuriyetinin tek taraflı kararı sonucunda Gal
bölgesindeki önceki daimi ikametine dönenler Abhazya vatandaşı
olabiliyor. Yasaklı kişiler ise her üç maddede şöyle tanımlanıyor:
Anayasa karşıtı metotlarla Abhazya Cumhuriyeti statüsünün değişmesi
veya zorla Abhazya Cumhuriyetinin anayasal temellerinin değişmesi veya
anayasaya aykırı metotlarla devlet yapısının varlığına karşı çalışan (çalışmış
olan) veya terörist faaliyetlere bağlı olanlar dışında.
21.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Rus-Petrol
tarafından önümüzdeki hafta Abhazya'ya 500 ton benzin gönderilecek |
Abhazya Ekonomi Bakanı
Kristina Ozgan, Apsnypress haber ajansına, 'Rus-Petrol tarafından
önümüzdeki hafta Abhazya'ya 500 ton benzin gönderilecektir,
açıklamasında bulundu. Ekonomi bakanının verdiği bilgiye göre ülkemizde
şimdilik yeterli oranda benzin stoğu bulunmakta.
Bazı benzin
istasyonlarının fiyatları yükseltmesi konusunda ise, Bu konu ile ilgili
devlet ekonomik suçlarla mücadele bölümü ve ticari müfettişlik gereken
işlemleri başlatmış bulunmakta, cevabını verdi.
Kristina Ozgan, beklenen
benzinin gelmesi ile fiyatların normale döneceğini bildirdi.
21.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Devlet Başkanı
Sergey Bagapş, Yukarı Kodor bölgesini ziyaret etti |
Devlet Başkanı Basın
Sözcüsü Yardımcısı Alkhas Çolokuanın verdiği bilgiye göre, Devlet
Başkanı Sergey Bagapş, Yukarı Kodor bölgesini ziyaret etti.
Devlet Başkanı'na Yukarı
Kodor Bölgesi ziyareti sırasında, Abhazya Milli Savunma Bakanı Merab
Kişmariya, İçişleri Bakanı Otar Khetsiya, Abhazya Milli İstihbarat
Örgütü Başkanı Nugzar Samsonia, Karayolları Genel Müdürü Leonid Lolua,
Sahil Koruma Genel Müdürü Maksim Kharçilava, Devlet Başkanlığı Yukarı
Kodor Bölge Temsilcisi Sergey Conua, Gulripş Bölge Valisi Mihail Logua
eşlik, etti.
Devlet Başkanı, yol ve
köprüleri de kontrol ettiği, Çkhalta, Ajara, Kuabçara köylerinde bulundu.
Sergey Bagapş, bölgede
bulunan köprü ve yolların onarım çalışmalarının bitirilmesi için ilgili
kurumlara talimat verdi. Devlet Başkanı Ajara Köyü'nde bulunan sağlık
ocağını ziyaret etti. Sağlık ocağının koşullarını gören Bagapş
görevlilere, ambulans ve tıbbi yardım sözü verdi.
Başkan ayrıca, yetkililer
ile birlikte Yukarı Kodor Bölgesi'nin gelişimi ve güvenliği ile ilgili
toplantı yaptı.
Görüşmelerinin sonunda,
Devlet Başkanı Sergey Bagapş, askeri-vatansever kamp yapan gençlik
örgütü Molodaya Abkhazia (Genç Abhazya) grubu ile görüştü. Her sene
düzenlenen kampın bu sene açılış tarihi 10 Haziran'da yapılmıştı. Devlet
başkanının ziyareti ile kamp törenle bir kapanış yaptı.
Gençlerle yaptığı
toplantıda Sergey Bagapş, Abhazya ve etrafında dönen siyasi konular
hakkında bilgi verdi. 12 Ağustos tarihinde RF Başbakanı Vladimir
Putinin Abhazya ziyaretinden bahsederken Bagapş, Bu iki ülke arasında
çok güzel ilişkilerin geliştiğinin parlak bir örneğidir deyimini
kullandı.
Sergey Bagapş,
askeri-vatansever kampta başarı gösteren gençlerin ödüllerini verdi.
Gençler, Devlet Başkanına kamplarını ziyaret ettiği için teşekkürlerini
sundu.
Yerli halkla konuşan
Devlet Başkanı, Bu bölgemizin geliştirilmesi için yapılması gereken
daha çok şey var, dedi.
21.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Şamba:
Gürcistanın yaptığını yaparız |
Sohum, Abhazya Dışişleri Bakanı
Sergey Şamba, bu hafta biri Abhazyaya giderken diğeri ayrılırken iki
ticari gemiye el koyan Gürcistanı bir kez daha sert bir dille uyardı.
İnterfaxa konuşan Şamba, Tiflisin
korsanlık yaptığını belirterek, Gürcistanı uyarıyoruz: Uygun yanıtı
veririz, Gürcistanın yaptığının aynısını yaparız dedi. Şamba,
Gürcistanın Abhazya karasularına Tiflisin izni olmadan uğranılmasını
yasadışı sayan tutumunu reddederek, "Gürcistandaki yasalara göre
Tiflisin izni olmadan nefes alıp verme hakkına bile sahip değiliz dedi.
Gürcistan, 17 Ağustosta Türkiye'den
Abhazyaya 3000 ton benzin ve 775 ton dizel yakıt götüren Panama
bandıralı Türk gemisi Bukete el koyup satışa çıkarmıştı. Tutuklanan
kaptanın 24 yıla kadar hapsedilme ihtimali bulunuyor. Kamboçya bandıralı
bir gemi de Salı günü Sohum limanından ayrıldıktan sonra alıkonulmuştu.
20.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Gürcistan bir
gemiye daha el koydu |
Sohum, Gürcistan Türk gemisi
Bukete el koyduktan sonra Abhazyadan hurda demir yüküyle ayrılan bir
başka gemiyi de alıkoydu.
Salı günü Kamboçya bandıralı ve
mürettebatı Suriyeli olan geminin Sohum limanından ayrıldıktan sonra
Karadenizde durdurularak Gürcistanın Poti limanına çekildiği
belirtildi.
Gürcistan Sınır Koruma Müdürü Besik
Şengelia bu yıl dördüncü gemiye el koyduklarını kaydetti. Abhazya
limanlarına uğradığı için Temmuz'da alıkonulan 'Karagal' ve 'Densa Demet'
isimli iki tankerin mürettebatı 30 ve 26 bin dolar cezayla bırakılmış,
ama gemiler alıkonulmuştu.
20.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Türk gemisinin
sahibi: Tiflis suç işledi |
İstanbul, Gürcistanın Türkiye'den
Abhazyaya 3000 ton benzin ve 775 ton dizel yakıt götürürken el koyup
satışa çıkardığı Panama bandıralı Buket adlı Türk gemisinin sahibi isyan
ediyor.
17 Ağustos'ta Karadeniz'in uluslararası
sularında Gürcü sınır muhafızları tarafından durdurulup, 13'ü Türkiye,
4'ü Azerbaycan vatandaşı 17 mürettebatıyla birlikte Poti limanına
çekilen geminin sahibi DENSA şirketinin genel müdürü Hüseyin Avni Şen,
hiçbir yasadışı durum olmadığını, aksine Gürcistanın yasadışı
davrandığını belirterek, geminin bırakılmasını istedi. Türk
Dışişlerinden de yardım isteyen Şen, gemiden son sinyali Sinop
Limanı'na
96 mil,
Rusyanın Novorossiysk Limanı'na
111 mil
ve Gürcistanın Poti Limanı'na
256 mil
uzaktayken, yani uluslararası karasularda iken aldıklarını söyledi.
Şen, Gürcistanlı yetkililerin gemiye girer
girmez yasadışı olmasına rağmen zorla seyrüsefer ve AIS cihazlarını
kapatıp sinyali kestiğini belirtip ekledi: Gemi personeli bir odaya
kapatılarak, gemi Poti limanına çekilmiş. Kaptanımız Mehmet Coşkun
Öztürk, apar topar çıkarıldığı mahkemece 'sınır ihlali' gerekçesi ile
tutuklanmış.
Benzer olayları daha önce de yaşadıklarını
anlatan Şen, Malum Gürcistan ile Abhazyanın arası iyi değil. Gürcistan
gizli bir ambargo uyguluyor. Ancak bu tutum bizim de canımızı yakıyor.
Biz sonuçta yalnızca ticari amacı olan bir kuruluşuz ve gayrı resmi hiç
bir girişimimiz olmadı. Zaten kaptanımız da seyri sırasında Rus
karasularına kadar gidip, Abhazyaya Rus kıyılarının açığından gitmeyi
planlıyordu ifadelerini kullandı.
Gürcistan Ulaştırma Bakan Yardımcısı
Georgi Bokuçava, "Gürcistan makamlarına haber vermeden işgal altındaki
bölgelere sefer eden gemi kaçakçılık yaptığı için satılacak" demişti.
Mahkeme aralarında stayjer kaptan Özlem Akıncı Balcanın da bulunduğu
mürettebata 40 bin dolar para cezası kesmişti. Tutuklanan kaptan Mehmet
Coşkun Öztürke birkaç yıl hapis cezası kesilmesi bekleniyor.
20.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Bagapş dünyaya
seslendi: Gürcistan'ı frenleyin |
Sohum, Abhazya Devlet Başkanı
Sergey Bagapş, Abhazyaya yakıt taşıyan Türk gemisine el koyan
Gürcistanı korsanlık yapmakla suçlayıp uluslararası topluma müdahale
çağrısı yaptı.
Bagapş, BM Güvenlik Konseyi Başkanı John
Sawers, AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Javier Solana ve
Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozyden, Gürcistanın bölgenin
istikrarını bozma çabalarına son vermesi için devreye girmelerini istedi.
Bagapş, "Gürcüler korsanlık yapıyor. Buket bir an önce serbest
bırakılmazsa, bizler de Gürcistan'a giden gemileri durduracağız" diye
uyardı.
17 Ağustosta Türk gemisi Bukete el
konulmasının ardından açık mektup yayımlayan Bagapş, Gürcü sınır
muhafızlarınca alıkonulan geminin geri verilmesine katkıda bulunmanızı
da talep ediyoruz. Aksi takdirde Abhazya tarafı, Abhazyaya giden
yükleri koruma konusunda benzeri önlemler alma hakkını saklı tutacaktır
ve olası sonuçlardan Gürcistan tarafını suçlu tutacaktır dedi. Gemiye
el konulmasının Gürcistanın istikrarı bozma politikasını sürdürdüğünün
işareti olduğunu vurgulayan Bagapş, Bu konuda Gürcistan Abhazyaya
politik ve ekonomik baskı şeklinde çeşitli metotlar kullanıyor. Üstelik
Gürcü yönetimi çok sayıda terör eylemini yermiyor, bunlardan biri Gürcü
istihbaratınca 12 Ağustosta Gagrada meydana gelmiş, sonucunda iki kişi
ölmüştü ifadelerini kullandı.
Abhazyanın Ağustos savaşını bitiren
Medvedev-Sarkozy Anlaşması, bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanması
konusunda Cenevre görüşmeleri, Abhazya-Gürcistan sınırında olayların
engellenmesi ve takip mekanizması konusunda beşli görüşmelere umut
bağladığını belirten Bagapş, Ancak Gürcistanın provokasyon eylemleri
ve öncelikli görevinin bölgede durumun normale dönmesi ve istikrarın
sağlanmasına yardımcı olmak olduğunu defalarca açıklamış olan Avrupa
Birliği başta olmak üzere, uluslararası toplumun sessizliği bizi, bu
mekanizmaların etkili olduğu konusunda şüphede kalmaya mecbur bırakıyor
dedi. Bagapş, AB gözlemcileri dahil uluslararası toplumun Gürcistanın
kışkırtıcı eylemlerine yönelik gereken değerlendirmeyi yapmamasını da
saldırgan politikalara açıkça destek olarak gördüklerini belirtti.
20.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Gürcistan, el
koyduğu Türk tankerini satıyor |
Tiflis, Gürcistan, Abhazya'ya yakıt
taşıdığı gerekçesiyle Karadenizin uluslararası sularında 17 Ağustosta
el koyduğu Türk tankeri Buketi satmak için açık artırmaya çıkardı.
NTVye göre Tiflis yönetimi gemiyi satmaya
karar verirken mürettebata da ağır cezalar kesti. Poti limanına çekilen
Buket'in 13 Türk ve 4 Azeri'den oluşan 17 kişilik mürettebatına mahkeme
kararıyla 40 bin dolar para cezası verildi. İki aylık tutuklama
kararıyla cezaevine konan gemi kaptanının birkaç yıl hapis cezasına
çarptırılması sözkonusu. Bununla da yetinmeyen Tiflis, ilk kez bir Türk
gemisini açık arttırmaya çıkardı.
Gürcistan Ulaştırma Bakan Yardımcısı
Georgi Bokuçava, Abhazya'ya 3000 ton benzin ve 775 ton dizel yakıt
götüren Panama bandıralı 'Buket' tankerinin Gürcistan sınırını daha önce
de defalarca ihlal ettiğini belirterek, Gürcistan makamlarına haber
vermeden işgal altındaki bölgelere sefer eden gemi kaçakçık yaptığı için
satılacak dedi. Abhazya yönetimi Gürcistanı korsanlık yapmakla
suçlamıştı.
20.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Stanislav
Lakoba istifa etti |
Sohum, Abhazya Güvenlik Konseyi
Sekreteri Stanislav Lakoba, Megrel nüfusa Gürcistan vatandaşlığından
çıkmadan kolayca pasaport verilmesinin önünü açan yasa nedeniyle istifa
etti.
Dün istifasını sunan Lakoba Abhazya
Güvenlik Konseyi sekreterliği görevinden istifa ettiğime dair dilekçeyi
devlet başkanlığı yönetimine verdim ve ayrıldım dedi. Abhazya Güvenlik
Konseyi Sekreterliğine Şubat 2005de atanmış olan Lakoba, istifa
kararını Rusya Başbakanı Vladimir Putinin Abhazya ziyareti öncesinde
aldığını da kaydetti. Lakoba 2004teki sancılı seçim sürecinde Devlet
Başkanı Sergey Bagapşın yanında devlet başkanı yardımcı adayıydı ancak
adaylığını 6 Aralık 2004de çekmişti.
19.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Abhazya Devlet
Başkanı açık mektubu |
|
Kardeş şehir
Adapazarı'ndan Sohum'a yardım paketi geldi |
|
'Gürcistan'ın
yaptığı korsanlık' |
Sohum, Gürcistanın Abhazyaya
yakıt taşıyan Türk gemisi Bukete el koyup mürettebatı gözaltına
almasına Sohumun tepkisi sert oldu: Bu korsanlık.
Devlete ait Abhazya Ulaştırma Şirketi
Genel Müdürü Zaur Ardzınba, Gürcistanın 16 Ağustosta gemiye
Karadenizin açık sularında el koyup Poti limanına çektiğini belirterek,
Gürcistanın bu hareketini korsanlık ve uluslararası deniz ve insan
hakları hukukuna aykırı bir hareket olarak değerlendiriyoruz dedi.
Ardzınba, Gürcistan sınır muhafızları bir
kez daha Somalili korsanlar gibi olduklarını gösterdiler ve Abhazyayı
tatil sezonunda yakıt sevkiyatından mahrum bıraktılar. Meydana gelen
olay Gürcistanın bizi ekonomik açıdan gelişmekten mahrum bırakan düşman
devlet olduğunu bir kez daha gösteriyor diye çıkıştı.
Gürcistana misilleme uyarısı
Abhazya Dışişleri Bakanlığı ise, Abhazya
tarafı, Abhazya tarafına gönderilen yüklerin korunması için karşı önlem
alma hakkını kendinde saklı tutuyor ve olası bir sonuçtan Gürcistan
tarafını sorumlu tutuyor uyarısı yaptı. Dışişleri, Gürcistanı Abhazya
üzerinde siyasi ve ekonomik baskıyı artırmak, teröre başvurarak bölgede
istikrarı bozmaya çalışmakla suçladı. Açıklamada, Gürcistanın istikrar
bozucu eylemlerini AB gözlemcilerinin gölgesinde yapıyor olmasının
anlamlı bulduğu not edildi.
