|
|
Abhazya,
parlamento seçimlerine uluslararası gözlemcileri bekliyor |
Sohum,
Abhazyada yapılacak parlamento seçimlerine 10un üzerinde ülkeden
yaklaşık 25 gözlemcinin katılması bekleniyor.
Parlamento kadro
yöneticisi Vadim Bjaniya, seçimlerinin uluslararası topluma açık olması
için ilgili kurumlara davet gönderildiğini ve 10 Martta yapılacak
seçimleri, 10un üzerinde ülkeden yaklaşık 25 gözlemcinin izleyeceğini
açıkladı.
Abhazyanın
bağımsızlığını tanımamış olan Kuzey Kıbrıs ve Dominik cumhuriyetine de
gözlemci davetiyesi gönderileceği kaydediliyor.
Abhazyada geçtiğimiz
Ağustos ayında yapılan ve Aleksandr Ankuabın galibiyetiyle sonuçlanan
devlet başkanlığı seçimleri, çok sayıda uluslararası gözlemci tarafından
demokratik normlara uygun olarak değerlendirilmişti.
29.02.2012 Ajans Kafkas
|
Ankuab suikast
girişimi hakkında konuştu |
Sohum, Abhazya Devlet Başkanı
Aleksandr Ankuab, kendisini hedef alan saldırının, Abhazyada istikrarı
bozmaya yönelik bir girişim olduğunu söyledi.
Saldırı hakkındaki düşüncelerini
gazetecilerle paylaşan Ankuab, Somut olarak saldırganların kimliği
üzerinde tahminde bulunacak olursak, bunlar ülke içindeki mafya grupları
olabileceği gibi, bu iş için dışarıdan gelen kişiler de olabilir, çünkü
suç grupları arasındaki irtibat güçlü açıklamasında bulundu.
Halkın desteğinin kendisine güç verdiğini
ve çalışmalarının haklılığına inancını arttırdığını, ancak hayatını
kaybeden ve yaralanan korumaları için üzgün olduğunu belirten Ankuab,
vatandaşların bir çoğu gibi, saldırının, Abhazyada istikrarı bozmaya
yönelik bir girişim olduğunu düşünüyorum dedi.
Ankuabın korteji 22 Şubat sabahı Gudauta
şehri yakınlarında saldırıya uğradı. Devlet Başkanı olaydan yara almadan
kurtulurken, korumalarından biri yaşamını yitirdi, ikisi ise ağır
yaralandı.
25.02.2012 Ajans Kafkas
|
Abhazya halkı
Ankuab'a düzenlenen saldırıya tepkili |
Sohum,
Abhazya halkı Devlet Başkanı Aleksandr Ankuaba düzenlenen saldırıya
tepkili.
Ankuaba düzenlenen
saldırıyı protesto etmek amacıyla dün Sohum, Gudauta, Tkuarçal ve
Oçamçirada mitingler düzenlendi. Mitinglere katılınlar bugüne kadar
Ankuaba düzenlenmiş olan suikast girişimlerinin hiç birinin
aydınlatılamamış olmasından dolayı tepkilerini dile getirdiler.
Dün Ankuaba altıncı
kez düzenlenen suikast girişiminde, Devlet Başkanının bir koruması öldü,
iki koruması yaralandı, kendisi ise zarar görmedi.
Sohumdaki eyleme
katılanlardan Mizan Zuhba, Saldırıyı kınıyor ve suçluların bulunarak
cezalandırılmasını istiyoruz. Bu saldırı ülkemize karşı bir eylemdir, bu
yüzden hep birlikte mücadele etmeliyiz dedi.
Yönetmen Vyaçeslav
Ablotiya ise, Devlet Başkanı kişiliğinden bağımsız olarak devletin
sembolüdür. Ona yapılan saldırı ülkemize yapılmıştır. Bu utanç verici
saldırıya karşısında bir şeyler yapmamız gerekiyor şeklinde konuştu.
Protesto eylemlerine
katılanlar dışında saldırıyla ilgili düşüncelerini paylaşanlardan,
Devlet Tiyatrosu oyuncusu Kiasov Hagba, Ankuaba daha önce de
saldırılar düzenlendi, ancak nedense kimsenin failler hakkında bir
bilgisi yok. Bu bana çok ağır geliyor. Faillerin ortaya çıkarılmasından
sorumlu olan kişiler var. Onların bir şeyler yapması gerekmiyor mu?
ifadelerini kullandı.
Abhazya Parlamentosu
milletvekili Batal Kobakhiya, Bu tür saldırıların Aleksandr Ankuabın
şahsına değil güvenliğimize ve istikrarımıza yönelik saldırılar olduğunu
düşünüyorum. Kesinlikle belirli güçler bizim bazı ülkeler tarafından
tanınan bağımsız bir ülke olmamızdan hoşnut değil. Barış ve istikrarı
hedeflememiz birilerinin hoşuna gitmiyor dedi.
Abhazya Gençlik ve
Spor Komitesi Başkan Yardımcısı Gudis Agrba ise şöyle konuştu: Devlet
Başkanımıza yapılan tüm saldırılara karşı tepkiliyiz. Sabahtan beri
ülkenin her yerinden gençler, protesto gösterilerine destek olmamız için
bize başvuruyor. Ankuab, halkımızın kendi ayakları üzerinde durarak iyi
bir yaşam sürmesi için en çok sorumluluk alan az sayıdaki insandan biri.
Ancak buna engel olmak isteyenler var. İçişleri Bakanlığına bir an önce
bu suçu açığa çıkarmaları için sesleniyoruz.