Ele geçirilen geminin 13ü Türkiyeli, 4ü
Azerbaycanlı 17 kişilik mürettebatı gözaltına alınmıştı. Gemiyle ilgili
adli soruşturma sürüyor. Gürcistan Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri ise
devlet sınırlarını defalarca ihlal ettiği gerekçesiyle gemiye el
konulacağını, mürettebat hakkındaki kararın da mahkemece verileceğini
kaydetti. Kaptanın sınır ihlali suçunu tekrar etmesi nedeniyle
tutuklandığı belirtilmişti. Gürcistan kanunlarına göre, devlet sınırı
ihlalinde sorumluluk kaptana ait. Genellikle bu tür olaylarda mahkeme,
ya gemi kaptanını büyük para cezasına çarptırıyor ya da birkaç yıl hapse
mahkum ediyor.
18.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Gürcistan yine
Türk gemisine el koydu |
Tiflis, Gürcistan, Abhazyaya gidip
gelen ticari gemilere el koymaya devam ediyor. Abhazyanın korsanlık
diye tepki gösterdiği Tiflisin gemi avlama politikasının son mağduru
yine bir Türk gemisi oldu.
Türkiye'den Abhazya'ya benzin ve dizel
yakıtı taşıdığı belirtilen 'Buket' isimli gemi 16 Ağustos'ta
Karadeniz'de Gürcü sınır muhafız birimlerince durduruldu. Geminin
alıkonulmasının ardından 13ü Türkiye ve 4ü Azerbaycan vatandaşı olan
17 kişilik mürettebat gözaltına alındı.
Kaptan ise 'Gürcistan sınırlarını
defalarca ihlal ettiği ve Rusya tarafından işgal ettiği bölgelere sefer
düzenlediği' iddiasıyla tutuklandı. Gürcistan İçişleri Bakanlığına
göre, tanker 2 bin ton benzin ve 700 ton dizel yakıtı taşıyordu.
18.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Abhazya'dan
kahraman anneye vefa |
Sohum, Abhazya, Abhazların Vatan
Savaşı olarak andığı 1992-1993 Abhaz-Gürcü savaşına dört oğlunu kurban
veren bir anneye vefasını, onun acı hatıratını kitaplaştırarak gösterdi.
Gazeteci-yazar Yekaterina Bebia, devletin
finansörlüğünde bütün Abhazların önünde saygıyla eğildiği Tamara
Ayüdzba-Ezugubayanın hikayesini 'Stoykost' yani Direnç adlı kitapla
ebedileştirdi. 14 Ağustosta başkent Sohumda Bakanlar Kurulu salonunda
devlet ve savaş kahramanlarının katıldığı bir toplantıda kitabın
tanıtımı yapıldı. Tamara, 39 yaşındayken verdiği ağır kayıplara rağmen
yıkılmamış biri. Bugün ülkenin sivil ve siyasi yaşamında aktif rol
oynamaya devam ediyor; Eşera köyünün başkanı, Sohum Belediye Meclisi
üyesi, Eşera köyündeki müzenin kurucusu ve Ahdz-apşa II derece nişanı
sahibi.
Tanıtım toplantısında Kabardey-Balkardan
eski Kafkasya Halkları Konfederasyonu Başkanı ve Abhazya Kahramanı
Prof. Musa Şenibov, Abhazya Devlet Başkanı Sergey Bagapşın önsözünde "Bunun
gibi insanlar annelerin annesi diye anılıyor" ifadesini kullandığı
kitapla ilgili "Tam da 14 Ağustosta, 1992-1993 Abhazya Vatan Savaşının
başladığı günde, dört oğlunu Abhazya'nın özgürlük ve bağımsızlığı için
veren anneyle ilgili kitabın tanıtımının yapılması semboliktir" dedi.
Yazarına da büyük övgüler dizen Şenibov, kitabın büyük bir akıl ve kadın
sıcaklığıyla gönülden yazıldığını söyledi.
Abhazya Anneleri Barış ve Sosyal Adaletten
Yana adlı hareketin lideri Guli Kiçba ise "Tamara'nın uzak görüşlülüğü
ve manevi bilgeliği tüm annelere güç veriyor. Çünkü söylendiği gibi
savaşta fırlatılan mermi annelerin gönlüne isabet ediyor. Tamara'nın
kalbine mermi dört kere düştü, 39 yaşında dört oğlunu kaybetti" diye
konuştu.
İhtiyarlar Heyeti Başkanı Konstantin Ozgan
da, annelerin kahramanlığı ve direncini göstermek, gelecek nesilleri
yetiştirmek için bu tür kitaplar yazılması gerektiğinin altını çizdi.
Bebia da kitabın hikayesi hakkında
bilgiler verdi. Bir yılını Tamara ile birlikte geçiren yazar, annenin
oğullarını anlatırken hiçbir zaman gözyaşlarını göstermediğini ifade
etti. Böyle bir proje fikrinin savaşta ölenlerle ilgili pek çok kitabın
sponsorluğunu üstlenmiş Başbakan Aleksandr Ankuab'dan geldiğini belirten
Bebia "Savaşın başlangıcının 10uncu yılında, 2002'de Ankuab fikrini
dile getirdi. Ancak o zamanlar hemen çalışmaya başlayamadım. Ve bir kaç
yıl sonra Bagapş, Ankuab ve Sohum Belediyesinin mali desteğiyle kitabı
yayınlamak mümkün oldu" dedi.
17.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Abhazya Dışişleri
Bakanlığından uyarı |
Sohum, Abhaz yönetimi, Abhazyanın
yer isimlerini (coğrafi toponomi) Gürcistanın resmi söylemine göre
yazmakta ısrar eden uluslararası kurumları tutum değiştirmeye davet
ediyor. Sukhumi (Sohum), Gali (Gal) örneklerinde olduğu gibi yer
isimlerinin sonuna Gürcücedeki i takısının eklenmesi, özellikle
haberlerde mahreç olarak Sohum/Abhazya yerine Sohum/Gürcistan, ya da
belgelerde, Abhazya/Gürcistanın tercih edilmesi, Abhazya için ayrılıkçı,
asi, Gürcistanın ayrılıkçı bölgesi, de facto yönetim ifadelerinin
kullanılması Abhazları öteden beri rahatsız eden bir konu.
Ancak Abhazya Dışişleri Bakanlığı, ülkenin
bağımsızlığının Rusya ve Nikaragua tarafından 26 Ağustos 2008de
tanınmasının ardından toponomideki tercihlerini yakın gündemine aldı.
Dışişleri Bakanlığı, 31 Ekim 2008de uluslararası topluma bu konuda
nazik olmalarını ve gerçeklere uygun tercihlerde bulunmalarını salık
vermişti. Tabi tutum değişmediği gibi, özellikle Batı'da, Tiflis lehine
kışkırtıcı tanımlamalar daha da arttı. Bunun üzerine Dışişleri Bakanı
Sergey Şamba bir uyarıda daha bulunma ihtiyacı duydu. Şamba çağrısını
şöyle yaptı:
Defalarca yapılan açıklamalara rağmen
uluslararası örgütlerin resmi belgelerini günümüz siyasi gerçeklerine ve
Abhazya'nın bir devlet olarak varlığına aykırı şekilde düzenliyor
olmasından dolayı endişeliyiz. Dışişleri Bakanlığının (31 Ekim 2008)
nazik olmaları ve Abhaz toponomisini doğru yazmaları talebiyle yaptığı
resmi başvuruya rağmen uluslararası insani örgütler resmi sitelerinde
Abhazya hakkında kabul edilemeyecek coğrafi toponomiyi kullanmaya devam
ediyor. Üstelik Abhazya'nın ardından virgülle Gürcistan'ı yazıyorlar (Abhazya,
Gürcistan). 'Abhaz ayrılıkçılar', 'de fakto yönetim', 'Gürcistan'ın
ayrılıkçı bölgeleri' ve daha başka Abhazya tarafından kabul edilemeyecek
tanımları kullanıyorlar."
Şamba BM ile birlikte çalışanlar dahil tüm
uluslararası örgütlerin dikkatini BM Genel Sekreterinin Abhaz-Gürcü
sorununa ilişkin 18 Mayıs 2009 tarihli son raporuna çekmek istediklerini
belirterek, burada Abhazya Cumhuriyetinin bağımsız devlet statüsünü
doğrudan veya dolaylı olarak küçülten her türlü formülasyondan
kaçınıldığını hatırlattı. Şamba, rapordaki tutumun diğer uluslararası
örgütlere de örnek olmasını temenni etti.
15.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Abhazyalı
Müslümanlardan üç hedef |
Sohum, Abhazyada özellikle radikal
dini akımları engellemek, dinler arası barış ve toplumsal istikrarın
temini amacıyla 2004de kurulan Rusya Müftüler Konseyi Abhazya
Temsilciliği, yürütülen çalışmalarını kamuoyuyla paylaştı.
Rusya Müftüler Konseyi Abhazya
Temsilciliği Başkanı ve Müslüman Kültür Merkezi Vasatıya Başkanı Ruslan
Yenik, Abhazya Müslümanları Kültür Merkezi ve camisinin inşası,
Kur'an'ın Abhazcaya tercümesi ve Abhazya Dinlerarası Konseyin
kurulmasını öncelikli hedefler olarak sıraladı. Temsilcilik
açıldığından beri Abhazya'da barış, istikrar ve dinler arası uzlaşının
kurulmasına hizmet ediyor diyen Yenik, temsilcilikte Abhazya Devlet
Başkanlığı Resmi Konutu Müdürü İbragim Ayüdzba, din adamları Yasir
Aryutaa ve Ramzi Aryutaa ile birlikte çalıştıklarını belirtip planlarla
ilgili şu bilgileri aktardı:
Müslüman Kültür Merkezi Vasatıya,
Müslümanların daha yoğun olarak yaşadığı Gudauta'ya taşınacak.
Gudautada 843 metrekarelik bir alana Müslüman Kültür Merkezi ve 1052
metrekarelik bir alana da cami yapılacak. Gudauta Bölge Başkanı 31 Mart
2008de Müslüman Kültür Merkezinin genel planını kabul etti.
Vasatıya'yla ilgili tüm belgeler Devlet Başkanı, Başbakan ve Gudauta
Bölge Başkanı'nın yardımlarıyla tamamlandı.
Kur'an'ın Abhazcaya çevirisi üzerinde
Abhazya Sosyal Araştırmalar Enstitüsü Abhazca Dil Bölümü Başkanı Lili
Hagba çalışıyor. Tercüme konusunda temel yardımcı kaynaklardan biri
Moskova Cami İmamı Şamil Alautdinov'un çalışması.
Geleneksel dini örgütlerin faaliyetlerinin
koordine edilmesi, dinler ve milletler arası barışın sağlanması,
toplumda uzlaşı ve istikrarın temini, dinler arasında olası
anlaşmazlıkların engellenmesi, Abhazya Devleti, diğer devletler,
uluslararası örgütler ve dinler arası örgütlerle diyalog amacıyla
Abhazya Dinlerarası Konseyi kurulacak.
Yenik, Rusya Müftüler Konseyi Başkanı
Ravil Gaynutdin'in Abhazyayı ziyaretinde Devlet Başkanı Sergey
Bagapşın sahte İslami akımların faaliyetlerinin olumsuz sonuçlarından
kaçınmak için dini aydınlanmadan yana olduğunu, her zaman çok milletli
ve çok dinli bir ülke olan Abhazyanın hoşgörü geleneğinin tarihin
derinliklerine uzandığını söylediğini hatırlattı. Yenik ayrıca,
Abhazya Müslümanları bağımsızlığın tanınmasının birinci yılını umut,
halkımızın dini dirilişi ve halkımızın aydınlanmasına büyük inançla
karşılıyor mesajı verdi.
15.08.2009 Ajans
Kafkas
|
Abhazya
Savunma Bakanlığında, Kodor vadisinin gürcü askerlerin işgalinden
kurtarılmasının 1. senesi dolayısı ile bilimsel konferans düzenlendi |
|
14 Ağustos - Vatanı
Koruyanlar günü |
Sohum,
14 Ağustos
günü Abhazya genelinde tüm şehitlikler ziyaret edilip çiçekler çelenkler
bırakılır. Bu gün şehitleri anma günüdür.
14 Ağustos: Gürcistan
Devlet Konseyi Birlikleri demir yollarını koruma bahanesiyle Abhazyaya
giriyor. Abhazya Yüksek Kurulu bu olayın Gürcistan birliğinin Abhazya
topraklarını işgale hazırlık olduğunu anlıyor ve gereken önlemleri
almaya başlıyor.
Gürcü birliklerin ülkeye
girmesi ile Gürcistan-Abhazya savaşını başlatan olağanüstü hal ilan
edildi. Savaş tam olarak 413 gün sürmüş, Gürcistan tarafı malup olmuştur.
Bu savaşta yaklaşık 12.000 kişi yer almıştır. Savaşın verdiği kayıp
2700ün üzerinde. 5000 den fazla insan da bu savaşta yaralanmıştır.
Bağımsızlık savaşının
kronolojisi
14 Ağustos: Gürcistan
Devlet Konseyi birlikleri Abhazya topraklarına giriyor.Gal, Oçamçıra ve
Gulrıpş bölgelerini ele geçiriyorlar ve Sohumun doğudaki dış
mahallelerine geliyorlar. Şehirde sokak savaşları başlıyor. Abhazya
Devlet Başkanlığı seferberlik ilan ediyor.
15 Ağustos: Gagraya
Gürcü birlikleri çıkarıldı. Sohumda sokak savaşları devam ediyor. Kuzey
Kafkas cumhuriyetlerinde, savaşan Abhaz halkını destekleme amaçlı halk
hareketi dağıtılıyor.
18 Ağustos: Sohum Gürcü
birlikleri tarafından tamamen ele geçiriliyor. Aşağı ve Yukarı Eşera
bölgesinde şiddetli savaşlar oluyor. Gürcü birliklerinin kontrol
bölgesinde yağmalar, çapulculuklar ve zorbalıklar kitlesel bir karakter
kazanıyor. İşgal altında olan Oçamçıra bölgesinde Abhaz partizan
birlikleri aktif bir şekilde hareket etmeye başlıyorlar. Groznide
Kafkas Dağlı Halkları Konfederasyonu parlamentosu gönüllü birliklerin
Abhazyaya hareketi hakkında karar alıyor.
19 Ağustos: Gagra, Gürcü
birlikleri tarafından tamamen ele geçiriliyor.
25 Ağustos: Gürcü
birliklerini yöneten Albay G. Karkaraşvili, Genel olarak 100 bin kişi
ölürse, bunun 97 bini sizden olacaktır diye bildirdi.
3 Eylül: Moskovada B.
Yeltsin, E. Şevardnadze ve V. Ardzınbanın katılımıyla görüşmeler
başladı. Genel bir belge imzalandı: 5 Eylül 12:10dan itibaren ateşkes
olması, Kuzey Kafkasyalı gönüllü silahlı birliklerin Abhazyadan
çekilmesi, Gürcistanın askeri kuvvetlerinin aktarılması, bölgenin resmi
organlarının faaliyetlerine yeniden başlaması.
5 Eylül: Ateşkes,
başlamasından 10 dakika sonra, Eşeradaki Abhaz mevzilerinden Gürcü
tarafına açılan ateşle bozuldu. Orada 22:30da Gürcü birlikleri tank
saldırılarına başladılar.
25 Eylül: VS RF
Abhazyadaki olaylarla bağlantılı olan Kuzey Kafkasyadaki sosyal
politik durum hakkında karar aldı. Eylül ayından itibaren Abhaz şehri
Tquarçala Gürcü birlikleri tarafından kuşatma uygulanmaktaydı.
1-6 Ekim: Gagra va
Gagrinskiy bölgelerinin işgalcilerden kurtulması için askeri harekat
düzenlendi. Psou sınırına kadar olan bölge geri alındı.
23 Ekim: Özel Gürcü
birliklerinin kasıtlı faaliyetleri sonucunda Sohumda, Abhazyanın
Devlet Tarihi ve Tarih Edebiyat ve Dil Enstitüsünün arşivi yakıldı ve
yok edildi.
14 Aralık: Gürcü tarafı
kuşatma altına aldığı Tquarçal şehrinden sivil halkı tahliye eden Mİ-8
Rus helikopterini düşürür. Genelini kadınlar ve çocukların oluşturduğu
60 yolcu ve mürettebat öldü.
1993
5 Ocak: Abhaz
birliklerinin Gumısta cephesindeki taarruz harekatları. Öncü birlikler
Sohumun kenarlarına çıkıyorlar, ancak bundan sonra başarı sağlanamıyor.
16 Mart: Karşı taarruz
yürüyüşünde Abhaz birlikleri Gumıstaya zorla girdiler ve Sohumun
yakınındaki stratejik tepeleri zapt ettiler. Ancak bundan sonraki
taarruz gelişmeleri başarılı olmadı. Çok kan akan savaşlardan sonra 18
ve 19 Martta Abhaz birlikleri, hareket mevzilerine geri döndüler.
22-23 Mayıs: Gürcü tarafı,
yaklaşık 500 ücretli askeri Ukraynadan Gumısta cephesine sevketti.
24 Mayıs: Gürcü tarafı
kuşatılmış Tquarçal şehri için sosyal yardım yüklü MI-8 Rus
helikopterini düşürdü. 5 kişilik mürettebat öldü.
15-18 Haziran: RF
arabuluculuğunda Moskovadaki Abhaz-Gürcü görüşmelerinin ilk raundu,
ateşkes antlaşmasının hazırlanmasıyla geçti.
1-12 Temmuz: Moskova'da
Abhaz-Gürcü görüşmelerini ikinci raundu başladı.
2-15 Temmuz: Abhaz
ordusunun taarruz hareketleri.
18-25 Temmuz:
B.Pastukhovun Gudauta, Sohum ve Tiflis arasındaki ateşkes antlaşmasının
hemen yapılması amaçlı mekik seferleri.
27 Temmuz: Soçide
ateşkes antlaşması ve onun gözetilmesi için kontrol mekanizması
imzalandı.
9 Ağutos: V. Ardzınba,
B.Yeltsin ve Butros Galiye mektup gönderir. Gürcü tarafının Soçi
antlaşmasını görmezden gelmesine dikkati çeker. Abhaz mevzilerine
saldırı devam etmektedir, birliklerin ve askeri araçların çıkış planı
ağırdan alınmaktadır.
22 Ağustos: Kontrol için
kurulmuş olan Birleşik Komisyon, Abhaz tarafı birliklerinin ve askeri
araçlarının ayrılmasının tamamlandığını, Gürcü tarafının görevini
tamamlamadığını tesbit eder.
16-30 Eylül: Abhaz
ordusunun son taarruz harekatı.
21-26 Eylül: Sohumda
sokak çatışmaları, Oçamçıra cephesinde başarılı operasyonlar düzenlendi.
27 Eylülde Abhaz Cumhuriyetinin başkenti Sohum kurtarıldı.
30 Eylül: Çekilen
birlikleri takip eden Abhaz birlikleri, İngur'daki Abhaz-Gürcü sınırına
çıkıyorlar. Abhazya Cumhuriyeti toprakları işgalcilerden kurtuluyor.
14.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Gagra Valiliği,
patlamada yaralananlara ve hayatını kaybedenlerin ailelerine yardım
yapacağını açıkladı |
Gagra,
Gagra Valiliği, tatil
beldesinde meydana gelen patlamada yaralananlara ve hayatını
kaybedenlerin ailelerine yardım yapacağını açıkladı.
Gagra Şehir Valisi
Astamur Ketsbanın verdiği bilgiye göre, 12 Ağustos günü, 16:47
sularında merkez kavşağının yakınındaki Nartaa sokağında 8 nolu evin
yanındaki çöp kutusuna yerleştirilen bomba patladı.
Patlama, Yutek şirketi
temizlik görevlisi, 1952 doğumlu Lyudmila Surina çöp kutusuna yaklaştığı
sırada gerçekleşti. Lyudmila Surina olay yerinde hayatını kaybetti.
Patlama esnasında olay
yerinden geçmekte olan, Gagra sakini 1974 doğumlu telefon şirketi
teknisyeni David Metreveli aldığı ciddi yaralanma sonucu hastahanede
hayatını kaybetti.
Aynı zamanda tatil için
şehirde bulunan Samçenko ailesinden Konstantin, Antonina ve 7 yaşındaki
çocukları Fyodor yaralı olarak hastahaneye kaldırıldı.
Gagra şehir Valisi
Astamur Ketsba bugün hastahanede aileyi ziyaret etti. Vali, ailenin
hayati tehlikesi olmadığını söyledi. A.Ketsba aileye, devletin size her
türlü yardımda bulunacağından şüpheniz olmasın şeklinde konuştu.
Devlet güvenlik birimleri
olayla ilgili suçluları bulmak için araştırma başlattı. Olay ile ilgili
olarak İçişişleri Bakanı 1. Yardımcısı Ramin Gablaya, Başsavcı 1.
Yardımcısı Beslan Kutsnia ve Gagra Şehir Valisi Astamur Ketsba'dan
oluşan araştırma gurubu oluşturuldu. Patlama ile ilgili bir kaç versiyon
üzerinde duruluyor.
13.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
PR sırası Abhaz
ve Osetlerde |
Sohum, Abhazya ve Güney Osetyaya
karşı kendi tezlerini yaymak için uluslararası platformları şimdiye
kadar sonuna kadar kullanan Gürcistan halkla ilişkiler atağı ile karşı
karşıya.
Sohum ve Tskhinval yönetimleri Abhazya ve
Güney Osetya davasının haklılığını savunması için Amerikan PR şirketi
Saylor Company ile anlaştı. Los Angeles Times gazetesinin eski yayın
yönetmeni Mark Saylorun başkanlığını yaptığı Saylor Company ile
anlaşmanın haziranda yapıldığı belirtildi.
Verilen bilgilere göre Saylor Company,
Batılı ülkelerde yürüteceği imaj çalışmaları için iki cumhuriyetten,
ayda 30,000 Doları geçmemek kaydı ile, saatine 165 ila 550 Dolar
arasında para alacak.
Güney Osetya'deaki insan hakları yetkilisi
David Sanakoyev "Devletimiz Saylor Company ile dünyaya hakkımızdaki
gerçekleri ulaştırmak için anlaşma imzaladı. Gürcistan'ın 2008deki
saldırısının ardından dünyada doğru olmayan bir izlenim oluştu. Güney
Osetya ve Abhazya yönetimi Saylor Companynin yardımıyla bu propagandaya
karşı koymaya karar verdi dedi. Sanakoyeve göre şirketten şu talep
edildi: Geçen yılki savaşta Rus ordusunun Güney Osetyada sivil halkı
koruduğu, Gürcü ordusunun acımasızca barış içinde yaşayan sivillere
saldırdığı, bağımsızlıktan geri dönüşün olmadığı anlatılacak.
Sohum ise Abhazyanın özgür seçimlerle
kendi demokratik sistemini inşa ettiği, hukuk devletini kurduğu, sivil
toplumunu güçlendirdiği, ekonomisini geliştirdiği ve Rus askerlerinin
bölgeye Gürcistanın saldırganlığına karşı bir önlem olarak
konuşlandığının anlatılmasını istiyor.
Abhazya Devlet Başkanı Özel Temsilcisi
Kristian Bjanya, Gürcülerin açıkça yanlış haber yapmayı başardıklarını
belirterek Gürcü propaganda aracının çalışmaları sonucunda Batı'da
oluşan bakış açısını değiştirmeyi hedefliyoruz" dedi.
Gürcistan son halkla ilişkiler manevrasını
6 Ağustosta Gürcüce ve İngilizce 'Rusya Federasyonunun Gürcistan'a
karşı gerçekleştirdiği geniş çaplı saldırının raporu' 1000 adet
dağıtarak yapmıştı. Rusya Genelkurmay Başkan Yardımcısı Korgeneral
Anatoli Nogovitsın, rapordaki materyalleri, Tiflis yönetiminin
Batı'daki namını kurtarmaya yönelik planlanmış basit sahtekârlıklar
diye nitelemişti.
13.08.2009 Ajans Kafkas
/ APSUAA RIBJI
|
Tiflis ve Sohum
bir kez daha masada buluştu |
Sohum,Abhazya ve Gürcistan, sınırda
olası çatışmaların engellenmesi amacıyla Cenevre süreci çerçevesinde
başlayan toplantıların sonuncusunu Galde yaptı. Sohum ve Tiflis
heyetlerinin görüşmesine Rusya, AB ve BM temsilcileri de katıldı.
11 Ağustostaki görüşmede Abhazya tarafı
Gürcistan istihbaratının kaçırdığı Gal Seçim Kurulu Başkanı David
Sigua'nın Sohum'a iadesini bir kez daha gündeme getirdi. Gürcistan
Entegrasyon Bakan Yardımcısı Elena Tevdoradze'nin verdiği bilgiye göre
Tiflis tarafı da Abhazyanın Drandada tuttuğu Gürcülerin durumunu
masaya koydu. Abhaz heyeti, Siguanın kaçırılması başta olmak üzere
güvenlikle ilgili konularda ortak soruşturma yürütmek için Gürcü
istihbaratçı ve güvenlikçilerin Abhazyaya girmesi önerisini reddetti.
Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba
"Buna gerek yok. Gal bölgesinde soruşturmayı Abhazya ve Rusya
temsilcileri yürütüyor, Gürcistan bölgesinde ise Avrupa Birliği ve
Gürcistan temsilcileri. Gürcüler önceden olduğu gibi David Sigua'nın
kendilerinde olduğu gerçeği reddediyor. Ama biz bu konuyu gündemden
indirmiyoruz" dedi.
Gürcü heyetine başkanlık eden Gürcistan
İçişleri Bakanlığı Enformasyon-Analiz Dairesi Başkanı Şota Utiaşvili ise
en fazla önemsedikleri konunun Gal'deki Gürcülerin (aslında Megrel)
İngur nehri üzerinden Gürcistanın Zugdidi kentine güvenli şekilde
geçebilmeleri meselesi olduğunu ama bunu görüşemediklerini belirtti.
Abhazya Devlet Başkanı Sergey Bagapş,
Gal'deki beşli görüşmenin Cenevre toplantıları kadar ülkesi için önem
arz etmediğini belirterek "Bu sadece diplomatik siyasi bir süreç. Bu
görüşme hiç bir şey çözemez. Belki sadece sınırdaki bazı meseleler
çözülür. Abhazya'da Gürcü nüfusu var, insanların hareketi var, küçük
çaplı sınır ticareti var. Anlaşmazlık tarafı olan hiç bir ülkenin geri
döndürmediği kadar Gürcü mülteciyi geri döndürdük. Global meseleler
çözülecekse bir kez daha tekrarlıyorum, bu şu anki Gürcistan yönetimi
ile olmaz" dedi. Taraflar görüşmelere 1 Eylülde devam etme kararı aldı.
13.08.2009 Ajans Kafkas
|
Putin, Abhazlarla
ilişkileri perçinledi |
Sohum, Abhazyaya ilk resmi
ziyaretini 12 Ağustosta gerçekleştiren Rusya Başbakanı Vladimir Putin,
ikili ekonomik anlaşmaya imza atmanın yanı sıra siyasi parti
temsilcileriyle de görüşmeler yapıp birlik çağrısında bulundu.
Putin, Abhazya Devlet Başkanı Sergey
Bagapş ile birlikte Abhazyanın ekonomik kalkınmasına yardım amacı
taşıyan ikili anlaşmanın imza törenine katıldı. Abhazya Ekonomi Bakanı
Kristina Ozgan ve Rusya Bölgesel Gelişim Bakanı Viktor Basarginin imza
attığı anlaşma Abhazya'ya 2010-2011 döneminde 10.9 milyar ruble mali
destek sağlanmasını öngörüyor.
Yardımlar sürecek
İmzaların ardından Putin ve Bagapş,
bakanlar kurulu konferans salonunda hükümet üyeleri, milletvekilleri,
sivil toplum temsilcileri ve gazetecilere hitaben birer konuşma yaptı.
Bagapş bu ziyaret sebebiyle Rusya hükümetine, özellikle de Putin'e
teşekkür ederek "Faydalı işbirliğiyle ilgili bazı meseleleri görüştük.
Çözüm isteyen çok sayıda probleme değindik. Rusya Federasyonu hükümet
başbakanının ziyareti ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin dinamik gelişim
göstergesi" dedi. Bagapş "Ülkemize sosyo-ekonomik gelişime yardım
gösterilmesi konusunda yine önemli bir Rusya-Abhazya anlaşması imzalandı.
İnanıyoruz ki, bu anlaşma Abhazya'ya için yeni imkanlar olacak. Rusya
başbakanı ile detaylı şekilde üzerinde konuştuğumuz daha başka
anlaşmalar da hazırlanıyor. Rusya Federasyonu hükümet başkanına her
zaman şunu söyledim ve şimdi Vladimir Putin'de buradayken bir kez daha
tekrarlamak istiyorum: Abhazya Rusya'nın güvenilir müttefiki idi ve öyle
kalacak" diye konuştu.
Putin de Gürcistanla geçen yıl yaşanan
savaşın ardından Abhazya'nın bağımsızlığının tanındığını, artık önceki
duruma dönmenin mümkün olmadığını belirterek Bugün artık önümüzde
sosyal ve ekonomik alanda çözüm bekleyen konular var dedi. Abhazya
devlet başkanına ziyaret davetinden ötürü teşekkür eden Putin "Ortak
çalışma konularımızı belirledik. Bunlar turizm, ulaşım, iletişim, enerji
gelişimi konularında yatırımın artmasıyla ilgili" dedi. Putin,
Abhazya'nın kendi ekonomi ve sosyal temelini sağlamlaştırmak için
gereken başlangıç sermayesini temin etme sözü de verdi. Abhazya'ya
bundan sonra da ekonomik, politik ve askeri yardımların süreceğini
vurgulayan Putin "Abhazya halkının çok kabiliyetli ve çalışkan
olduğundan şüphemiz yok. Eğer ambargo şartlarında ve bitmeyen savaş
şartlarında ayakta durabildiyse, bugün de yeniden diriliş ile baş
edebileceği açık" dedi.
Muhalefetle görüşme
Putin Bagapş yönetiminin yanı sıra
muhalefet liderleriyle de görüştü. Eski Devlet Başkan Yardımcısı Raul
Hacimba, Sosyal-Demokrat Parti Başkanı Gennadi Alamia, eski Başbakan
Yardımcısı Vladimir Zantaria ve Milli Birlik Forumu Eş Başkanı Daur
Arşba da Putinin görüştüğü muhalifler arasında. Putin Abhazyanın
yeniden inşa sürecinde birlik olmasının önemine vurgu yaptı.
Gürcistan tepkili
Gürcistan yönetimi ise Putin'in Abhazya
ziyaretine öfkelendi. Gürcistan Dışişleri Bakanlığı, Putin'in Abhazya
ziyaretini Kafkasya'da durumu bozma girişimi olarak niteledi.
13.08.2009 Ajans Kafkas
|
Abhazya'da iki
patlama, iki ölü |
Sohum, Rusya Başbakanı Vladimir
Putin'in Abhazyayı ziyaret ettiği gün iki bombalı saldırıda iki kişi
yaşamını yitirdi.
Dün turistik kent Gagra'da düzenlenen
saldırıda 52 yaşındaki Lüdmila Surina ile 25 yaşındaki David Metreveli
ölürken en az üç kişi de yaralandı. İkinci saldırının düzenlendiği
başkent Sohumda ise zarar gören olmadı.
Abhazya İçişleri Bakan Yardımcısı Ramin
Gablaya, Gagra'da 16:47'de patlama oldu. Patlayıcı Nartta caddesinde
bulunan YUTEKA ticaret şirketi binası önündeki çöpe konmuştu.