Ankuaba düzenlenen
saldırıyla ilgili olarak Birleşik Abhazya Partisi bir açıklama
yayınladı. Saldırının ancak Abhazya ve Abhaz halkının düşmanları
tarafından gerçekleştirebileceğinin vurgulandığı açıklamada, Aleksandr
Ankuab demokratik yolla, Sergey Bagapşın ölümünün ardından Abhazya
Devlet Başkanı seçilmiştir. Kendisi, tüm enerjisini, tecrübesini ve
bilgisini genç Abhazya devletinin geleceği için harcamaktadır. Abhazya
halkı Devlet Başkanlarının önderliğinde Abhazya Devleti'nin güçlenmesi,
her bir vatandaşının yaşam kalitesinin artması için elinden gelen her
şeyi yapıyor. Kimsenin bu tür terör eylemleri ile hiçbir şey elde
edemeyeceğine ve suçluların cezalandırılacağına inanıyoruz ifadelerine
yer verildi.
Muhalif Abhazya Milli
Birlik Forumu partisi de Devlet Başkanını hedef alan terör eylemini
kınadı. Milli Birlik Forumu açıklamasında güvenlik güçlerine yönelik
sert eleştirilere yer verdi: Yalnız sade vatandaşların değil Abhazya
Devletinin üst düzey yetkililerinin bile yaşam ve güvenliğinin garanti
altında olmadığı şartlarda bağımsızlığımızın tanınması temin etmek zor
olacaktır. Ankuaba yönelik daha önceki saldırıların faillerinin
bulunamaması açığa çıkarılmaması milli güvenlik sisteminin olmayışını ve
güvenlik organlarının yetersizliğini doğrulamakta, bu da istikrarsızlığa
sebep olmaktadır.
Ankuaba düzenlenen
saldırı, Rusya Dışişleri Bakanlığı tarafından ülkede yapılacak
parlamento seçimleri öncesinde istikrarı bozmaya yönelik bir girişim
olarak değerlendirildi. Gürcistan Parlamento Başkanı David Bakradze ise
Ankuab suikastının sorumluluğunu Rusyaya yıktı. Bakradze, Saldırının
sebebi hakkında bir şey söyleyemem, ancak uluslararası hukuka uygun
olarak, bugün Abhazyada meydana gelen tüm süreçlerden, bu bölgeyi
işgal etmiş olan devlet, yani Rusya sorumludur dedi.
23.02.2012 Ajans Kafkas
|
Abhazya Devlet
Başkanına düzenlenen suikastda "gürcü izi" yok |
Sohum, Abhazya Devlet Başkanı
Aleksander Ankuaba düzenlenen suikastda "gürcü izi" yok. Abhazya
Devlet Başkanının Basın Sözcüsü Kristian Bjanyanın bildirdiğine göre, suikast
titizlikle ve iyi organize edildi. Devlet yöneticilerine göre, yapılan
suikastda gürcü izi yok. Suikast açıkca Devlet Başkanı'na karşı idi.
Bjanya, Bu ilk değil, altıncı. Buna rağmen suikastı gürcü izi ile
bağlantılı görmüyoruz, diyerek altını çizdi.
Abhazya Devlet Başkanı ve refakatçıları
Gudautadan Sohuma giderken, tanksavar ve makineli tüfeklerle saldırıya
uğramış, korumalarından ikisi hayatını kaybetmiş ve biri de ağır
yaralanmıştı. Devlet Başkanının kendisi yara almadan kurtuldu.
Rusya Devlet Başkanı Medvedev, Abhazya
Devlet Başkanı Ankuaba, suikastın araştırmasında yardım teklifinde
bulundu. Abhazya yardım teklifi için teşekkür etti ve yardım teklifini
kabul etti.
23.02.2012 Apsuaa
Rıbjı
|
Abhazya
Devlet Başkanına suikast |
Gudauta, Bilinmeyen kişiler, bu sabah Abhazya Devlet Başkanı
Aleksander Ankuabın aracına ateş ettiler. RIA Novosti haber ajansının,
Devlet Başkanının güvenlik servisinden aldığı bilgilere göre, Ankuab
yaralanmadı. Korumalarından Remzik Tsugba hayatını kaybederken, iki
korumasının ise ağır yaralandığı belirtildi.
Devlet Başkanının aracına Gudauta civarında makineli tüfeklerle ateş
edildi. Ankuab, suikast esnasında Sohumdaki bürosuna gitmek için yolda
bulunuyordu.
Bu
saldırı, Ankuaba karşı girişilen altınca suikast. En son 23 Eylül 2010
tarihinde evine havan topu ile saldırılmış ve yaralanmıştı.
22.02.2012 RIA Novosti
|
Abhazya'da
en derinde yaşayan hücreler keşfedildi |
Rus ve
İspanyollardan oluşan bir araştırma ekibi, Abhazyadaki dünyanın en
derin doğal mağarası olan Krubera-Voronya Mağarasında, yaklaşık iki
kilometre derinlikde, en derinde yaşayan canlı hücreler keşfetti.
Dört yeni hücre
keşfettiklerini açıklayan Pamplona Navarra Üniversitesinde çalışan
biologlar Rafael Jordana ve Enrique Baquero, "Terrestrial Arthropod
Reviews" dergisinde hücrelerin tanıtımını yaptılar.
Yeni keşfedilen hücrelerin karanlık ve
verimsiz derinliğe özel bir adaptasyonları olduğu, hücrelerin gözlerinin
olmadığı ve aşırı bir kimyevi duyularının olduğu belirtiliyor. Yeni
keşfedilen, bilimsel adı ile Plutomurus ortobalaganensis, hücrelerden
bir tanesi 1980 metre derinlikte bulundu. Ve böylece bugüne kadar
bilinen en derinde yaşayan böcek.
Araştımacılar hücreleri 2010 yazında
keşfetmişlerdi.
Krubera-Voronya Mağarası dünyanın en derin
doğal mağarası ve 2191 metre derinliğinde.
22.02.2012
Apsuaa Rıbjı
|
Ankuab,
İngiltere'nin Tiflis Büyükelçisini kabul etti |
Sohum,
Abhazya
Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab, İngilterenin Tiflis Büyükelçisi Judith
Goughu kabul etti.
Ankuabı, Mşıbzia
diyerek Abhazca selamlayan Gough, Abhazyaya ilk ziyaretinde, ülkenin en
yetkili isminden AB ile işbirliği olanakları konusunda olabildiğince
fazla bilgi almak istediğini belirtti.
Abhazyanın tavrı ile
ilgili kilit konular üzerinde duran Ankuab ise Avrupa Birliği ile
ilişkilerimiz şu anda pek iyi değil ve gelecekte de bunun değişeceğine
emin değilim dedi.
Abhazyanın, Gürcü
tarafına hizmet etmesi planlanan tanımadan işbirliği modeli
çerçevesindeki projelere ihtiyacı olmadığını belirten Ankuab, Gerçek şu
ki; Gürcistan politikalarına hizmet eden hiçbir proje Abhazyada
yaşamayacaktır. Biz oldukça zorlu bir süreçten geçtik. Bu süreç
Avrupanın tahmin edebileceğinden çok daha fazla güçlüklerle doluydu.
Tek istediğimiz sizler gibi kendi kimliğimizi koruyabilmek şeklinde
konuştu.
Ankuab ayrıca, AB
ülkeleri ile bu çerçevede yapılacak görüşmeleri anlamsız bulduğunu da
sözlerine ekledi.
Gough ise bu tür
görüşmelerin, Abhazyanın kendisini dünya toplumuna ifade edebilmesi
açısından önem taşıdığını belirtti ve Abhazyanın yaklaşımını dikkate
alarak bir kez daha AB - Abhazya işbirliği olasılıklarını inceleme sözü
verdi.
Abhazya Dışişleri
Bakanı Vyaçeslav Çirikba da Gough ve beraberindekilerle bir araya geldi.
Bu görüşmenin ardından gazetecilere açıklamada bulunan Gough,
Abhazyada, eğitim, kültür ve İngilizce eğitimi alanındaki projelerin
gerçekleştirilebilme olasılığını öğrenmek istedik. İngilizce herkese
imkanlar açan küresel bir dil. Bu yüzden uzmanlarımızın Abhazyada
İngilizce öğretimi ve modern eğitim metotları alanında çalışmasının
faydalı olacağını düşünüyoruz dedi.
Abhazya toplumunun
Avrupadan izole edilmemesi gerektiği fikrinde mutabık olduğumuzu
düşünüyorum diyen Çirikba ise gazetecilere yaptığı açıklamada, Sayın
Gough ile görüşmemizde Abhazya pasaportlarına İngiltere vizesi verilmesi
olasılığını da gündeme getirdik. Bu konuyu İngiltere Dışişleri
Bakanlığına taşımayı düşünüyoruz. Umut ediyorum ki; dikkate alınacaktır
dedi ve Abhazya ve Güney Osetya vatandaşlarına verilmek üzere Gürcistan
tarafından hazırlanan tarafsız pasaportların asla kabul edilmeyeceğini
hatırlattı.
21.02.2012 Ajans Kafkas
|
Suriye vatandaşı
iki kişi Abhazyaya dönüş yaptı |
Sohum,
Suriye vatandaşı iki Abaza, ailelerinin anavatana geri dönüş şartlarını
oluşturmak üzere Abhazyaya geldi.
17 Şubat Cuma günü Abhazyaya gelen Suriyeli Nişan Vanaça ve Şamil
Marşan Dışişleri Bakanı Vyaçeslav Çirikba tarafından kabul edildi.
Görüşmeye Dışişleri Bakanlığının Türkiye ve Orta Doğu masası Başkanı
İnar Gıtsba ve Geri Dönüş Komitesi
Başkan Yardımcısı Ahmat Marşan katıldı.
Mimar Nişan Vanaça ve
Endüstri Mühendisi Şamil Marşan şu anda Sohumda Abhazya tatil evinde
kalıyorlar. Nişan Vanaça, anavatanları Abhazyaya tüm ailesinin geri
dönüş şartlarını oluşturmak amacıyla geldiğini söyledi. Vanaça, kısa
süre içinde iki yeğeninin de Abhazyaya gelmeyi planladığını belirtti.
Dün konuyla ilgili bir
brifing veren İnar Gıtsba, Abhazyaya dönme hazırlığı yapan ailelere
yardım konusundaki somut önlemler görüşüldü. Şu anda Dışişleri Bakanlığı
ve Geri Dönüş Komitesi toplam on üç fertten oluşan iki aileye yardımcı
olmaya çalışıyor dedi.
21.02.2012 Ajans Kafkas
|
Abhaz siyasi
parti liderleri: En nitelikli isimleri aday gösterdik |
Sohum,
Abhazyada Parlamento seçimleri için siyasi partilerden 35 aday
gösterildi. Birleşik Abhazya Partisi ve Milli Birlik Forumu partisi
11er, Komünist Partisi 7, Ekonomik Kalkınma Partisi 6 adayla seçimlere
girecek.
Sohumda düzenlenen
ortak basın toplantısında, Komünist Parti lideri Lev Şamba, Milli Birlik
Forumu lideri Raul Hacımba, Birleşik Abhazya Partisi Başkan Yardımcısı
Vahtang Pipiya ve Ekonomik Kalkınma Partisi Başkan Yardımcısı Givi
Gabniya, partilerinin aday gösterdiği kişilerin profesyonellik esasına
göre seçildiğini kaydettiler.