Patlayıcı, çöpçü Lüdmila Surina çöp
konteynırına yaklaştığı anda patladı, David Metreveli de yakından
geçiyordu. Patlama sonucunda yakından geçen bir erkek, bir kadın ve bir
çocuk da yaralandı. Yaralılar Gagra hastanesinde tedavi ediliyor. Hayati
tehlikeleri yok dedi.
Saldırı ile ilgili Ahbazya Başsavcı
Yardımcısı Beslan Kvitsiniya, İçişleri Bakan Yardımcısı Ramin Gablaya ve
Gagra Belediye Başkanı Astamur Ketsbanın yer aldığı bir soruşturma
komisyonu kuruldu. Gagra Belediyesi olaydan zarar gören ailelere ve tüm
kurbanlara yardım vaat etti.
İkinci patlama Sohum'da yaşandı. Devlet
Güvenlik Konseyi Başkanı Nugzar Samsoniya, patlamanın sahilde 20:20'de
meydana geldiğini belirterek, Patlayıcı Elbrus restoranının
yakınlarındaki bir ağacın altına konmuştu. Patlama sonucunda zarar gören
olmadı. Güvenlik organları gerekli incelemeleri yaptı ve adli soruşturma
başlatıldı dedi.
Geçen sene de Gagra ve Sohum'da bombalar
patlamıştı. 29 Haziranda Gagra pazarında meydana gelen patlamada altı
kadın, 30 Haziranda Sohum'da meydana gelen patlamada altı kişi
yaralanmıştı. 7 Temmuzda Gal'in merkezinde meydana gelen patlamada iki
kişi ölmüş, yedi kişi yaralanmıştı. Abhazya Devlet Başkanı Sergey Bagapş,
olaylardan Gürcü istihbaratını sorumlu tutmuştu. Gürcistan Savunma
Bakanı David Kezeraşvili ise suçlamaları reddetmişti.
13.08.2009 Ajans Kafkas
|
Putinin gözünde
Abhazya |
Soçi, Rusya Başbakanı Vladimir
Putin, 12 Ağustos'ta Abhazyaya yaptığı ilk ziyaret öncesi Soçide Abhaz
gazetecilere bu bölgeye nasıl baktığına dair mesajlar verdi. Putin,
Abhazya ve Güney Osetyaya Rus yardımlarının küresel ekonomik krize
rağmen süreceğini vurguladı.
Rus lider, Abhazya ve Güney Osetyanın
bağımsızlığının tanınmasını savunurken Gürcistanı Abhaz ve Oset
halkının ne istediğine bakmaksızın politika üretmekle suçladı.
Abhazyanın resmi haber ajansı Apnspressin derleyip servis ettiği Putin
röportajını Ajans Kafkas için Özlem Güngör Türkçeye çevirdi. İşte
Putinin mesajları:
Vladimir Vladimiroviç,
bir yıl önce Gürcistan, Güney Osetya'ya saldırdı. Bu tarihi hatırlarken
ne gibi duygular hissediyorsunuz? Rusya'nın Güney Osetya ve Abhazya
halklarını koruma önlemleri almasının ardından bölgede ne gibi
değişiklikler oldu?
Trajedide elbette hepsinden önce
kurbanları hatırlıyoruz. Neden bunun olabildiğini düşünüyoruz. Ve
elbette bu olayların analizini yapıyor, neticeler çıkarıyoruz.
Benim için bu tür trajedilerin olmaması
için en önemlisi şu, ilgili kararları alan insanlar şu veya bu bölgede
yaşayan insanların düşüncesini göz önünde bulundurmak zorunda. Onların,
insanların iradesi olmadan, onların iradesi göz önünde bulundurulmadan
devlet yapısının tek bir meselesi çözülemez. Bugünkü Gürcistan
yöneticileri tam da bunu unuttu. Abhazya Rusya'nın bu anlaşmazlıkla
ilgili tavrını, daha önceden ilişkilerin nasıl geliştiğini iyi biliyor.
Siz de biliyorsunuz, Güney Osetya ve Abhazya şu veya bu şekilde Rusya'ya
kendilerinin Rusya Federasyonu yapısına kabul edilmeleri,
bağımsızlıklarının kabul edilmesi için çok kereler başvurdular. Rusya
çok dikkatli ve yavaş davrandı. Çünkü biz her zaman uluslararası hukukun
temel prensiplerinden birinden, devletin bölgesel bütünlüğünden yola
çıktık. Ancak, Sovyetler Birliğinin dağılmasının ardından Gürcistan'ın
bu bölgesel bütünlüğü koruması için Abhazya ve Güney Osetya halklarına
saygılı davranması gerekiyordu. Gerçekleri bilmek ve bu gerçekleri göz
önünde bulundurmak gerekiyor. Gerçekler ise, yüzyıllarla oluştu. Zira
Gürcistan Rusya İmparatorluğu yapısında, hafızam yanıltmıyorsa 1783'de
yer aldı. Abhazya ise Rusya'ya yaklaşık otuz yıl sonra, 1810'da bağlandı.
Bağımsız devlet, bağımsızlık prenslik olarak. Ve ancak daha sonra ortak
ülke yapısında Gürcistan yapısına girdi.
Ve yüz yıllar, on yıllar boyunca ilişkiler
zor oluştu. Etnik anlaşmazlık maalesef vardı. Eğer bugün Gürcü yönetimi
yeni şartlarda ortak devlet yapısını korumak istiyorduysa, Abhaz ve
Güney Osetlere saygılı olması gerekiyordu. Geçmişteki hataları itiraf
etmek ve bunları düzelmek üzerinde çalışması gerekiyordu. Bugünkü Gürcü
yönetimiyle çok kereler konuştuk. Şahsen ben onları sabretmeye, Abhazya
ve Güney Osetya'da saygı, otorite ve güvenliği elde etmeye çağırdım. Ve
ancak böylelikle (o zamanda böyle düşündüm, şimdide böyle düşünüyorum)
bölgesel bütünlüğe ulaşmak mümkün. Çağrıma cevapları nasıl oldu? 'Evet,
evet, anlıyoruz ve böyle yapacağız'. Uygulamada ne yaptılar? Tam tersi.
Her şeyin tam tersini: Askeri baskı, özerklik hakkından mahrum bırakılma,
sonuçta saldırı. Sivil ve gönüllüler arasında çok sayıda kurban olan suç.
Elbette, Rusya'nın ne Güney Osetya'yı ne
de Abhazya'yı felakette yalnız bırakma hakkına sahip değildi ve tek
gerçek kararı aldı: Abhazya ve Güney Osetya halklarını korumak, onların
bağımsızlığını tanımak. Ve bence bu gerçekleştikten sonra da durum
istikrara kavuştu. Oluşturulan hukuki temel bize, Abhazya ve Güney
Osetya ile artık, bu durumdan hoşlanmayanlara bakmadan, bağımsız
devletler olarak ilişkiler geliştirmemize imkan veriyor. Ve bu temel
üzerinde ekonomi, sosyal alanda ilişkiler inşa etmeye, devletler arası
ilişkileri geliştirmeye, istikrar ve güvenliği sağlamaya imkan veriyor.
Biz var olan anlaşmalar çerçevesinde
hareket etmeye niyetliyiz. Ve yakın bir zamanda, hatta şimdiden
işbirliğimizin hukuki temeli güçleniyor: Abhazya ile çeşitli alanlarda
yaklaşık 40 anlaşma hazırladık. Ve inanıyorum ki, bu Abhazya ve Rusya
halklarının menfaatine olacak.
Söyledikleriniz, geçen seneki Ağustos olaylarının tekrarlama olasılığı
anlamına mı geliyor
Bugünkü Gürcistan yönetimi ile hiç bir
şeyi ihtimal dışı görmemeli. Ama onların bunu yapması oldukça zor olacak.
Onlara bir şeyin ders vermesi mümkün olsaydı, son olaylar, geçen seneki
Ağustos olayları onlara güç tarafından konuşmanın perspektifsiz olduğunu
öğretirdi. Üstelik bildiğiniz gibi, dostluk ve işbirliği anlaşmamız
çerçevesinde askeri yardımda bulunma anlaşmamız da var. Rusya Abhazya
bölgesinde silahlı güç yerleştirecek. Sınırların modern korunmasını inşa
etmek için ilgili Abhazya organları ile gereken gayreti gösteriyoruz.
Tüm bunlar Abhazya ve Güney Osetya'nın ciddi garantisi için ek şeyler.
Vladimir
Vladimiroviç, ilk kez böylesine yüksek düzeyde bir Rusya yöneticisi
Abhazya'yı ziyaret ediyor. Bu ziyaretten beklentiniz nedir?
Öncelikli olarak her şeyi gözümle görmek
istiyorum. Abhazya'da uzun zaman önce iki kez bulunmuştum. İlk kez henüz
üniversitede okurken inşaat birliğinde bulunmuştum. Üniversiteli
arkadaşlarla orada olmuştuk. Daha sonra Gudauta'da öğrenci kampında
bulunmuştum, orada Leningrad Üniversitesinin öğrenci kampı vardı. Orada
iki hafta kalmıştım. Hatırlıyorum, o zamanlarda Sohum'a da gitmiştik.
Bundan dolayı elbette Abhazya nasıl değişmiş görmek benim için ilginç
olacak. İş kısmına gelince: Şu anda bizler ekonomi, sosyal alan,
güvenlik, sınır güvenliği konusunda belgeler paketi hazırlıyoruz ve tüm
bu konuları elbette Abhazya yönetimi ile yapacağımız görüşmelerin
merkezinde olacak.
Kafkasya
halkları Rusya'nın geçen sene Ağustos ayındaki girişimini önemli olarak
değerlendirdi. Ama Batı, Rusya'yı az sayılı iki halkı korumasından ötürü
eleştiriyor. Batı tarafında gösterilen bu çifte standart Rusya'nın
bölgedeki adımlarına ne kadar etki ediyor?
Biz her zaman standart şekilde şunu
söylüyoruz: "İşte Batı..." ve "İşte Rusya..." Biliyorsunuz, Batı da
heterojen değil. Kesinlikle heterojen değil. Batı'da gerçekten
azımsanamayacak taraftarımız var. Onların hepsi NATO ülkelerinin-ABDnin
belirli baskısı altında. Ve açıkça söylemek gerekirse, birçokları
ABD'nin tavrından oldukça farklı bir tavırda olsalar bile bunu açıkça
ifade etmiyorlar. Çifte standart dediniz. Bu çifte değil, hatta üçlü
değil... Bu aslında hiç bir standardın olmayışı. 'Soğuk Savaşın'
bitmesinin adından ABD'de bazılarında hiç kuralsız hareket etmenin
mümkün olduğu illüzyonu oluştu: Nasıl isterse, nasıl beğenirse. Ve tek
bir şey kriter olabilir, kendi çıkarı. Hayatta gerçekler kendisini
bildiriyor. Ve hayatta bu gerçekler kendine yol buluyor. Onlar bugün
olduğu gibi sağlamlaşacak. Buna bağlı olarak dikkatlerinizi önemli bir
duruma çekmek istiyorum. Geçen seneki olaylar nasıl gelişti hatırlıyor
musunuz? Dünya televizyon kanallarında doğru bir şey duymak mümkün
değildi.
Bugün hemen hemen tüm uluslararası
örgütler bu gerçeği itiraf ediyor. Saldırganın gerçekte Gürcistan
yönetimi olduğu, kurbanların Güney Osetya ve Abhazya halkı olduğu itiraf
edildi.
Bu arada, Abhazya son yıllarda oldukça
yapıcı davrandı. Zira 50 bin mülteci Gal bölgesine döndü. Bu Abhazya
halkı ve yönetiminin iyi niyetli hareketiydi. Hiç kimse buna dikkat bile
etmiyor. Halbuki bu, durumun çözüme kavuşturulması için ciddi bir adım.
Bu tür pozitif sinyaller ve adımlar bile Gürcistan yönetimini geçen
seneki suçundan engellemedi.
Vladimir
Vladimiroviç, son zamanlarda Rusya çok aktif şekilde Abhazya'ya yardım
ediyor. Sadece son bir yılda bizde sıfırdan Rus okulu inşa edildi,
filarmoni hizmete girdi. Şu günlerde kadınlarımızın çok sevindiği doğum
evi açılışı yapılacak. Bunun dışında devlet hastanesi, Rus ve Abhaz
tiyatroları tadilatı yapılıyor, yolların tadilatı yapılıyor. Tüm bunlar
Rusya yatırımı ile oluyor. Ama çeşitli düzeylerdeki görüşmelerde
karşılıklı olarak yararlı şartlardan söz ediliyor. Sizce Abhazya Rusya
için ne yapabilir? Abhazya Rusya'ya ne verebilir?
Bugün için çok şey yok. Biz bunu biliyoruz
ve Abhazya'nın olan potansiyelinden yola çıkıyoruz. Potansiyel var. Biz
hepimiz Abhazya'nın ölçülerini, nüfusunu biliyoruz, ama şunu söylemek
istiyorum ki, Avrupa'da, dünyada Abhazya'dan bölge ve nüfus olarak daha
küçük olan yerler var. Ve onlar aydınlanıyor. Onların vatandaşları
kendilerini çok iyi hissediyor, sosyal hizmetlerden faydalanıyor, yüksek
gelirleri var ve güvenlik içinde yaşıyorlar. Ben Abhazya'nın da
böylesine bir seviyeye gelişmesini dilemek isterim.
Elbette onlar, küçük Avrupa devletlerinin
komşuları ile ilişkileri var. San Marino, Monako ve daha başka yerlere
bakmak mümkün. Avrupa'da bu tür ülkeler tek değil. Şöyle diyelim,
Monako'nun Fransa ile ilişkileri var. Bundan dolayı Rusya ve Abhazya
arasında ilişkilerin oluşuyor olması kesinlikle normal bir durum ve
tamamen dünya uygulamasına uygun.
Abhazya ekonomik anlamda Rusya için ne
sunabilir? En tepede turizm var. Türkiye'den henüz döndüm. Ve biz büyük
dostumuz Başbakan Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Gül ile işbirliği
istikametlerimizi konuştuk. Şu anda 2,5 milyon Rus turisti Türkiye'yi
ziyaret ediyor. Türkiye öyle büyük bir ülke ve orada o kadar çok modern
otel var... Abhazya'ya ise Rusya'dan bir milyon turist gidiyor. Türkiye
ile kıyaslanabilir. Milyon! Ve bu, henüz Gagra ve diğer yerlerde henüz
tüm inşa çalışmaları yapılmamışken. Eğer tüm bu yerler yeniden inşa
edilirse? Askeri üslerimizin kurulmasının ardından sınırlarda güvenlik
ve düzen sağlanırsa ne olur? Sınır, bu prensip meselesi. Artık turizm
alanında pozitif ilişkilerin gelişmesi mümkün.
Elbette şu anda bu garip gelebilir, ancak
yüksek teknoloji sektörü, büyük olmayan ülkeler için de tamamıyla mümkün.
Doğal yapıyı ihlal etmemeli, zarar vermemeli, ancak Abhazya'da faydalı
yeraltı kaynaklarının olduğunu tahmin etmek için dayanaklar var. Ama bu,
tekrarlıyorum, uzmanlar düzeyinde. Abhazya yönetimi ile her zaman
istişare etmeli. Eğer Abhazya yönetimi kendi ekonomisinin gelişmesi için
bazı hazırlıkları mümkün görürse, bunu beraber yapmak mümkün.
İşbirliğimizin tam ve eşit olabileceği başka etkileşim istikametleri
var.
Ekonomik
krize rağmen Abhazya ekonomisi son zamanlarda yapıcı şekilde gelişiyor.
En azından uzmanlarımız böyle düşünüyor. Aynı zamanda, ekonomik gelişim
doğrudan yatırım projelerine bağlı. Bilindiği üzere, Rusya'da da dünya
krizi etkili oldu. Bu durum, birçok yatırım projesinin durdurulacağı
anlamına gelir mi?