Parlamentonun
yetkilerini kullanamadığını belirten Raul Hacımba, Devlet
Başkanlığına
aday olduğumda yolsuzlukla mücadele konusunda mevzuatın geliştirilmesi
gerektiği konusunu gündeme getirdim. Şu anda etkili kanunlar
çıkartamıyoruz, hiçbir şey değiştirmiyoruz. İçişleri bakanlığı ve
savcılık çalışmalarını da eleştirebiliriz, ancak bunların öncesinde
parlamento üzerine düşen görevleri almıyor dedi.
Birleşik Abhazya
Partisi Başkan Yardımcısı Vahtang Pipiya ise Parlamentonun geniş
yetkilerinin olduğunu kimse reddetmiyor, ancak bunun nasıl kullanıldığı
başka bir konu. Bizim amacımız ekonomik atılımda bulunmak ve bunun için
gerekli düzenlemeleri yapmak açıklamasında bulundu.
Abhazya Ekonomik
Kalkınma Partisi Başkan Yardımcısı Givi Gabniya, milletvekillerinin en
önemli görevinin yolsuzlukla mücadele olduğunu söyledi: Milletvekilleri
ciddi problemleri gündeme getirmekten korkmamalı. O zaman gerçekten
duruma etkide bulunabilir. Milletvekilleri yasama görevlerinin yanında,
bütçe kaynaklarının harcanması konusunda en azından kontrol imkanına
sahipler.
Pipiyanın düşüncesine
göre ise parlamento, özellikle konut problemlerine ve ekonomik gelişmeye
odaklanmalı. Pipiya, Ekonomik anlamda devletin stratejisini
belirlememiz gerekiyor, aksi takdirde sosyal sorunları çözecek gücümüz
olmaz. Sürekli yabancı yardıma bağlı kalamayız. Güçlendirilmiş bir tempo
ile ekonomiyi geliştirmemiz lazım dedi.
Hacımba da konuyla
ilgili olarak, Hepimiz biliyoruz ki, ekonomimiz Rusyanın finansal
yardımı ile büyüyor. Rusya yardımı kesildiğinde ekonomimizi hangi temel
üzerinde, nasıl güçlendireceğimizi görebilmeliyiz ifadelerini kullandı.
Hacımba ayrıca
yolsuzluk ve seçim kanunu konularına da değindi: Diğer bir sorun
yolsuzlukla mücadele ve en önemlisi seçim kanunu. Eğer seçim kanununu
değiştirmez ve bugünkü haliyle bırakırsak problemlerimiz devam
edecektir. En kısa zamanda değişiklikler yapmalı ve insanların seçim
sürecine gerçekten katılımda bulunabilmeleri için şartları
oluşturmalıyız.
Seçim kanunda
değişiklikler yapılması fikrine katılan Gabniya, Konuyla yeni
parlamento oluşturulur oluşturulmaz ilgilenilmeli. Bu konuyu uzatırsak,
her yeni seçim öncesinde tekrar gündeme gelecek. Ayrıca, anayasa
mahkemesiyle ilgili bir karar alınmasının da zamanı geldi dedi.
Komünist parti lideri
Şamba ise seçim kanunlarının çok kötü olmadığını ancak daha iyi hale
getirilmesi gerektiğini belirtti ve ek listeler konusunda endişelerini
dile getirdi.
Abhazyada parlamento
seçimleri 10 Martta yapılacak. Abhazya Yüksek Seçim Kurulunun 16
Şubatta yaptığı açıklamaya göre seçimler için kayıtlı 150 aday
bulunuyor.
18.02.2012 Ajans Kafkas
|
Fazıl İskender:
Demokrasi düşü iz bırakmadan kayboldu |
Geçtiğimiz günlerde yazar Fazıl İskender,
modern klasik dalında Yasnaya Polyana edebiyat ödülüne ve RF hükümeti
kültür ödülüne layık görüldü. Ancak Mart ayında 83 yaşına girecek olan
usta edebiyatçı halen çalışmaya devam ediyor. Rusya gerçeği ile ilgili
oldukça keskin ifadelerde bulunan Fazıl İskenderle geleceği konuştuk.
Fazıl İskender, sizin bir sözünüzle
başlayalım: Demokrasi bizi en önemli şeyden, demokrasi hayalinden
mahrum bıraktı. Komünizm hayali ise daha önce harcandı. Şimdi ne hayal
etmeli?
Savaş olmamasını ve bütün bir toplumun
barışçıl bir gelecek arzuladığını hayal edin. Sınıf mücadelesi bugün
nakit mücadelesine dönüştü. Eh, yine daha iyidir, ama yoksulluğun bu
kadarı da olur mu feryatları da artık iyice göze batıyor. İnsan hakları
deklarasyonundan, insan hakları dekorasyonuna geldik. Umut şu: Bir gün
gelecek, tüm bunlar insani yüzü olan sosyal bir yapıya dönüşecek. Bunun
nasıl adlandırılacağı önemli mi?
Rusyanın 1991de kazandığı ve sizin de
son SSCB Yüksek Konseyi üyesi olarak savunduğunuz özgürlüğün, toplumu
sadece totalitarizmden değil, aynı zamanda haya, vicdan ve ahlaktan da
kurtardığı için üzgün olduğunuz söyleniyor
Evet, öyle. Haya kelimesi bugün artık
uygunsuz. Sanki sansür uygulanması gereken bir sözcük yahut bir sövgü.
Tarafsızlık ve vicdan da öyle. Bu kelimeleri kullanan kişiye
ihtiyatla bakıyorlar. Uzunca süre düşündüm, sorun nerede diye. Ve şunu
anladım: İnsanımızın ruhunun derinliklerinde mutlaklık arzusu yaşıyor.
Mutlak vicdan isteği büyük Rus edebiyatını oluşturdu, mutlak özgürlük
isteği ise toplumun barbarlaşmasını. Şiirle devam ediyorum: Nereye
dokunsan, orada küstahlık/ Yapacak neyimiz kalır? / Buna nasıl son
verilir? / Küstahlık! Geriye yapacak başka ne kalıyor? İşte bütün bir
ülke birbirimize küstahlık edip duruyoruz. Ve birçok dürüst insan buna
direnmeyi bırakıyor: Belarustan Kamçatkaya/ Hayat sırtını yere
getirdi. Geçenlerde aydınlardan biri bana şunu dedi: Dürüstlükten
yoruldum. Bu, namussuz olacağım anlamına gelmiyor, ancak kayıtsızlığa
düşebilirim
Bilinç altında ahlaktan kurtulmayı
istiyor olabilir miyiz? Üstelik buna izin de veriliyorsa?
Bu, biliyor musunuz, insanın gizli
eğilimi. Vicdan istediği gibi yaşamasına engel oluyor. Kendine hakim
olması ve diğerlerine bakması gerekiyor. Bu tür frenler ise çok kişiyi
memnun etmiyor. Ve irade yerine serbestlik ön plana çıkıyor.
Yani, özgürlük bizim için, sonuç olarak
kötülük mü?
Eğer o ahlak zincirlerini kırıyor ve
sınırsızlığa imkan veriyorsa, elbette öyle. Kişinin doğal menfaatlerini
koruyan özgürlük ise iyidir. Birini diğerinden nasıl
ayırabiliriz? Rusyanın bir geleceğe sahip olup olmayacağı da burada
gizli. SSCBde dürüst olmak daha kolaydı. O yıllarda kötülüğün belirgin
sınırları vardı. Eğer birisi vicdanını bir tarafa bırakıp bu sınırları
ihlal etse bile, en azından ne yaptığının bilincinde idi. Şimdiki
kötülük muğlak ve belirsiz. Bu yüzden daha da korkunç
Sovyet yönetimi halkı çukura sürmekle
birlikte, zoraki şekilde, uçurumdan korudu. Şimdi ise hiçbir şekilde
engellenmeyen bizler, ahlaki uçumun kenarında denge sağlamaya
çalışıyoruz. Mitingler gürültülü, halk ise sessiz. Çünkü bilmiyor: haya
ve vicdan olmalı mı olmamalı mı? Tünelin sonunda ışık var mı? Her
halükarda tavsiye vardır: Eğer kötülüğün çıkışında sizi hayasızlık
bekliyorsa geri dönün. Batıya özgürlük Rusyadan yüzyıl önce geldi.
Onlar aşırılıklarını dizginlemeyi öğrendiler. Bizse henüz öğrenemedik.
Bununla birlikte, özgürlük için ödenen
bedelin sıradan insanlar için son derece ağır olduğu söyleniyor.
Bu bedeli ölçmek mümkün değil, ancak
özgürlük için gerekliydi. İnsan her halükarda kendisini ele alıp,
gerçek, dürüst ve tam bir yaşam sürmeli. Bizim sizinle bu kurala boyun
eğmekten başka bir şeyimiz kalmıyor. Her şeyin daha kolay ve akıllıca
olmasını isterdim. Elbette kim istemezdi ki? Ancak biz de sizinle
Rusyadayız.
2008 Rusya-Gürcistan anlaşmazlığının ardından,
kendisine 70. doğum günü dolayısıyla verilmek istenilen Dostluk nişanını
reddeden Vahtang Kikabidze, Argumentı i Fatkıye şunu söyledi: Vatanım
Gürcistan benim için daha değerli. Ve Mimino filminden bir repliği
tekrarladı: Kişi kendi toprağında yaşamalı. Peki sizin için hangisi
daha değerli: Rusya mı Abhazya mı?
Bunu hiçbir zaman düşünmedim. Gerçi bana
bazen, Yaşamak için neden kendi şehriniz Sohumu değil de Moskovayı
seçtiniz? diye soruyorlar. Onlara ne cevap verilebilir? Ben bir Rus
yazarıyım. Eserlerimi Rusça yazıyor, Abhazyadan bahsediyorum.
Moskovada kendimi yabancı hissetmiyorum. Burayı özellikle de seçmedim.
Burayı, henüz gençliğimde, yaşam benim için seçti. Burada okudum, burada
çalıştım, uzun zamandır buradayım. Geçenlerde oğlum Aleksandr bana
sordu: Baba, Rus olmayışın sana hiç engel oldu mu?. Düşündüm ve cevap
verdim: Biliyor musun Saşa, hayır hiçbir zaman olmadı!. Sadece benim
için de değil, Rusyada Rusçu olmamak çoğu zaman, kimse için engel
olmadı. Sadece son zamanlarda, bazıları için problem oldu. Ancak bu
sadece Rusyaya özgü değil, sonuçta her şey normale dönecek.
Gürcüler, Abhazya hakkında şöyle
diyorlar: Bu bizim iç meselemiz! Kendimiz halledebiliriz. Biz
Abhazlarla komşuyuz, Kafkasyada ise komşu, yakın akraba gibidir. Bize
karışmazlarsa, birbirimizle her zaman anlaşırız. Siz ne
düşünüyorsunuz?
İnşallah böyle olur. Eğer iki tarafta buna
istekli olursa, savaş ve dışarıdan müdahale olmadan barış gerçekleşir.
Abhazlar ve Gürcüler gelecekte yan yana barış içinde yaşayabilir mi?
Neden olmasın? Bu kendilerine bağlı. Fakat benim görüşüm onların tek
devlette değil de gerçekten iyi komşular olarak yaşamalarının daha iyi
olacağı yönünde. Hataları affedebilmek gerekli.
Savaşta her iki taraftan akıtılan kanlar
ne olacak peki? Bunu da mı affetmek lazım?
Siz ne öneriyorsunuz, intikam mı? Peki
sonra? Bu bir çıkış değil, hiçbir yere gitmeyen yoldur. Rusya, Birliğin
dağılmasının ardından iç savaşlardan kaçınmayı bildi, gücünü de buna
borçlu.