Gerçekten, şu anda tüm dünya ülkeleri şu
veya bu derecede krizi olaylarını yaşıyor. Rusya da bununla karşılaştı
ve kriz ciddi şekilde etkiledi. Bütçe açığı, bazı alanlarda bütçe
kısıtlamasına gitmek zorunda kaldık. Bildiğiniz gibi tüm temel sosyal
sorumlulukları Rusya'da yerine getiriyoruz ve getireceğiz. Abhazya'ya ve
Güney Osetya'ya gelince... İşte, Abhazya bütçesine destek için bu sene
yaklaşık 2.5 milyar ruble gönderdik. Ve bu sadece bütçe desteği, orada
daha başka gider maddeleri de var. Gelecek sene yaklaşık bu rakam olacak,
ancak biraz daha az. Ama gelecek sene biz, güvenlik meselelerinin çözümü
için, yani askeri üslerimizin inşası ve Abhazya devlet sınırlarının
inşası için çok büyük paralar, 15 milyar ruble göndereceğiz.
Bunun dışında sosyal işbirliği alanında
desteğe devam edeceğiz. Doğrudan söyleyelim, emekli maaşları ödenmeye
devam edecek. Biz bunu 2003'den beri kararıma bağlı olarak devam
ettiriyoruz. Bunun için bu sene bir milyar rubleden fazla gönderildi.
Gelecek sene tamamıyla bu ödemeleri koruyacağız. Hiç bir değişiklik
olmayacak.
Abhazya'nın yeni statüsüne bağlı teknik
meselelerimiz var ve biz şimdi artık bağımsız bir devlet olarak farklı
hukuki temel inşa etmeliyiz. Ve bunu yerine getirmeliyiz. Ama her
halükarda, kimsenin hiç bir şey kaybetmemesinden yola çıkacağız. Ve bunu
Abhazya yönetimi ile yapacağız. İnsanların zarar görmemesi ve
tekrarlıyorum, hiç bir şey kaybetmemesi için bir yol bulacağız. Ve son
olarak ulaşımın gelişmesine bağlı yatırım projeleri. Açıkça söylüyorum,
henüz somut finansla kaynakları belirlemedik, ama Soçi ve Sohum arasında
şose yollar, köprü inşaatı, demiryollarının tadilatı, deniz yolu
ulaşımının açılması için tahmini bilgilere göre 4 milyar ruble gerekli.
Tekrarlıyorum, bu amaç için henüz kaynak belirlemedik. Henüz hesaplar
uzmanlarca yapılıyor. Tüm bunları yapacağız.
2014
Olimpiyatları için karar verilirken
biz hepimizi Abhazya'da Rusya için çok heyecanlandık. Bugün Abhazya
Rusya'ya bu olayın hazırlıklarında yardımcı olmaya- limanları, inşaat
malzemeleri- hazır. Rusya'ya böyle bir yardım lazım mı?
Açık konuşacağım; Biz şimdi sizinle
sohbetimize geçen sene yaşanan trajediden başladık. Abhazlar ve Güney
Osetyalılar için büyük, tarihi olaylar oldu. Bağımsızlık gerçekleşti.
Tüm bunlar Gürcistan ile oldukça gergin ilişkiler gölgesinde oluyor.
Bunu anlıyoruz. İnanıyorum ki, her şey yerine oturacak. Olimpiyat
hazırlıklarını bu problemler arasında koymanın yanlış olduğunu
düşünüyorum. Tüm bu olayların bir safta olmaması gerekiyor. Spor ve
olimpiyat siyaset dışı. Olimpiyat hazırlıkları sürecinde konulan belirli
görevlerin yerine getirilmesiyle ilgili teknik meselelere gelince, onlar
devlet düzeyinde değil kurumsal ve ticari düzeyde çözülüyor. İhaleler
yapılıyor, kontratlar imzalanıyor ve en iyi çözümü teklif edenin bizimle
çalışma imkanı olduğunu açıkladık. Bu anlamda Rusya ve yabancı
katılımcılar açısından herhangi bir sınırlama yok.
Vladimir
Vladimiroviç, cumhuriyetimizin nüfusunun büyük bölümü Rusya Federasyonu
vatandaşı. Son zamanlarda on binlerce kişinin pasaport süresi bitti,
Rusya ülkeler arası pasaportunu kastediyorum. Bundan dolayı
Rusya-Abhazya sınırını geçmeden zorluklar meydana geldi. Aynı zamanda
pasaport değiştirme uzun bir süreç. Bu meseleyi sorunsuz çözmek mümkün
değil mi?
Bürokrasi çok, katılıyorum. Abhazya'dan
yaklaşık 100 bin kişi son yıllarda Rusya pasaportu aldı. Ve gerçekten
bunlardan birçoğunun süresi 2009'da bitiyor. 2009-2010'da yaklaşık 70
bin pasaportun değişmesi gerekiyor. Bu sene 10-12 bin kişi değiştirdi.
Soçi'de ek dışişleri bakanlığı noktası açıldı ve bence Sohum'da da
olmalı. Şu anda dışişleri bakanlığı bu konuyu görüşüyor. Yakın bir
zamanda Sohum'da doğrudan bir temsilciliğin açılma kararını alınacağını
düşünüyorum. Bunun problemlerin çözümünü hızlandıracağını düşünüyorum.
Ama iki bölümden oluşacak. Sadece Rusya'nın ülke içi pasaportuna sahip
olması yeterli görülen Abhazya vatandaşları var. Bunlar emeklilik maaşı
alacak emekliler için gerekli. Bunu yapmak kolay, bu içişleri bakanlığı
tarafından yapılıyor. Rusya yabancı ülkeler pasaportuna sahip olmak
isteyen vatandaşlarsa... Bu daha zor, çünkü dışişleri bakanlığının
kapasitesi yetmiyor. Ama burada söyleyelim siyasi sınırlamalar,
engellemeler olmayacak, bu pasaportların alınması için engellemeler
olmayacak. Mesele sadece dışişleri bakanlığının kapasitesi. Bunu
halledeceğiz.
Sizin
yeni iki devletin, Güney Osetya ve Abhazya yöneticileri ile
ilişkileriniz nasıl oluşuyor?
İyi oluşuyor. Eğer kötü olsaydı, buraya
gelmezdim. Ve Dmitri Anatolyeviç, bildiğiniz gibi geçenlerde Güney
Osetya'ya gitti. Bu iki cumhuriyet şu anda zor zamanlar yaşıyor. Bu
oluşum, devlet inşa süreci. Ve zor, kolay olmayan şartlarda. Bebek
ağrılarla doğuyor. Ve işte bugün Abhazya ve Güney Osetya da böyle
bağımsız devletler olarak doğuyor.
Ve bir kez daha tekrarlamak istiyorum, bunlar küçük cumhuriyetler, küçük
ülkeler, ama dünyada örneği ülkeler çok ve burada özel ve anormal bir
durum yok. Cumhuriyet yöneticilerine gelince, bence onlar oldukça
profesyoneller. Yüksek derecede vatansever ve iç siyasi yaşamı organize
etme, bu cumhuriyetlerin uluslararası ilişkilerini Abhazya ve Güney
Osetya halklarının menfaatine olacak şekilde inşa etme yeteneğine
sahipler. Rusya ise yanlarında olacak, biz bu sürece eşlik etmeye, her
türlü desteğe hazırız.
Yaz
döneminde Rusya ve Abhazya sınırında oluşan duruma değindiniz. Ama somut
olarak Rusya vatandaşlarının Rusya-Abhazya sınırını geçmesinin
hafifleştirilmesi için ne yapılması öngörülüyor?
Bu konu her şeyden önce yatırım meselesi.
Psou üzerinden otomobil-yayalar için bir köprü daha inşa edilmesi
gerekiyor. Demiryolunu yenilemek, modern geçiş noktaları inşa etmek
lazım. Kriminali yok etmek, insanların kendilerini konfor için
hissetmelerin sağlamak lazım. Bu para demek. Rakamları ifade ettim:
Tahmini rakam yaklaşık 4 milyar. Küçük paralar değil, özellikle de kriz
şartlarında. Ama iki ay önce emri verdim. Biliyorsunuzdur, orada bazı
personel artışı oldu, özellikle sınırda. Şimdi ek olarak neler
yapılabileceğini Abhazya yönetimi ile görüşeceğiz. Ve sınır hizmeti,
dışişleri bakanlığı da büyük yatırım projelerini gerçekleştirmeden bu
durumu şu anda değiştirmek, iyileştirmek için tekliflerini sunacak. Bu
problemi biliyoruz. Çözeceğiz.
Hakkınızdaki 'Birinci Şahıstan' adlı kitapta galiba Gagra'da çekilmiş
bir resminiz var...
Bunu söyledim.
O
tatiliniz hakkında hatırladıklarınız var mı?
Hatırladıklarım var. Oraya inşaat
birliğinden sonra ilk kez gittim. Ve o zamanlar büyük paralar kazandım,
yaklaşık 800 ruble. Hatırlıyorum, bir palto almıştım ve 15 yıl giydim.
Geri kalan parayı biz Gagra'da sizin yararınıza harcadık. Yani
hatırlayacağım şeyler var. İyi bir zamandı. Memnuniyetle hatırlıyorum.
Gagra daha sonra savaşta yıkıldı. Çok üzüntü verici. Bizzat buna çok
üzülmüştüm. Çünkü şehir çok hoşuma gitmişti. Orası çok güzel, düzenli
idi her zaman. İşte bunlar aklımda kaldı.
Abhazya çok milletli bir ülke: Abhazlar, Ruslar, Ermeniler ve Gürcüler
yaşıyor. Ve tüm bunlar kesinlikle doğal ve armonik idi. Bu Abhazya'nın
büyük avantajı idi. Umuyorum, bu yeniden oluşturulur.
Abhazya
kaplıcaları ve tatil yerleri ile uzun zamandan beri biliniyor ve
savaştan önce binlerce kişi sağlıklarına kavuşmak ve dinlenmek için
geldi. Tanrıya şükür bu gelenek yeniden oluşturuluyor. Size de sormak
istiyorum: Resmi ziyaret ama sadece dinlenmek ve gençliğinizi
hatırlamayı istemez misiniz?
İsterim. Bu ne zaman mümkün olabilir
bilmiyorum. Çünkü gördüğünüz gibi burada, Soçi'de de tam olarak
dinlenemiyorum. Çalışmak gerekiyor. Ama Abhazya yönetiminden böyle bir
teklif var ve bunu bir zaman kullanmayı umuyorum.
Vladimir
Vladimiroviç, Abhazya'da sözleriniz ve düşünceleriniz çok dikkatle
dinleniyor. Halkımıza,-Abhazlar, Ruslar, Ermeniler ve Gürcüleri
kastediyorum- ne dilemek isterdiniz?
Abhaz toplumun içinde güvenin inşa
edilmesinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Abhazya çok büyük değil ama
çok milletli bir ülke ve Sovyetler döneminde Abhazlar, Ruslar, Ermeniler,
Gürcüler ve Abhazya'da yaşayan diğer ırklar arasındaki bu uyum bence
ülkenin aydınlık geleceğini oluşturan önemli bir bölüm. Bu birincisi.
İkincisi; Bugünkü şartlarda tüm siyasi güçlerin birliği önemli, çünkü
Abhazya kendi devletini, ekonomisini oluşturmanın başında ve bu konuda
pekişmiş, ortak tavır çok önemli.
- Teşekkürler.
- Teşekkürler.
13.08.2009 Ajans Kafkas
|
Gürcü-Abhaz
sınırında kısıtlama |
Sohum, Abhazya, Gürcistandan
yasadışı geçişler olması üzerine İngur nehri üzerindeki sınır geçişini
kısmen kapattı.
Geçişlerin bundan böyle sadece özel izinle
mümkün olacağı belirtildi. Abhazya Devlet Başkanı'nın Gal Özel
Temsilcisi Ruslan Kişmariya, Gürcistan tarafından Gürcü-Abhaz sınırını
geçmeye çalışan çok sayıda kişinin yakalandığını, bundan dolayı önlemler
almak zorunda kaldıklarını açıkladı. Kişmariya, gerekli izin olmadan ve
belirlenen noktanın dışındaki yerlerden sınırı geçmeye çalışanların
gözaltına alınacağını söyledi.
12.08.2009 Ajans Kafkas
|
İtalyan
gazetecilere Galde gözaltı |
Sohum, Abhazya'nın güvenlik
açısından hassas bölgesi Galde iki İtalyan gazeteci gözaltına alındı.
Gürcistan sınırındaki bölgede halkla
röportajlar yapan gazetecilerin Devlet Güvenlik Konseyi çalışanlarınca
gözaltına alındığı belirtildi. İzinsiz çalıştıkları tahmin edilen
gazetecilerin Sohum'da sorgulandıktan sonra Abhazya'dan sınır dışı
edilmeleri bekleniyor.
12.08.2009 Ajans Kafkas
|
Sohum'da Putin'e
kurtarıcı melek muamelesi |
Sohum, Rusya Başbakanı Vladimir
Putin, Ağustos 2008 savaşının yıldönümünde gerçekleştirdiği sürpriz
Abhazya ziyaretinde kurtarıcı melek gibi karşılandı.
Temaslarına başkent Sohumda 1992-1993
Abhaz-Gürcü savaşında yaşamını yitirenler anısına yapılmış anıta
çelenk bırakarak başlayan Putin, burada şehit çocuklarının resimlerini
taşıyan anneler tarafından Putin, kurtarıcı meleğimiz sloganıyla
selamlandı. Sohum sokakları ise Rusya ve Abhazya: Birlikte refaha
yazılı billboardlarla donatıldı.
Ardından Putin, kendi adı ile Rusya
Devlet Başkanı Dmitri Medvedevin adının verildiği yeni doğmuş
ikizleri görmek için ev sahibi Devlet Başkanı Sergey Bagapş ile
birlikte doğumevine gitti. Hastane başhekimi Liana Açba, ikizlere
Dmitri ve Vladimir isimlerini koyma kararının tamamen anneye ait
olduğu belirtti. Hastanenin baş jinekologu Rita Trapş ise Putine
Abhazyada doğum patlaması yaşandığı bilgisini verirken henüz yeni
anne olan kadınlardan Yelena Gerasimenko ise doktorun sözlerini şu
ilaveyi yaptı: "Rusyanın Abhazyayı bağımsız devlet olarak
tanımasından beri kadınlar yeniden çocuk doğurmak istiyor.
Putin Abhazyaya en son Sovyetler
Birliği döneminde işçi öğrenci ekibiyle geldiğini belirterek O
zaman 800 ruble kazandım. Parayla 15 yıl boyunca giyindiğim paltoyu
aldım dedi.
Rus ordusu, 7 Ağustos 2008'de Güney
Osetya'ya giren Gürcü askerlerini beş günde geri püskürtürken Abhazya
da Gürcistan'a ikinci cepheyi açıp 1992-1993 savaşında işgal edilmiş
Kodor'un yukarı kısmı ile İngur nehri bölgesini Gürcü askerlerinden
temizlemişti. Savaşın ardından Rusya 26 Ağustos 2008'de Abhazya ve
Güney Osetya'nın bağımsızlığını tanımıştı
12.08.2009 Ajans Kafkas
|
Putin Abhazyada |
Sohum, Rusya Başbakanı Vladimir
Putin Moskovanın Abhazyayı bağımsız devlet olarak tanımasının ardından
ilk Sohum ziyaretini bugün gerçekleştiriyor.
Abhazyaya hareketinden önce Soçide
gazetecilere açıklama yapan Putin, "Abhazyanın nasıl değiştiğini görmek
gerçekten ilginç" diye konuştu. Putin, Abhazya yönetimiyle ekonomik ve
sosyal kalkınma, güvenlik ve sınır koruması konularında görüşeceklerini
söyledi. Abhazya'nın ekonomisini güçlendirmek için bu sene 55
milyon Dolar yardım yaptıklarını ve gelecek sene için de aynı meblağı
destek olarak vereceklerini belirten Putın,
Rusya Abhazyaya asker konuşlandıracak ve modern bir sınır koruma sistemi
inşa edeceğiz. Bütün bu önlemler Abhazya ve Güney Osetya için ilave
güvenlik garantisi olacak. Bütün bunların maliyeti yaklaşık 15-16 milyar
rubleyi (463 milyon dolar) buluyor dedi.