Yine sizin bir sözünüz: Bilgelik
hayatla barışmak, onunla uzlaşmaya varmaktır. Sizin barışık
olamadığınız ne var?
Kötülük. Kötülüğün insan ruhunun
karakteristiği olduğunu, onu oradan ve sosyal yaşamdan kovmanın
irademizi aştığını anladım. Kötülüğün bir parçası her zaman kalacak. Ben
yapabildiğim kadarı ile onunla mücadele ettim, ancak yenemedim. Kötülük
sadece engellenebilir, onsuz yapmaya çalışılabilir. Toplum her zaman
kendisinde şu duyguyu geliştirmeli: Karanlık ve kaosla barış olmaz.
Ancak insan her zaman, büyük bir tutkusu olduğunda her şeyi iyiye
çevirebileceğini düşünüyor. Oysa ki bu nesillerin işidir. Sabırlı olmak
lazım.
Sanatınızda da aynı kuralı mı
uyguluyorsunuz?
Kitaplar, başka bir konu. Yazmak, hayatı
yaşanılabilecek şekilde düzenlemektir. Benim yaptığım da bu.
15.02.2012 Ajans Kafkas
|
Cenevre görüşmeleri
eş başkanları Abhazya dışişleri bakanı ile görüştü |
Sohum, Cenevre Görüşmelerinin eş
başkanları Sohumda Abhazya Dışişleri Bakanı ile bir araya geldi.
Kafkasyanın güneyinde anlaşmazlık
meselelerinin çözümü ve istikrar konulu Cenevre Görüşmelerinin eş
başkanları Philippe Lefort (AB), Anti Turunen (BM) ve Padraig Murphy
(AGİT), Abhazya Dışişleri Bakanı Vyaçeslav Çirikba ile Sohumda görüştü.
Mart ayında Sohuma yapılacak 19. Cenevre
Görüşmeleri öncesinde Abhazyaya gelen eş başkanlardan Philippe Lefort,
Çirikbaya, Çözüme dönül yaklaşımlarınızı öğrenmek ve nasıl ileri
gidebileceğimizi incelemek için buradayız dedi.
Lefort, Abhazya ve Gürcistan sınırının
istikrara kavuşması ve istenmeyen olayların engellenmesi için
oluşturulan beşli görüşme mekanizmasının, Cenevre Görüşmelerinin en
önemli başarısı olduğunu kaydetti.
Beşli mekanizmanın başında bulunan Anti
Turunen ise son zamanlarda yaşanan cinayet ve insan kaçırma olaylarına
dikkat çekti. Kriminal yapılarla ortak mücadele aygıtı oluşturulmasını
öneren Turunen, 29 Şubatta yapacağımız toplantıda bu konuyu ele
alabiliriz dedi.
Cenevre görüşmeleri eş başkanları bugün
Pitsundada yapılmakta olan Gürcü-Abhaz Sorununun Kaynakları, Arka Planı
ve Barış Arayışları konulu seminere katılıyor.
Abhazya Dışişleri Bakanı Vyaçeslav Çirikba
seminer öncesinde yaptığı açıklamada, AB, BM ve AGİTten
meslektaşlarımızla, anlaşmazlığın nedenleri ve çözümü konusundaki
düşüncelerimizi paylaşacağız. Seminerin bizim yaklaşımlarımızın daha iyi
anlaşılmasına yardımcı olacağını düşünüyorum dedi.
Cenevre
eş başkanları ve Vyaçeslav Çirikbanın yanı sıra seminere, Abhazya
Güvenlik Konseyi sekreteri Stanislav Lakoba, eski parlamento başkanı ve
1993-1994 Cenevre görüşmeleri Abhazya heyeti başkanı Sokrat Cincoliya,
Sivil Meclis Başkanı Natella Akaba, eski savunma bakanı Garri Kupalba ve
sivil toplum temsilcileri katılıyor.
15.02.2012 Ajans Kafkas
|
Abhazya'nın
Asya-Pasifik elçisi, Çirikba ile görüştü |
Sohum, Abhazyanın Asya-Pasifik bölgesi elçisi Yuris
Gulbis, başkent Sohumda Dışişleri Bakanı ile görüştü.
Yuris Gulbis dün dışişleri bakanlığında,
Dışişleri Bakanı Vyaçeslav Çirikba, yardımcısı İrakli Khintba, Asya,
Afrika ve Asya-Pasifik masası başkanı Adgur Çegiya ve gazetecilerle
görüştü.
Çalışmaları hakkında bilgi veren Yuris
Gulbis, Bizi tanıyanlar dışında 12 ülke ile ilişkileri geliştiriyoruz.
Bunlar, son 30-50 yılda bağımsızlığını kazanmış olan ülkeler. Bizim
bağımsızlık isteğimizi çok iyi anlıyorlar ve destekliyorlar dedi.
ABD ve İngiltere gibi büyük güçlerin
Abhazyayı tanımaya yakın ülkelere sürekli baskı yaptığını ifade eden
Gulbis, Herhangi bir ülkenin yönetimi ile resmi düzeyde görüşmelerimiz
olduğunda, Abhazyanın Gürcistanın parçası olduğunu söyleyerek, bizi
tanımamaları için baskı yapıyorlar. Yine de bölgede başka ülkeler
tarafından tanınacağımıza dair umutlarımız devam ediyor açıklamasında
bulundu.
Gulbis gazetecilere ayrıca, Abhazyayı
tanıyan Nauru, Vanuatu ve Tuvaluya AB ve uluslararası yardım
kuruluşları tarafından çeşitli projeler için ayrılan finans desteğinin
durdurulduğu bilgisini verdi.
Dışişleri Bakanı Vyaçeslav Çirikba ise,
Asya-Pasifik bölgesinin, Abhazyalı işadamlarının ilgisini çekebilecek,
gelişen bir bölge olduğunu, Abhazyanın internet ve diğer medya araçları
üzerinden doğru tanıtılmasının, dışişleri olarak öncelikli görevleri
arasında yer aldığını kaydetti.
14.02.2012 Ajans Kafkas
|
Dünya
Abhaz-Abazin Halkı Birliği 20. yılını kutluyor |
Sohum,
Dünya Abhaz-Abazin Halkı Birliği 20. kuruluş yıldönümünü kutlamaya
hazırlanıyor.
Abhazya Devlet Başkanı
Aleksandr Ankuab, dün, 20. yıl kutlamaları organizasyonu için bir
komisyon kurulması kararını imzaladı.
Komisyonun
başkanlığını Başbakan Yardımcısı İndira Vardaniya yapacak. Komisyonda
yer alacak diğer isimler şunlar: Kültür Bakanı Badra Gunba, Eğitim
Bakanı Daur Naçkebiya, Dışişleri Bakanı Viaçeslav Çirikba, Geri Dönüş
Komitesi Başkanı Zurab Adleyba, Dünya Abhaz-Abazin Halkı Birliği Başkanı
Taras Şamba ile Genel Sekreter Gennadi Alamia, Sosyal Araştırmalar
Enstitüsü Etnoloji Bölümü Başkanı Yura Argun ve enstitü üyesi Tali Copua.
Komisyona bir ay
içinde kutlamalarla ilgili planın hazırlanması görevi verildi. 20. yıl
töreni Eylül ayında yapılacak.
Dünya Abhaz-Abazin
Halkları Kongresi 1992 yılında, Abhazyada savaşın en hareketli olduğu
bir dönemde kurulmuştu.
10.02.2012 Ajans Kafkas
|
Oçamçira merkez
meydanı Sergey Bagapş adını alacak |
Sohum, Abhazyanın Oçamçira şehri
merkez meydanına eski Devlet Başkanı Sergey Bagapşın adı verilecek.
8 Şubatta yapılan Oçamçira bölge
toplantısında Abhazyanın eski Devlet Başkanı Sergey Bagapşın adının
Oçamçira merkez meydanına verilmesi kararı alındı. Bagapşın adı ayrıca,
defnedildiği köyü Cgârdaya giden yola da verilecek.
10.02.2012 Ajans Kafkas
|
Abhazya
yönetiminden AB Elçisine: Tarafsız pasaport kabul edilemez |
Sohum,
Abhazya yönetimi bir kez daha tarafsız pasaportların kabul edilemez
olduğunu açıkladı.
Abhazyaya resmi bir
ziyarette bulunan Avrupa Birliğinin Tiflis Büyükelçisi Philip Dmitrov
ile görüşen Abhazya yönetimi, bir kez daha Gürcistan tarafından
hazırlanan tarafsız pasaportların kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Tarafsız pasaport
önerisi ilk kez Temmuz 2010da zamanın Gürcistan Entegrasyon Bakanı
Temur Yakobaşvili tarafından dile getirilmişti. 1 Temmuz 2011de
Gürcistan Parlamentosu üçüncü görüşmede, Abhazya ve Güney Osetya
vatandaşlarına tarafsız kimlik ve seyahat belgelerinin verilmesini
öngören düzenlemeleri kabul etti. Sohum ve Tskhinval ise resmi olarak
Tiflisin bu önerisini reddettiklerini açıkladı.
Abhazya Başbakanı
Leonid Lakerbaya ile görüşmesinde Philip Dimitrov, ziyaretinin
Abhazyayı tanıma amacı taşıdığını belirtti. Dimitrov, Biz Abhazyanın
izolasyonunu istemiyoruz ve önerilerimizin dikkate alınmasını umuyoruz
dedi.
Avrupa Birliği
heyetinin ziyareti Dışişleri Bakanlığındaki görüşme ile başladı.
Abhazyanın işbirliğine açık demokratik bir Avrupa ülkesi olduğunu
vurgulayan Dışişleri Bakanı Vyaçeslav Çirikba, bazı konularda AB ve
Abhazyanın yaklaşımlarının uyuşmuyor olmasına rağmen, diyalogu
sürdürmeye önem verdiklerini belirtti.
Çirikba, Hem
Avrupanın, hem Gürcistanın siyasi gerçekleri -bağımsız Abhazya
devletinin varlığını- tanıması ve bu gerçeklere uygun olarak
ilişkilerini inşa etmesi lazım. Avrupanın tanımadan dahil etme
stratejisi önemli sonuçlar getirmez, çünkü bu Abhazya tarafından
Gürcistan lehine entegrasyona yönelik bir inisiyatif olarak görülüyor
dedi.
Çirikba, tarafsız
pasaport önerisinin, Abhazyanın problemlerini Abhazyasız çözme
yaklaşımının bir parçası olduğunu ve bu tarz bir yaklaşımın geleceği
olmadığını belirtti. Çirikba, Dimitrov ile görüşmesinin ardından
gazetecilere, AB yönetimine, Abhazya pasaportlarının tanınması
konusunda başvurma düşüncemizi açtık. Böylece ABnin konuyla ilgili
tavrını belirlemek zorunda kalacağını düşünüyoruz. dedi.
Abhazya Başbakanı
Leonid Lakerbaya da Dimitrov ile görüşmesinde, Bizim uluslararası
standartlara uygun kendi pasaportlarımız var ve vatandaşlarımızın
bunları tüm dünyada kullanabilmeleri için çalışacağız ifadelerini
kullandı.
Dmitrov ile görüşen
Abhazya Devlet Başkanı Aleksandr Ankuab da, tarafların eşit haklara
sahip olduğu diyalog ve medeni ilişkilerden yana olduğunu, ancak
Abhazyanın tanınmadan olaylara dahil edilmesi çabasının zaman kaybından
fazla bir anlam taşımadığını belirtti.