Putin ayrıca, Gürcistan yönetimini
geçmişteki hatalarının farkına vararak, Abhazya ve Güney Osetyaya saygı
göstermeye çağırdı. Gürcistandaki liderlere bunu çok kez söylediklerini
kaydeden Putin, "Ben kişisel olarak onlara, Abhazya ve Güney Osetyaya
karşı sabır ve saygı göstermelerini, ancak bu yolla toprak bütünlüğünün
sağlanmasının mümkün olabileceğini söylemiştim. Hala da böyle
düşünüyorum. Peki onların (Gürcistanın) yanıtı neydi? Evet, evet,
anlıyoruz ve böyle yapacağız dediler. Ama ne yaptılar? Sözlerinin tam
tersini" dedi.
12.08.2009 Ajans Kafkas
|
Putin: Rusya,
Abhazya ve Güney Osetyayı kaderlerine terketme hakkına sahip değildi ve
terketmedi |
Rusya Federasyonu
Başabakanı Vladimir Putin, Abhazya ziyaretinden önce Abhaz gazetecilerin
sorularını cavapladı.
Soru:
Sayın putin, bundan tam bir sene önce Gürcistan hükümeti Güney Osetyaya
saldırdı. Bu tarihi hatırladığınız zaman neler hissettiğinizi ve Rusya
Federasyonunun Güney Osetya ve Abhazyaya destek verme kararından sonra
nelerin değiştiğini bizimle paylaşırmısınız?
V.Putin:
Tabii ki trajedileri andığımız zaman akla ilk gelen şey can kayıplarımız
oluyor, doğal olarak bu kayıpları vermemizin sebebini ve bu olaylardan
çıkarmamız gereken neticeleri düşünüyoruz.
Benim için önemli olan,
bu tür trajedilerin bir daha yaşanmaması, insanların ölmemesi, bu
karararı alan yöneticilerin yönettikleri halkın kararlarını, fikirlerini
de göz önünde bulundurmalıdır. Yönettikleri halkın fikirlerini
önemsemeden hiç bir devlette, hiç bir sorun çözümlenemez. Gürcistan
hükümeti de tam olarak bunu göz ardı etmiştir.
Abhazya bu anlaşmazlık
konusunda Rusyanın pozisyonunu çok iyi bilmekte, bu sebeple Abhazya ile
ilişkiler daha öncesinde gelişmeye başlamıştı. Siz de çok iyi
biliyorsunuz ki, Abhazya ve Güney Osetyanın, Rusya Federasyonuna, ya RF
Birliğine kabul edilmeleri ya da bağımsızlıklarının tanınması için bir
çok kere başvurduklarının saklaması büyük günah olur. Rusya bu konuda
çok dikkatli ve ölçülü davranmıştır. Çünkü bizim her zaman temel
aldığımız uluslararası kanun devletlerin toprak birliğidir. Fakat,
Gürcistanın toprak birliğini sağlaması için, Sovyetlerin yıkılmasından
sonra Abhazya ve Güney Osetya halkına çok daha dikkatli yaklaşması
gerekirdi.
Gerçekleri göz önünde
bulundurup, onlara göre hareket edilmelidir. Gerçeler yüzyıllık
tarihlere dayanır. Eğer hafızam beni yanıltmıyor ise Gürcistan, Rusya
İmparatorluğuna 1783 yılında katılmıştır, Abhazya ise Gürcistandan 30
yıl kadar sonra bağımsız bir devlet, bağımsız bir krallık olarak 1810
senesinde girmiş, daha sonra Gürcistanla birleşmiştir.
İlişkilere değinmek
gerekirse, hepimiz çok iyi biliyoruz ki, on yıllar yüzyıllar içinde
sorunlar birikti. Ne yazık ki bu sorunların içinde etnik çatışmalarda
bulunmaktaydı. Eğer Gürcistan hükümeti bugün, tek bir Gürcistan devleti
yaratmak niyetinde idiyse, Abhazya ve Güney Osetya haklarına saygı ile
yaklaşmak zorundaydı. Geçmişteki hataları görüp onları düzeltmeye
çalışmak gerekirdi.
Biz bir çok kere
Gürcistan hükümeti ile görüştük. Özellikle ben, Gürcistan hükümetinden
biraz sabırlı olmasını ve Abhazya ile Güney Osetya halklarının saygısını
kazanmaya çalışmalarını istedim. O zaman da böyle söylemiştim, bugünde
böyle düşünüyorum, sadece bu yolla toprak birliği sağlanabilirdi. Fakat
aldığım yanıtlar, Tabii tabii, anlıyoruz, öyle yapıcaz, şeklinde idi.
Peki pratikte yapılan ne
idi? Tam olarak aksini uyguladırlar, askeri baskı, hakları kısıtlama ve
en son olarakta saldırı. Bir çok sivilin, müstahfızın ölümüne sebebiyet
verdiler.
Sanırım Rusya yapması
gerekeni yaptı. Abhazya ve Güney Osetya halklarını kaderlerine
terketmemesi gerekiyordu, terketmedi destek çıktı ve bağımsızlıklarını
tanıdı. Benim görüşüm, bu olaydan sonra durum istikrara kavuştu. Daha
açık ve anlaşılır bir hal aldı. Sağlanan bu hukuki konum, Rusya olarak,
Abhazya ve Güney Osetya ile bağımsız devletler olarak kimsenin fikrini
sormadan görüşme ve ilişkileri geliştirme hakkını tanımaktadır, bu
durumdan hoşlanmayan taraflar olsada. Bu sayede, Abhazya ve Güney Osetya
ile ekonomik, sosyal, kültürel gibi devletler arası ilişkiler
geliştirilmekte, ortak bir anlaşma ile güvenlik ve istikrar sağlanmakta.
Biz bütün ilişkilerimizi
dayanışma anlaşmaları ile resmileştirme çalışmalarındayız. Şu an içinde
ilişkilerimizi geliştirmek için gereken hukuki temel sağlamlaştırılmakta.
Biz, Abhzya ile dayanışma çerçevesinde değişik dallarda 40 anlaşma daha
hazırladık. Bu anlaşmaların Rusya ve Abhazya halkının yararına etkili
bir şekilde çalışacağına eminiz.
Soru:
Anlattıklarınız, geçtiğimiz Ağustos ayında yaşanan olayların
tekrarlanmıyacağı anlamına geliyormu?
V.Putin:
Şuan ki Gürcistan hükümeti ile hiç bir şeyi göz ardı etmek mümkün
değildir. Fakat bu sefer bunu yapmak o kadar kolay olmayacaktır. Eğer
bir şeyden ders almak gerekiyorsa, yaşananlardan bir şeyler öğrenilmesi
gerekiyorsa, geçtiğimiz Ağustos olaylarının silahlarla konuşmanın bir
şey kazandırmadığını öğretmiş olması gerekmektedir.
Tabii ki bunun haricinde,
herkesin de bildiği gibi, dostluk anlaşmamızın içerisinde, askeri
dayanışma, yardımlaşmada bulunmaktadır. Rusya Abhazya topraklarında
asker bulunduracaktır. Biz, gereken Abhazya birimleri ile beraber,
sınırların gerekli güvenliğini oluşturulması için gereken çabayı
sarfediyoruz. Dolayısı ile bütün bunlar, Abhazya ve Güney Osetyanın
güvenliğinin ek bir garantisidir.
Soru:
Sayın Vladimir Putin, ilk defa Rusya hükümetinden bu kadar üst düzey bir
görevli Abhazyayı ziyaret edecek. Bu ziyaretten beklentileriniz
nelerdir?
V.Putin:
İlk olarak herşeyi kendi gözlerimle görmek istiyorum. Abhazyaya çok
öncelerde bir kaç kere gitmiştim. İlk seferinde üniversiteden
arkadaşlarımızla beraber gitmiştik. İkincisinde ise üniversite kampı ile
Gudauta da bulunmuştum, hatta Sohuma da uğradığımızı hatırlıyorum.
Bu sebeple, Abhazyanın
nasıl değiştiğini görmek istiyorum. İş konusuna gelince, Abhazya ile,
ekonomik, sosyal gelişme, güvenlik, sınırların korunması gibi bir belge
paketi hazırlamaktayız ve Abhazya hükümeti ile görüşmelerimizde
konuşmalarımızn merkezi bunlar olucaktır.
Soru:
kafkas halkları Austos olaylarında Rusyanın tavrını takdir ediyor.
Fakat Batıdan iki azınlık halkı koruduğu için Rusyaya büyük
eleştiriler gelemekta. Rusyanın bölgelerdeki tavrını Batının tutumu ne
kadar etkilemekte?
V.Putin:
Biz standart olduğu gibi buna her seferinde şu cevabı veriyoruz, İşte
Batı..., İşte Rusya.... fakat bilmenizi isterimki, Batıda da tüm
ülkeler aynı değil, hiç değil. Batıda da bizim tarafımızda olan, bizi
destekleyen ülkeler var, fakat bu ülkeler NATOyu yönetenlerin etkisi
altında kalmaktadır, ABDnin etkisi altında kalmaktadır. Bir çok taraf
kendi fikrini açıklamaktan kaçınmaktadır. Çünkü ABDden farklı
düşünmektedir.
11.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Abhazya Silahlı
Kuvvetleri saldırılara karşı hazır olma alanında senelik plan
çerçevesinde tatbikat düzenliyor |
Sohum,
Abhazya Silahlı
Kuvvetleri saldırılara karşı hazır olma alanında senelik plan
çerçevesinde tatbikat düzenliyor.
Abhazya Silahlı
Kuvvetleri Genel Karargah Komutanı Aleksandr Antipovun Apsnypress
haber ajansına yaptığı açıklamaya göre, tatbikata, Hükümet Savunma
Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Doğu Grubu Kuvvetleri, Hava
Kuvvetleri, Silahlı Kuvvetleri Karargahı katıldı.
Tatbikatta, dış saldırı,
savunma ve kontratak taktikleri işlendi.
Antipov, tatbikatın
yüksek düzey yöneticilerin planladığı şekilde eksiksiz tamamlandığını
bildirdi.
Antipov, Tatbikat, 2009
senesi çalışma planları doğrultusunda gerçekleştirildi. Bu yıl bu
tatbikatımız 2008 Ağustos Kodor Vadisi olaylarının senesi ile çatıştı.
Geçen sene bu zamanlar, Abhazya Silahlı Kuvvetleri, gürcü askerlerini
Kodor Vadisi'nden çıkarmanın yollarını düşünürken, bugün Abhazyanın
bağımsız ve istikrarlı bir ülke olduğunu göz önünde bulundurursak,
askerlerimiz sadece savunma tatbikatı yapmakta, şeklinde konuştu.
11.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Sohumda
demiryolunda patlama |
Sohum, Abhazyada işletmesi
Rusyaya bırakıldığı için bir süredir gündem konusu olan demiryolları
bombalı saldırının hedefi oldu.
8 Ağustos gecesi başkent Sohumda şehir
polikliniği bölgesinde demiryolunda patlama meydana geldi. İçişleri
Bakanı Otar Khetsiya, maddi hasara yol açan patlamadan dolayı kimsenin
zarar görmediğini söyledi. İçişleri Bakanlığı, Savunma Bakanlığı, Milli
Güvenlik Konseyi ve istihbarat dört koldan araştırma yürütürken Khetsiya,
olayı istikrarı bozmaya yönelik bir girişim olarak niteledi. Bakan bazı
zanlılardan bahsetse de soruşturmanın tamamlanmamış olması nedeniyle
daha fazla bilgi vermedi.
10.08.2009
Ajans Kafkas
|
Putin: Hoşlanın
yada hoşlanmayın... |
Soçi, Rusya Başbakanı Vladimir
Putin, Ağustos 2008 savaşının birinci yıldönümündeki mesajında
Moskovanın Gücistan'a karşı savaşa müdahil olduktan sonra Abhazya ve
Güney Osetyayı tanıma kararını savundu.
Soçide yaptığı açıklamada Putin, Sohum ve
Tskhinvalle meşru ikili ilişkiler geliştirmenin önünde hiçbir şeyin
duramayacağını vurgulayarak, "Durum son derece açık ve anlaşılır hal
almıştır. Mevcut yasal temeller bize bundan hoşlanmayanları dikkate
almaksızın bu iki bölgeyle ilişkiler geliştirmeye izin veriyor dedi.
Rusyanın savaşın ardından 26 Ağustos
2008daki tanıma kararını bir tek Nikaragua izlemişti.
08.08.2009
Ajans Kafkas
|
Tskhinval'de
soykırım müzesi |
Tskhinval, Güney Osetya, Ağustos
2008 savaşının yıldönümünü çeşitli etkinliklerle anmaya devam ediyor.
Güney Osetya Devlet Başkanı Eduard Kokoytı, misafiri Abhazya Devlet
Başkanı Sergey Bagapş ile birlikte başkent Tskhinvalde savaşın anısına
müze açtı.
Yas etkinlikleri dün gece Gürcü
saldırısının başladığı saatlerde Tskhinvalin merkezinde mum yakılarak
başlamıştı. Etkinliğin düzenlendiği alana kurulan dev ekrana Gürcistan
Devlet Başkanı Mihail Saakaşvilinin fotoğrafları eşliğinde bombalanan
evler ve ağlayan Oset annelerin görüntüleri yansıtıldı. Kokoytı ise
kalabalığa hitabında savaşın tek sorumlusunun Saakaşvili olduğunu
belirterek "Operasyonun amacı Güney Osetya halkını yok etmek ve sürmekti
dedi.
Kokoytı, Oset savaşçılar Tiflisin
planlarını bozdu. Rus ordusu da Güney Osetyayı kurtarmaya geldi ve kana
susamış düşmanı kovdu diye ekledi.
Oset yönetimi başkentte bombardımanla
yıkılan bir evin kalıntılarını da soykırım müzesine dönüştürdü. Bagapş
ve Kokoytınin açtığı müzede savaşın dehşetini yansıtan fotoğraflar ve
çizimler yer alıyor.
08.08.2009
Ajans Kafkas
|
Ankara'da
Gürcistana protesto |
Ankara, Türkiyedeki Kafkas
diasporası, Ağustos 2008 savaşının yıldönümünde savaşı başlatan
Gürcistanı protesto için başkent Ankarada bir gösteri düzenledi.

Oran semtindeki Gürcistanın Ankara
Büyükelçiliği önünde yapılan gösteride Güney Osetya ve Abhazya
bayrakları eşliğinde "Kafkasya
için özgürlük ve barış", "Katiller
insanlığa hesap verecek" ve Çocukların katili Mihail Saakaşvili yazılı
pankartlar açıldı. Kafkas-Osetya Dayanışma ve İnsani Yardım Komitesi,
Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi, Alan Kültür ve Yardım Vakfı, Ankara
Abhaz Kültür Derneği gibi sivil örgütlerin katılımıyla düzenlenen
gösteride yapılan basın açıklamasında, geçen yıl, Gürcistanın Güney
Osetyaya karşı başlattığı operasyonda 2 bin sivilin hayatını kaybettiği
hatırlatıldı. Bildiride Abhazya ve Güney Osetyanın bağımsızlığını
tanıma konusunda Türkiyeden somut adımlar beklendiği ifade edildi.
Açıklamada 8 Ağustos 2008 günü
Gürcistanın, tam dünya kamuoyunun dikkatleri Pekin Olimpiyatlarının
üzerinde iken, bir oldu bittiye getirerek önce Güney Osetyayı sonrada
Abhazyayı işgal etmek amacıyla başlattığı soy kırım harekâtı sonunda
2000 sivil Oset insanı katledilmiş, başkent Tskhinval yerle bir edilerek
adeta bir hayalet şehir haline getirilmiştir. Batının ve ABDnin şımarık
çocuğu Saakaşvili patronlarının silah ve askeri personel desteği ile
Oset halkına karşı soy kırım harekâtını başlatarak Güney Osetyayı
ardından da Abhazyayı işgal edip, asker-sivil ayırımı yapmadan, tarihin
çeşitli dönemlerinde uygulayıp başaramadığı topyekûn imha harekâtını
Oset halkı üzerinde son bir kez daha uyguladı ve yine hüsrana uğradı
denildi.
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
Gürcistan, kendisinden çok daha küçük
Güney Osetyaya orantısız güç kullanmıştır. Rusya Federasyonu hem bu
orantısız güç kullanımını engellemek ve hem de Güney Osetyadaki
vatandaşlarının can güvenliğini sağlamak maksadıyla Gürcistan
saldırısına müdahalesi ile işgal ve soykırım harekâtı durdurulmuş ve
daha fazla insan kaybı önlenmiştir. Güney Osetya ve Abhazya
Gürcistan
ile iyi komşuluk ilişkisi içinde olmak istiyorlar. Tarihin hiçbir
döneminde başkasının toprağında gözü olmayan Oset ve Abhaz halkları
Gürcistan yönetiminden de kendi topraklarına saygı gösterilmesini
beklemektedirler. Otokton halkı oldukları kendi topraklarında barış ve
huzur içinde yaşamaktan başka amaçları olmayan Oset ve Abhazları
Gürcistan yönetimi umarız bundan böyle rahat bırakır. Vahşetin birinci
yıldönümünde hayatını kaybeden Oset kardeşlerimizi saygıyla anıyor,
yaralanan ve sakat kalanlara sağlık ve esenlikler diliyoruz. Umarız
Gürcistan yönetimi gerekli dersleri çıkarmıştır. Oset ve Abhaz halkları
ile barış içerisinde yaşamaktan başka seçeneği olmadığını anlamıştır.
Böylece kendi halkını da barış ve huzura kavuşturmuş olacaktır. Dünya
barışını sağlamak görevini üstlendiğini söyleyen Batı ve ABD Kafkasyada
da barışın tesis edilmesini istiyorsa Gürcü yönetimini desteklemekten
vazgeçmelidir. Silah ve askeri personel desteğini çekmelidir. Özellikle
Türkiye Cumhuriyetinden bunu beklemekteyiz.
Açıklamada 26 Ağustos 2008 tarihinde
Abhazya ve Güney Osetyanın bağımsızlıklarını tanıyarak bu
Cumhuriyetlerin tarihlerinde yeni bir sayfa açmalarını sağlayan Rusya
Federasyonu ve Nikaraguanın ardından vatandaşı bulunduğumuz Türkiye
Cumhuriyetinden de somut adımlar atmasını 16 senedir beklemekteyiz ve
bekleyeceğiz temennisi dile getirildi.
Elçiliğin kapısına siyah çelenk bırakan
grup, savaşta yaşamını kaybedenlerin anısına bir dakikalık saygı
duruşunda bulunduktan sonra dağıldı.
08.08.2009
Ajans Kafkas
|
40
Abkhazia Open 2009 Uluslararası Satranç Festivali katılımcısı Temiz
sahiller ekoloji etkinliğine katıldı |
40 Abkhazia Open 2009
Uluslararası Satranç Festivali katılımcısı Temiz sahiller ekoloji
etkinliğine katıldı. Bu gruba, gençlik derneği 'Genç Abhazya'dan gönüllü
bir grupta katıldı.
Etkinlik sabah saat 10:00
sularında başladı. Sıcak havaya rağmen grup Dram Tiyatrosunun
karşısındaki sahili çöplerden temizleyerek 50 çuval çöp topladı. Sohum
Belediyesi yetkilileri toplanan çöpleri kaldırdı.
Turnuva başkanı
Konstantin Tujbanın verdiği bilgiye göre, Temiz sahiller etkinliğine
katılanların hepsine Abhazya Devleti Ekoloji Bölüm Müdürü Roman Dbar
tarafından imzalanmış sertifika verildi.
07.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Abhazya
Dışişleri Bakanlığı: 2008 Ağustos olayları, uluslararası kuruluşların
Kafkasya ve Gürcistan politikasını tekrar gözden geçirmesi gerektiğini
tasdiklemiştir |
7 Ağustos tarihinde
Abhazya Dışişleri Bakanlığı'nın basına verdiği bilgide, "8 Ağustos 2008
tarihi, Kafkasya ve dünya politikasına trajik bir tarih daha olarak
eklenmiştir. Gürcü askerlerinin Güney Osetyaya saldırması ve Abhazyaya
saldırma hazırlıkları, gürcü hükümetinin 16 yıldır silahsızlanmayı
engelleyerek, terörist saldırılar düzenleyerek, bölgede istikrarsızlık
oluşturma politikasının bir parçasıydı, diye belirtiliyor.
Dışişleri Bakanlığı,
"2008 Ağustos olayları, uluslararası kuruluşların Kafkasya ve Gürcistan
politikasını tekrar gözden geçirmesi gerektiğini tasdiklemiştir, diye
vurguladı.
07.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Sergey Bagapş, 2008
Ağustos ayında Gürcistanın Güney Osetyaya saldırmasını anma
etkinliklerinde yer alacak |
Devlet Başkanı Basın
Sözcüsü Kristiyan Bjanyanın verdiği bilgiye göre, Abhazya Devlet
Başkanı Sergey Bagapş, Güney Osetyanın Başkenti Tskhinval'de
gerçekleştirilecek olan 2008 Ağustos ayında meydana gelen trajediyi,
Gürcistanın Güney Osetyaya saldırmasını anma törenlerine katılacak.
06.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Abhazya
Parlamentosu 31 Temmuz tarihinde No: 2459-C-IV karar ile "Abhazya
Cumhuriyeti Vatandaşlık Kanunu"nda yapmış olduğu değişiklik kararını
erteledi |
Abhazya Parlamentosu 31
Temmuz tarihinde 2459-C-IV No'lu kararı ile "Abhazya Cumhuriyeti
Vatandaşlık Kanunu"nda yapmış olduğu değişikliği, 06 Ağustos Perşembe
günü yaptığı toplantıda erteleme kararı aldı.
Abhazya Parlamentosu
ayrıca Gürcistan sınırı topraklarında yaşayanların Abhazya Vatandaşlık
Kanunu içerisindeki haklarının düzenlenmesi ve çözümlenmesi için,
içerisinde Yasa Hazırlama Komitesi'nin ve Abhazya Parlamentosu Devlet
Yasa ve Mahkemeler Reform Hazırlık Komisyonu'nun bulunacağı bir çalışma
grubunun oluşturulmasına karar verdi.
06.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Dışişleri Bakanı
Sergey Şamba, BM İnsan Hakları Abhazya temsilcisi ile görüştü |
Sohum,
5 Ağustos 2009 tarihinde, Dışişleri Bakanı Sergey Şamba,
BM İnsan Hakları Abhazya Temsilcisi
Richard
Komenda ile görüştü. Temsilci, Dışişleri Bakanlığına bu ziyaretinin,
üstlendiği görev ile son ziyareti olduğunu, organizasyonun Abhazya'da
etkinliğinin sona erdiğini dile getirdi.
Dışişleri
Bakanlığı'ndan verilen bilgiye göre, Komenda Dışişleri Bakanlığı'na,
Abhazya'da bulundukları sürece yaptıkları dayanışmadan destekten dolayı
teşekkürlerini iletti. Dışişleri Bakanı Sergey Şamba'da, İnsan Haklarını
Koruma kuruluşuna uzun yıllardır, özellikle son zamanlardaki zor
günlerde Abhazya'da yaptıkları işler ve ülkenin yeniden yapılanması
sürecindeki destekleri için kendilerine şükranlarını iletirken, BM ile
varolan gerçekler bazında başka formatta çalışma umudunda olduğunu dile
getirdi.
06.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Abhaz
vekiller vatandaşlık yasası için tatili kesti |
Sohum, Abhazyanın Gal Bölgesi'nde yaşayan
Megrel nüfusun kolayca Abhazya pasaportu almasının önünü açan yasal
değişiklik muhalefetin sert tepkisine yol açında parlamento tatili
yarıda kesmek zorunda kaldı.
5 Ağustosta başkent Sohumda muhalif
parti ve hareketlerin gösterisinin ardından parlamento bugün olağanüstü
toplantıya çağrıldı. Toplantı öncesi Meclis Başkanı Nugzar Aşubanın
düzenlediği basın toplantısı da muhaliflerin baskınına uğradı ve sözlü
sataşmalar yaşandı. Muhalefet, 31 Temmuzdaki son oturumda kabul edilen
yasada Gal sakinleri için Gürcistan vatandaşlığından vazgeçmeleri
şartının getirilmemesini ülkenin geleceğinin altına dinamit koymak
olarak yorumlamıştı.
Parlamento Başkanı Nugzar Aşuba dün
düzenlediği basın toplantısında, Bu düzenlemeler etrafında ortaya çıkan
sorunu görüşmek için toplandık. Devlet Başkanlığı seçimi öncesinde
muhalefet hareketler sadece bunu kullanmak istiyor, özellikle de durumu
istikrarsızlaştırmak için bahane bulmak istiyor. Onların aslında
seçmenlerin oyunu toplaması gerekiyor dedi. Basın toplantısı sürerken
eski Devlet Başkanı Yardımcısı Raul Hacımbanın başında bulunduğu
muhalifler odaya girmeye çalıştı. Bunun üzerine Aşuba muhaliflerin
toplantıya alınmasına izin vererek, Onlar da bizim vatandaşımız!
Bırakın toplantıda onlar da bulunsun dedi. Ancak toplantıda iktidar ve
muhalefet temsilcileri arasında sözlü kavga çıktı. Muhalifler yasa iptal
edilmediği takdirde kitlesel protestoların süreceği uyarısı yaptı.
5 Ağustosta Sohumun merkezinde Abhazya
Milli Birlik Forumu, Gürcü-Abhaz savaşı gazileri örgütü Aruaa ve sivil
hareket Akhâtsa bir miting yapmıştı. Yaklaşık 300 kişinin katıldığı
mitingde, Raul Hacımbanın yanı sıra Gennadi Alamiya, Daur Arşba, Zakan
Agrba ve Vladimir Zantariya yaptıkları konuşmalarda, yasayı devlete
karşı işlenmiş bir suç olarak niteledi. Abhazya Milli Birlik Forumu Eş
Başkanı Daur Arşba, yasa tasarısının yönetim tarafından dayatıldığını ve
milletvekillerinin yaptığı önerilerin dikkate alınmadığını savunarak,
Sonuç olarak kabul edilen kanun tüm mültecilerin dönüşüne sebep olacak.
Ülkede yolsuzluk artacak, Gal sakinlerine para ile pasaport verilecek
dedi. Arşba, yasayı onaylama makamındaki Devlet Başkanı Sergey Bagapşa,
Son söz Devlet Başkanı'nın. Kanun tasarısını reddetmesi lazım. Aksi
takdirde insanları protesto eylemine toplama hakkımızı saklı tutuyoruz
diye seslendi.
Gösteride, Bagapşla görüşmesi için bir
ihtiyarlar heyeti oluşturuldu.
06.08.2009
Ajans Kafkas
|
Bagapş ve
Kokoytı:
Batı ahlaken iflasta |
Londra, Abhazya ve Güney Osetya
liderleri Sergey Bagapş ve Eduard Kokoytı, Britanyanın sol eğilimli
gazetesi Guardiana ortak makale yazarak, Batının, özgürlük isteyen
halklara karşı Gürcistana sorumsuzca destek vererek, ahlaken iflas
ettiğini kaydetti.
Gürcistanın geçen yılki savaşta
yaptıkları ile yüzleşme konusunda Batılı siyasi, medya ve aydınların
ahlaki bir duruş sergileyemediklerini belirten Kafkasyalı liderler,
Amerikan eğitimli ve donanımlı Gürcistan ordusunun yaptığı vahşet
hakkında sorumluluk ve gerçeği talep etmek yerine Batı, komşumuzu
yeniden silahlandırıyor ve yardım adı altında aynı pervasız liderliğe
milyarlarca dolar para veriyor diye çıkıştı.
Abhazya ve Güney Osetya bağımsız
ülkelerdir. Asla Gürcistanın bir parçası olmayacağız vurgusu yapan
Bagapş ve Kokoytı, Geçen 20 yılda uluslar topluluğundaki yerimize
hazırlanmak için sivil toplumun gelişmesini desteklemek, özgür basını
teşvik etmek ve rekabet ortamında seçimler düzenlemek suretiyle sıkı bir
şekilde çalıştık. Aynı şeyin Gürcistanda olduğu söylenemez.
Çocuklarımızın her gün elinde Amerikan silahları bulunan sorumsuz bir
liderden dolayı endişelenmeden büyümesini istiyoruz dedi.
Liderler, Bağımsız gözlemci, gazeteci ve
insan hakları gruplarının Gürcistanın eylemlerini teyit etmesinin
ardından, bazı Amerikalı ve Batılı liderler, Ağustos savaşını kimin
başlattığının önemli olmadığını söyledi. Sivillere saldırı asla önemsiz
değildir. Abhazya ve Güney Osetyalılar uzun vadede, dünyanın bütün
halkları için evrensel hak olan siyasi bağımsızlık ve ekonomik
hedeflerine ulaşacaktır. Fakat yakın dönemde Gürcistanın tecrit ve
yıldırma politikasına Batının rıza göstermesiyle ilerlememiz engellendi
ifadelerini kullandı.
Yazıda, Gürcülerin özgürlüğü Abhazya ve
Güney Osetya'lılarınkinden daha mı önemlidir? Gürcü bir çocuk Abhaz ve
Güney Osetyalı çocuktan daha mı değerlidir? sorusu yöneltildi.
06.08.2009
Ajans Kafkas
|
'Abhazya ve Güney
Osetya'yı ilhak niyeti yok' |
Moskova, Rusya Dışişleri Bakan
Yardımcısı
Grigori Karasin,
Rusyanın ne Abhazya ne de Güney Osetyayı ilhak gibi bir niyetinin
olmadığını söyledi.
7 Ağustos 2008de Gürcistanın Güney
Osetyaya saldırmasıyla çıkan savaşın yıldönümünde düzenlediği basın
toplantısında Karasin, İlhaktan bahsetmek doğru değil. Rusya
Federasyonunun Abhazyaya milli devletin inşası konusundaki yardımının
sistemli bir özellik taşıdığı söylenebilir. Ancak ilhak veya Abhazya ile
Güney Osetyadaki yükseklikleri tamamıyla ele geçirme konusunda Rusya
devletinin bir niyeti yok dedi.
Abhazyada bazı siyasilerin cumhuriyetin
yavaş yavaş Rusya Federasyonu bölgesine dönüştüğüne dair kaygıları
sorulunca Karasin, Bu tür açıklamalar Abhazyada çoğulculuk
düşüncesinin olduğunu gösteriyor ifadelerini kullandı. Rusyanın
Abhazya ve Güney Osetya ile iki devlet arasında ikili ilişkilere dayalı
bir entegrasyon politikası güttüğünü belirten Karasin, Gelecekte ne
olur bunu şu anda tahmin etmek zor, ama eminim ki bizim yakın
hedeflerimiz geniş çaplı devletler arası ilişkilere yönelik dedi.
06.08.2009
Ajans Kafkas
|
Abhazya
Vatandaşlık Kanununda yapılacak olan değişiklikler için politik ve
hukuki çalışmaları yapacak uzmanlar komisyonu kuruldu |
Sohum, Devlet
Başkanı Sergey Bagapşın isteği doğrultusunda, Parlamento tarafından 31
Temmuz tarihinde alınan karar ile, Abhazya Vatandaşlık Kanununda
yapılacak olan değişiklikler için politik ve hukuki çalışmaları yapacak
uzmanlar komisyonu kuruldu.
Komisyon Sosyal ve
Toplumsal İlişkiler Bölüm Başkanı Natela Akaba başkanlığında aşağıdaki
üyelerden oluşuyor.
. Konstantin Ozgan - İhtiyarlar Heyeti Başkanı.
. Sokrat Cincal - "Avrasya
Araştırmalar Enstitüsü" Abhazya Bölüm Başkanı.
. Safarbey Mikanba - Abhazya Baş Savcısı.
. Valeri Gurcua - Mahkemeler Başkanı.
. Dimitri Şamba - Devlet Başkanı Ulusal Meclis Tam Yetkili
Temsilcisi.
. Ludmila Khocaşvili - Adalet Bakanı.
. Arda İnal-ipa
- STK Bölüm Üyesi.