Bu şartlar altında
Avrupa kurumları ile işbirliğinin sadece bilim, eğitim, kültür ve
ticaret alanında mümkün olduğunu ifade eden Ankuab, Avrupalı
diplomatlar Abhazya tarihini pek bilmiyor. Bürokratlar gelip gidiyor,
ama burada yaşayan halk burada kalıyor. Biz bağımsızlığımızı satmıyoruz
dedi.
1992-1993 savaşının
ardından Abhazya yönetiminin BMnin tarafsız pasaportlarının
kullanılmasını önerdiğini, ancak Gürcistanın buna karşı çıktığını
hatırlatan Ankuab, Bugün Gürcistannın tarafsız pasaportlarına
ihtiyacımız yok ve bunları hiçbir zaman kullanmayacağız ifadelerini
kullandı.
Abhazyanın
bağımsızlığını tanıyan ülkelerin çoğalacağını ifade eden Ankuab, Kendi
gücümüzle, Rusya ve bizi destekleyen diğer ülkelerin yardımı ile
gelişeceğiz dedi.
Resmi görüşmelerin
ardından AB elçisi Dimitrov sivil toplum temsilcileri ile de
gazetecilere kapalı görüşmelerde bulundu.
09.02.2012 Ajans Kafkas
|
Abhazya Ekonomik
Kalkınma Partisi seçimlere altı adayla girecek |
Sohum, Abhazya
Ekonomik Kalkınma Partisi başkent Sohumda yapılan 6. kongresinde
parlamento seçimleri için altı aday çıkardı.
08.02.2012 Ajans Kafkas
|
Abhazya vatan
savaşı konulu hikaye yarışması ilan edildi |
Sohum, Abhazya Yazarlar Birliği ve
Literatür Vakfı, Abhazya Vatan Savaşı konulu hikaye yarışmasını ilan
etti.
Yarışma organizatörleri eserlerin başkent
Sohumdaki Abhazya Yazarlar Birliği merkezine gönderilmesini istiyor.
Birinciye 20 bin, ikinciye 10 bin, üçüncüye 5 bin ruble ödül verilecek.
Kazanları jüri gizli oylaması belirleyecek.
1992-1993 Vatan Savaşı konulu Abhazca
hikaye yarışmasında geçen yıl birinciliği Aleksey Gogua ve Anzor Mukba
paylaştı, İkinciliği Şalodi Arcincal aldı.
Geçen yılki yarışma jürisinde akademisyen
Zurab Capua, şair Boris Gurguliya, şair Terenti Çaniya, edebiyat
eleştirmeni Ruslan Kapba, şair ve yazar Vakhtang Abhazov yer aldı.
Derece kazanan hikayeler Alaşara dergisinde yayınlandı.
08.02.2012 Ajans Kafkas
|
Abhazya, Gürcü
iddialarını yalanladı |
Sohum,
Abhazya Tarih ve Kültür Mirasını Koruma İdaresi Başkanı Anzor Agumaa,
Gürcü eserlerinin korunmadığı yönündeki suçlamaları yalanladı.
Gürcistanın,
Abhazyadaki Gürcü kültürel mirasının korunmadığı gerekçesiyle UNESCOya
şikayette bulunmasını değerlendiren Tarih ve Kültür Mirasını Koruma
İdaresi Başkanı, tarihçi Anzor Agumaa ülkedeki bütün tarihi mirasın
devletin güvenilir koruması altında olduğunu söyledi.
20 Ocakta
Gürcistanın toprak bütünlüğünün yeniden sağlanması geçici parlamento
komisyonu toplantısında Ulusal Mirasların Korunması Acentesi temsilcisi
Georgi Gagoşidze, Abhazyada Bedia tapınağında yapılan restorasyon
çalışması sırasında Gürcü kralı III. Bagrata ait tek freskin yok
edildiğini açıkladı.
Anzor Agumaanın
ifadesine göre, Gürcistan sürekli olarak uluslararası toplumu,
Abhazyada tarihi mirasların yok edildiğine ikna etmeye çalışıyor, ancak
bunun gerçekle bir ilgisi yok.
Gürcistanın
uluslararası toplumu çekmek için farklı bahaneler aradığını belirten
Agumaa, Peki bu uluslararası örgütler, 1992-1993de Gürcistan
tarafından Bedia tapınağı üzerinde onlarca top mermisi uçurulduğunda
neden sessiz kaldı? Onlar neden o zaman da şimdi olduğu gibi bu anıtlar
için endişe duymadı? Şimdi ortaya atılan iddialar saygısızlıktan başka
bir şey değil dedi.
03.02.2012 Ajans Kafkas
|
Ardzınba sevgisi
belgesel oldu |
Moskova,
Abhazyanın ilk Devlet Başkanı Vladislav Ardzınbanın yaşamını konu
edinen, Vladislav Tutkusu adlı belgesel filmin galası 7 Şubatta
Moskovada yapılacak.
7 Şubatta,
Moskovadaki Sinema Evinde saat 19.00da başlayacak olan tanıtım
gösterimi, RF Görüntü Yönetmenleri Birliği, Abhazya Moskova
Büyükelçiliği, Ardzınba Vakfı, Moskova Abhaz diasporası ve Apsnı:
Canlar Ülkesi açık film festivali tarafından organize ediliyor.
Senaryosunu Dmitri
Minçenokun kaleme aldığı filmin yönetmeni, gazeteci Olga Dubinskaya.
Film de, Vladislav Ardzınbanın son 20 yıllık döneme ait yayınlanmamış
anıları, röportajları, fotoğrafları ve video kayıtlarından faydalanıldı.
02.02.2012 Ajans Kafkas
|
|