. Liana Kvarçelia - İnsani Yardım Merkezi Müdürü.
. Sergey Smır - Abhazya Devlet Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Dekanı.
Komisyon; 10 Ağustos 2009
tarihinden itibaren çalışmalarına başlayacak.
05.08.2009 Abhazya Devlet Başkanlığı Resmi
Sitesi
|
Aşuba'ya göre
vatandaşlıkta telaşa mahal yok |
Sohum, Abhazya Parlamento Başkanı
Nugzar Aşuba, vatandaşlık kanununda yapılan değişiklikle Galde yaşayan
Megrellerin Gürcistan vatandaşlığından vazgeçmeden kolayca Abhazya
pasaportuna sahip olacaklarına dair eleştirilere yanıt verdi.
31 Temmuzdaki hararetli oturumda kabul
edilen yeni yasada Gal sakinlerinin Gürcistan vatandaşlığından
vazgeçmelerine ilişkin bir şart olmamasına karşın Aşuba bu konuda farklı
düşünüyor. Aşubaya göre Gal sakinlerinin Gürcistan vatandaşlığından
vazgeçtiklerine dair bir belge getirmeleri gerçekçi olmadığından kendi
beyanları yeterli sayılacak. Resmi haber ajansı Aspsnıpresse konuşan
Aşuba, muhalefet hatta bazı iktidar vekillerinin devletin temeline
dinamit konulduğu eleştirilerine hak vermiyor. Aşubanın yeni
vatandaşlık yasasına ilişkin yorumu şöyle:
'Abhazya
Cumhuriyeti Vatandaşlık Kanunundaki düzenleme, tüm Gal sakinlerinin
Abhazya vatandaşlığı alacağı anlamına mı geliyor?
Hiçbir şekilde. Bu, sadece savaşa
katılmamış, Abhazya Cumhuriyetinin egemen statüsünün anayasa karşıtı
metotlarla değişmesi için çalışmamış, çalışmıyor olan, ülkenin anayasal
yapısının zorla değişmesine çağrıda bulunmayan, devletin egemen yapısına
karşı anayasa karşıtı metotlarla savaşmamış, savaşmıyor olan, terör
faaliyetleri ile ilgisi olmayan Gal sakinleri Abhazya vatandaşı sayılır
anlamına geliyor. Üstelik söz konusu olan insanlar, defalarca sürekli
yaşadıkları ikametleri terk etmek zorunda kalan, ancak tek taraflı
mülteci geri dönüş kararı ile Gal Bölgesi'ne, evlerine dönmüş ve orada
yaşamakta olanlar. İşte onlar Abhazya Cumhuriyeti pasaportu alabilir.
Gal Bölgesin'de pasaport alınması için
herhangi bir gürültü yok. Bugüne kadar pasaport için başvuruda bulunan 4
bin kişiden yaklaşık 2 bini pasaporta aldı. Diğerlerinin belgeleri halen
incelenmekte. Güvenlik Konseyi tüm bu belgeleri dikkatlice inceliyor.
Bir kez daha netleştirmek istiyorum ki, pasaport verilmesi söz konusu
olanlar 2005'e kadar Gal'e dönüş yapmış olan kişiler. Bilgilerimize göre
onlar 50 binden fazla değil. Daha başka rakamlar da getirmek istiyorum:
Örneğin, 1996'da yapılan parlamento seçimlerine Gal Bölgesi'nden
yaklaşık 7.000 kişi katıldı. 1999'da yapılan referandum ve Devlet
Başkanlığı seçimlerinde listede 13.000 kişi vardı. 2004'de listede
bulunan 14.500 Gal'liden Devlet Başkanlığı seçimlerine 8 bin kişi kadar
katıldı. Yani Gal Bölgesi'nde on binler, yüz binlerden söz edilmiyor.
Kanunda, yeni 'Abhazya Cumhuriyeti Vatandaşlık Kanununun kabul
edilmesinden (2005'e kadar) önce Gal Bölgesi'nde geri dönenlerden söz
ediliyor. 2005'den sonra geri dönen veya dönecek olan Gal'lilerin
vatandaşlık meselesi genel düzende ele alınacak, yani onların Abhazya'da
10 yıl yaşamaları, geçici ikamet alması, vs. göz önünde bulundurulacak.
Hatırlatmak isterim ki, 1993'de kabul
edilen vatandaşlık kanununa göre, Gal Bölgesi'nin tüm sakinleri ülkemiz
vatandaşı oldu. Biz yeni hiç bir şey yapmadık, sadece kimin özellikle
vatandaşlık için aday olabileceğini netleştirdik.
Şu an yürürlükte olan vatandaşlık
kanununda yaptığımız değişikliğe uygun olarak Gal'de yaşayan ve yukarıda
saydığım şartlara uygun olanlar hiç bir engel olmadan başvurdukları
takdirde pasaport verilecek. Onların, bunun için yazılı şekilde eğer
varsa Gürcistan vatandaşlıklarından da vazgeçmeleri gerekecek.
Yani
dilekçede Gürcü vatandaşlığından vazgeçmeleri yeterli olacak? Belgeli
olarak kişinin Gürcistan vatandaşlığından çıkarılıp çıkarılmadığı talep
edilmiyor?
Prensip olarak bunu düşündük, ama bu
gerçekçi değil. Gürcistan resmi olarak kendi vatandaşının reddini
onaylamaz. Hatırlatmak isterim ki, yasaya göre yaşadığı yere ve yabancı
devlet vatandaşlığı olmasına bağlı olmaksızın tüm Abhaz ve Abazinler
Abhazya Cumhuriyeti vatandaşı kabul ediliyor. Ancak onlar Abhazya'ya
gelip, pasaportumuzu alıncaya kadar Abhazya vatandaşı haklarını
kullanamaz. Abhazya vatandaşı olarak kabul edilen Gal sakinleri de
ilgili organlara başvurmalı ve dilekçe yazarak, Abhazya Cumhuriyeti
vatandaşlık hak ve sorumluluklarının tümüne sahip olmak için Gürcistan
vatandaşlığını reddettiklerini göstermeli. Eğer sonradan onun Gürcü
vatandaşlığını gizlediği ve Gürcü pasaportunu sakladığı tespit edilirse,
vatandaşlığımızdan mahrum bırakma prosedürümüz var.
04.08.2009
Ajans Kafkas
|
Sohum'da satranç
tahtası bir kez daha kuruldu |
Sohum, Abhazyada altıncısı
düzenlenen uluslararası satranç festivali 'Abhazia Open: Sohum-2009'
dün başladı.
Başkent Sohum'daki Devlet Drama
Tiyatrosunda düzenlenen festivale Abhazya ve Rusya'dan 200 kadar
satranççı katılıyor. Abhazya Satranç Federasyonu Başkanı Konstantin
Tujba'nın verdiği bilgilere göre katılımcılar arasında Dmitri Andreykin,
Aleksandr Lastin, Boris Savçenko gibi 11 grandmaster ve 10 uluslararası
düzeyde usta bulunuyor. Turnuvanın başhakemi ise Krasnodar Satranç
Federasyonu Genel Müdürü Aleksandr Sapfirov.
Festivalin organizasyonunu yürüten Tujba,
Festival Abhazya'da eski oyunların popülerleşmesine ve meşguliyeti
olmayan gençlerin spor alanına çekilmesine hizmet ediyor
değerlendirmesini yaptı.
04.08.2009
Ajans Kafkas
|
Megrellere kolay
pasaport gerilim çıkardı |
Sohum, Abhazya Parlamentosu,
ülkenin kritik bölgesi Galde yaşayan Megrellerin Abhazya vatandaşlığına
kabul için Gürcistan vatandaşlığından vazgeçme şartını kaldırması
tartışmalara yol açtı. Bazı iktidar vekilleri ve muhalefet bunun
devletin sonuna getirecek bir adım olduğu görüşünde.
Parlamentonun 1 Ağustosta tatile girmeden
önce 31 Temmuzdaki son oturumunda 11e karşı 20 oyla kabul edilen yeni
vatandaşlık yasası yasaklı olanlar hariç nerede yaşadığına ve yabancı
bir devletin vatandaşı olup olmadığına bakılmaksızın Abhaz (Abaza)
milliyetinden olanlara vatandaşlık hakkı tanıyor. Yine yasaklılar hariç
Abhazya vatandaşlığından yazılı olarak vazgeçmemiş ve Abhazya
Cumhuriyetinin bağımsızlık referandumunun yapıldığı 12 Ekim 1999dan
beri en az 5 yıl Abhazya Cumhuriyetinde sürekli ve aralıksız yaşamış
kişiler Abhazya vatandaşı olabiliyor. Üçüncü kategori ise tartışma
koparan düzenlemeyi içeriyor: Abhazya Cumhuriyetinin tek taraflı kararı
sonucunda Gal bölgesindeki önceki daimi ikametine dönenler Abhazya
vatandaşı olabiliyor. Yasaklı kişiler ise her üç maddede Anayasa
karşıtı metotlarla Abhazya Cumhuriyeti statüsünün değişmesi veya zorla
Abhazya Cumhuriyetinin anayasal temellerinin değişmesi veya anayasaya
aykırı metotlarla devlet yapısının varlığına karşı çalışan (çalışmış
olan) veya terörist faaliyetlere bağlı olanlar dışında ifadesiyle
tanımlanıyor.
Yeni yasa 2005teki vatandaşlık kanunu
çerçevesinde Abhazya vatandaşlığını kazanmış kişilerin durumunu da
etkilemiyor.
Atom bombası gibi
Kanunun Gal özel maddesi parlamentoyu
böldü. Parlamentolar Arası ve Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Guram Gumba
Kabul edilen kanun Abhazya devletinin temeline konulan atom bombası.
İlk hatayı Gürcüleri mülteci kabul ederek 1994de yaptık. İkinci hatayı
şimdi yapıyoruz diye çıkıştı. Milletvekili Daur Arşba ise, Gal
sakinleri otomatik olarak Gürcü vatandaşlığı ile beraber Abhazya
vatandaşlığı alma hakkına sahip oluyor. Dönen 55 bin mülteciden Abhazya
vatandaşlığı için 4 bin başvurunun yapılmış olması Gürcü
vatandaşlığından vazgeçmeyi istemediklerini gösteriyor eleştirisini
yöneltti.
Milletvekili Valeri Bganba ise, Kanunda
değişiklik yapılmasına gerek yoktu. 2005de kabul edilen Abhazya
Cumhuriyeti Vatandaşlığı Kanunu Abhazyanın milli çıkarlarına uygun ve
önceki milletvekillerine bundan ötürü teşekkür etmek gerekiyor. Gürcü
nüfusa neden vurgu yapılıyor? Savaş döneminde Abhazyayı terk etmek
zorunda kalan Yunan, Rus, Ermenilerden farklı olarak onlar neden farklı
haklara sahip olmalı? diye sordu. Gal bölgesinden milletvekilleri
Vyaçeslav Vardaniya ve Bejan Ubiriya ise düzenlemeden ötürü
memnuniyetlerini dile getirdi. İki vekil de Gürcü-Abhaz savaşından
sonra üç kere Gal bölgesine dönmüş olan insanlar Abhazya Cumhuriyeti
vatandaşı olmayı istediklerini gösterdi vurgusu yaptı.
Oturuma katılan Başsavcı Safarbi Mikanba
ise tasarıyı Abhazya Cumhuriyeti Vatandaşlığı Kanunu ile biz 1999
referandumuna katılanları, vatandaşlıkları olduğu halde haklarından
mahrum bıraktık. Bu düzenlemeleri kabul ederek yaptığımız hatayı
düzeltiyoruz diye savundu. Parlamento Başkanı Nugzar Aşuba da Abhazya
pasaportu almak isteyenlerin eskiden olduğu gibi diğer ülke
vatandaşlığını reddettiğine dair dilekçeyle gelmek durumunda olduğunu
belirterek Abhazya yasamasına göre, çifte vatandaşlık sadece Rusya
Federasyonu ile olabilir. Gürcistana gelince onların pasaportlarını
tanımıyoruz ve Gürcistan vatandaşı Abhazya vatandaşı olamaz izahatı
getirdi.
Amaç seçimde Gürcü oylarıyla
zafer kazanmak
11 vekilin Hayır, 20sinin Evet dediği
oylamada bir vekil çekimser kalırken Rita Lolua ve Daur Arşba da
protesto için oturumu terke etti. Muhalefetteki Abhazya Milli Birlik
Forumu, savaşı gazileri sivil örgütü Aruaa, sivil hareket Akhâtsa da
ortak açıklama ile düzenlemeyi eleştirdi. Muhalefetin ortak
açıklamasında şöyle denildi: Parlamento bu adımlarla ülke için
oluşturulan tehlikeli sonuçları görmezden geldi. Bu andan itibaren Gürcü
kökenli Abhazya vatandaşı ile aynı seviyede oldu. Bir anda Abhazyanın
bağımsızlığı için mücadele edenler ile uzun yıllar Gürcü sömürü
çıkarlarına teşvik eden kişiler eşit haklara sahip kılındı. Gal
bölgesindeki nüfusun büyük çoğunluğu Gürcü vatandaşlığa sahip ve onların
düşmanımız olan Gürcistan vatandaşlığından vazgeçmeden Abhazya
vatandaşlıkları tanındı.
Muhalefetin iddiasına göre düzenleme
devlet başkanlığı seçimi öncesinde bölgeden oy toplama kaygısıyla
yapıldı. Açıklamada Çünkü yönetim Abhazya vatandaşlarının büyük
çoğunluğunun desteğini ummadığından zaferini Gürcüler üzerinden garanti
etmeyi hesaplıyor suçlaması yer aldı.
03.08.2009
Ajans Kafkas
|
Rusyadan
Gürcistana sert uyarı |
Moskova, Gürcistan ordusu 7 Ağustos 2008de patlak veren savaşın
yıldönümünde Oset sınırında hareketlenirken Moskovadan sert bir uyarı
geldi. Rusya, Gürcistanı kışkırtmanın devam
etmesi halinde
güç kullanmakla tehdit etti.
Rusya Savunma
Bakanlığının internet sitesinden yayımlanana açıklamada, Gürcistanın
kışkırtmalarına devam etmesi halinde Rusya güce başvurma hakkını
muhafaza ettiği belirtildi. Gürcistanı Güney Osetyanın başkenti
Tskhinvale son haftalarda birçok kez havan topu ve el bombası atmakla
suçlayan Savunma Bakanlığı, "Olaylar, Ağustos 2008de Gürcistanın Güney
Osetya ve Rus birliğine yönelik askeri saldırganlığını andırır biçimde
gelişmektedir. Bu tür eylemler Savunma Bakanlığını ciddi biçimde
endişelendirmektedir. Güney Osetya halkı ve buradaki Rus birliklerine
tehdit oluşturan kışkırtmaların devamı halinde Savunma Bakanlığı bütün
gücünü ve sahip olduğu tüm imkanları kullanma hakkını saklı tutmaktadır
ifadelerini kullandı.
01.08.2009
Ajans Kafkas
|
Tskhinval:
Gürcistan havan topu attı |
Tskhinval, 7 Ağustos 2008de Gürcü ordusunun başlattığı savaşın
yıldönümü yaklaşırken Güney Osetyaya yönelik tehlikeli kışkırtma
eylemleri sürüyor.
Güney Osetya
Enformasyon Bakanlığı, bugün Gürcistanın Ditsi köyünden Güney
Osetyanın askeri kontrol noktasına iki havan topu atıldığını ancak
kimsenin zarar görmediğini açıkladı. Daha önce Tskhinval civarına yine
ateş açılmıştı. Bakanlığa göre son olayda hedef alınan nokta başkent
Tskhinvale birkaç kilometre ötede yer alıyor.
Gürcistan
İçişleri Bakanlığı sözcüsü Şota Utiaşvili ise Gürcistan tarafından ateş
açılmadı diyerek suçlamayı reddedip karşı suçlamada bulundu:
AB gözlem
misyonunun uyarılarına rağmen Ağustos olaylarının yıldönümünde Rusya ve
Güney Osetya durumu gerginleştiriyor.
01.08.2009
Ajans Kafkas
|
|